2.HAYAT?-The Umbrella Academy

12.Bölüm

Eleven:Ne yani."Baba"mızın 6 gün sonra Başkan'ı öldüreceğini mi düşünüyorsunuz?

Baba derken ellerimle tırnak işareti yaptım.Nedense bu adamın babam olması garip geliyordu.Ama yalan olmadığı da kesindi.Kafayı yemek üzereydim.Başkan'ın öldürüleceği 6 gün sonrasına ait bir görüntü izliyoruz ve Regginald orada diye onun öldürdüğünü düşünüyorlar.Bu adam neden Başkan'ı neden öldürsün?Başka yapacak işi mi yok?

Diego:Sende gördün Eleven.Oradaydı.Babam bu suikaste karışmış olmasaydı şaşırırdım.

Five:Acele hüküm veriyorsun.

Eleven: Bence de sadece diğer vatandaşlar gibi Başkan'ı görmek istemiş olması çok mu saçma?

Diego sesini yükseltti.

Diego:Güneşli bir Dallas gününde tam Başkan'ın vurulduğu an o tepede siyah şemsiyeyle ne bok yiyordu peki?

Five:İyi görünmüyor, kabul.

Diego: İşareti babam vermiş,belli.

Five:Yavaş ol Diego,ciddiyim.

Eleven:Görüntüyü tamamen izleyelim.Belki ilginç başka bir şey görürüz.

Diego:Hayır,bu çok mantıklı.Hazel sana bunu söylemeye çalışıyordu.Babamı durdurmalıyız.

Five:Diego,bir yavaşla.Babam melek değildi ama Başkan'a suikast mı?Bu hiç onluk değil.

Diego:Sen nereden bileceksin? Onun altın yıllarında ortalıkta değildin.

Five: Ortalıkta değil miydim?Sence çok mu kolaydı Diego? Ben 45 yıl yapayalnız yaşadım.

Eleven:45 yıl mı?

Five:Şuan da bu konuşmayı yapmaya vaktimiz yok.

Sanki bunu benim yanımda söylediğine pişman olmuş gibi konuyu kapatmya çalıştı.

Five:Belli ki babam Dallas'ta.Belki de zaman çizgisini onarmamıza yardım edebilir.

Diego:Dallas büyük bir yer.Önce onu nasıl bulacağınızı düşünmeliyiz.

Eleven:Ben onun nerede olduğunu biliyorum.Yani sanırım.

Diego ve Five kaşlarını çatarak bana baktılar.Onlara daha önce Şemsiye İmalat Şirketi maceramı anlattım.Bir kadınla karşılaşıp gördüklerim hariç tabi.Telefon rehberinden adresi doğruladık.

Eleven:İşte burada.82 Olive Sokak.

Five bana bakıp gülümsedi.

Kenarda ağzındaki banttan dolayı konuşamayan değişik sesler çıkartan Elliot'u duyduk.

Diego:Bırakmamızda bir sorun var mı?

Five:Bir şey olm-

Eleven:Olmaz!Onu bağlı bırakamayız.

İkiside şaşkınca bana baktı.

Eleven:Hadi ama ona borçluyum bundan fazlasını hakediyor.Kimseye bir şey anlatmaz merak etmeyin.

Five ellerini cebine koyup gülümsedi ve kafa salladı.Tanrım! Bu çocuk sürekli bana bakıp gülümsüyor.

Koşarak Elliot'un yanına gittim ve ellerini çözmeye başladım.

Eleven:Dinle.Şimdi gidiyoruz.Buradan ayrılma ve kimseye bir şey anlatma.Sana güveniyorum.Seninde bana güvenmen lazım.

Bantın altından evet anlamında ses çıkartıp kafasını salladı.