20.Bölüm.

586 36 5
                                    

Şokla döndük ona.Ölüyor muyduk?

Five: Oradaydım...gördüm.Unutmak istiyorum ama imkansız...Rus nükleer silahları dünyayı hepinizle beraber toz etti...Biz buraya gelene kadar var olmayan bir savaşta.Ve Hazel bizi kurtarmak için canını verdi,o yüzden hepiniz çenenizi kapatıp beni dinleyin...Burada yaşadıklarımızın bir bağlantısı var mı, bilmiyorum.Herşeyi bilemem...Ama babam bilir.Tanıdığımız bildiğimiz herkes yok olmadan babamla konuşmalıyız.

Haklıydı.Fazlasıyla haklıydı.Bunu bir tercih olarak görmeye bile fırsat vermeden Luther atladı.

Luther:Peki,ben yokum.

Five:Dediklerimi duydun mu Luther?

Luther:Evet,duydum.58 yaşında koskoca bir adamın hala babasından medet umduğunu ve herşeyi yoluna sokacağını duydum.Yani,ben yokum.Artık büyümemiz gerek.

Tam gidiyordu ki sesimle durdu.

Eleven:Babamın seni aya gönderdiğini duydum Luther.Bir yararı oldu mu yoksa uzaylı maymunlar beynini ele geçirip mantıklı düşünmeni mi engelledi? Bana ikincisi gibi geliyor.

Luther:Bilmediğin şeyler var Eleven.Bu yüzden bu konuya karışma.

Five: Onunla düzgün konuş Luther.

Luther umursamadan aşağı indi.

Allison:Luther!

Vanya:Bekle!

Klaus:Nereye?

Diego:Buraya gel bu iş burada bitmedi.

Luther:Ağzını yorma Diego.

Diego'da Luther'ın peşinden gitti.Tam merdivenden inerken Five Luther'ın önüne ışınlandı.

Five:Bunu çözene kadar kimse gidemez.

Luther derin bir nefes aldı ve Five'ı yakasından tutup merdivenden aşağı attı.Five düşmeden yanıma ışınlandı.

Five:Siktir...

Derin bir of çekip göz devirdim ve arka kapıdan,geldiğim ara sokağa açılan kapıdan dışarı çıktım.

Five:Nereye?

Eleven:Hava almalıyım.

Five: Bekle.

Eleven: Yalnız hava almalıyım Five.

Aslında yanıma olması daha iyi geliyordu.Nedense bir tek ona dürüst olabilirdim.Sadece ona güveniyordum.Ama düşünmeye ihtiyacım vardı.Ona yalnız kalmak istediğimi söyledim ama istemediğimi farkettim.Tanrım neden böyle bir şey söyledim ki?

O sırada havadan yere bir taş düştü.İkimizde önce taşa sonra birbirimize ve aynı anda yukarı baktık.Çatıda o duruyordu.Lila.

Five: Orospu çocuğu.

Bu kızı tanıyorum ama Five tanımıyor.Bu kız bir şeyler çeviriyor ama çözemiyoruz.

Bize sinsi bir bakış attıktan sonra koşmaya başladı.Arkasından koşarken Five kolumu tuttu.

Five:Bekle.Nereye?

Eleven:Markete sana beyin alacağım.Sence nereye?

Five:Olmaz ben gidip ne çevirdiğini çözeceğim sen burada kal.

Eleven:Yok ya.Nereye gideceğime sen mi karar veriyorsun?Sen daha mavi ışıklar arasında taklalar atarken ben burada neler yaptım haberin var mı? Kendimi koruyabilirim.

Five: Neyle karşılaşacağımızı bilmiyoruz El.

Eleven:O zaman gidip öğrenelim.

Lila'nın gittiği yöne koştum.Derin bir nefes aldı ve birşey söyleyip peşimden geldi ama duyamadım.

2.HAYAT?-The Umbrella AcademyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin