Merhaba canlarım. İnşallah beğenirsiniz. İyi okumalar. Başlamadan oy verir misiniz? 🌙
Medya Barlas
Arkama baka baka okula geldim. Çok korkmuştum. O gözlerinin sinirle bakması kollarımı sıkması, sert sesi, iri cüssesi beni baya korkutmuştu.
Ellerim titriyordu korkudan. Sınıfa girince hemen Nazlı'nın yanına oturdum. Yüzüme bakınca gülümseyen yüzü soldu.
"Hilal ne oldu? Yüzün bembeyaz olmuş iyi misin?"diye endişeyle sordu.
Tam cevap verecekken telefonum titredi.
"Kimsenin benden haberleri olmasın güzelim. Canlarını yakmak istemem."Okuduklarımla nefesim kesildi. Annem ve Nazlı'ya zarar verebilirdi. Her ne kadar Nazlı'yla kardeş de olsak onu tehlikeye atamazdım.
"İyiyim bir şeyim yok"diyerek yerimden kalktım ve lavaboya gittim.
Nazlı arkamdan seslense de bakmadım. Yoksa dolan gözlerimi görür ve beni bırakmazdı.
Elimi yüzümü yıkadım ve aynadan kendime baktım. Yüzüm korkudan bembeyaz olmuştu. Sonra onu düşündüm. İri cüssesiyle ne kadar korkutucu göründüğünü, beni tehtid edişini düşündüm.
Ağlamamak için kendimi sıktım. Ne yapmam gerektiğini bilmiyordum. Nasıl kurtulmam gerektiğini.
🌙🌙
Sınıfa geldiğimden beri Nazlı yüzüme bakıp bakıp duruyordu. Tam ağzını açıp bir şey diyecekti ki hoca içeri girdi. Derin bir nefes aldım. Sorarsa ki kesin soracak ne diyeceğimi kesinlikle bilmiyordum.
Zilin çalmasıyla birlikte Nazlı hızla bana döndü. "Bismillah" dedim içimden.
"Hemen bana ne olduğunu anlatıyorsun Hilal?"dedi. Eyvah ne diyecem şimdi. Gerçeği söyleyemem onu tehlikeye atmış olurum. Acilen bir şey bulmam gerekiyordu.
"Bir şey olduğu yok sadece aklıma bir an babam geldi."dedim inanmasını umarak.
İnanmışa benzemiyordu. Tek kaşını kaldırdı. Belli bir süre gözlerime baktı.
"Öyle olsun bakalım. Ama unutma her şeyi anlatabilirsin bana senin yanındayım."diyerek elimi sıktı hafifçe.
Böyle güzel kalbi vardı işte arkadaşımın. Sarıldım ona." Teşekkür ederim canım benim."dedim. Gülerek eliyle alnıma vurdu. Bu da onun sevme tarzıydı.
🌙🌙
Sonunda eve gelmiştim. Okul her zamanki gibi sıkıcı geçmişti. Annem ise nöbette kalmıştı. Gene evde tektim. Korkmuyordum aslında çünkü alışmıştım.
Üstümü değiştirdikten sonra mesaj geldi. Annemdendir diyerek elime aldım. Gördüğüm mesajla dondum kaldım.
053*********: Pijamaların yakışmış güzelim.
Mesaj atmıştı bana. Üstelik beni görüyordu. Hemen pencerenin önüne giderek etrafa baktım. Kimse yoktu. O sırada tekrar mesaj geldi.
053*********: Boşuna bakma meleğim beni göremezsin. Ayrıca korkma benden sana kesinlikle zarar vermem.
Daha fazla pencerenin önünde durmayarak geri çekildim ve perdeyi çektim. Kapının yanına gidip kilitleri kontrol ettim. Çok fazla korkuyordum. Yaptığım her hareketi izliyordu ve bu çok korkutucu.
Kafamı biraz dağıtmak için televizyon izlemeye karar verdim.
🌙🌙
Kapı sesiyle yerimden sıçrayarak uyandım. Televizyon izlerken uyayakalmışım. Korkuyla koridora bakarken annemi gördüm. Elimi kalbime koyup derin bir nefes aldım.
Annem beni görünce şaşırdı.
"Niye uyumadım canım."diyerek yanıma geldi."Televizyon izlerken uyayakalmışım annem sen gelince uyandım." Şefkatle saçlarımı okşamaya başladı. Sıcacık gülümseyerek
"Hadi odana git. Yorulmuşsundur uykunu al."dedi ve saçlarımı öptü. Sımsıkı sarıldım ona yanağına öpücük kondurup odama geçtim
Kendimi yatağıma atarak uykuma kaldığım yerden devam ettim.
🌙🌙
Sabah telefonuma gelen mesaj sesiyle uyandım. İçimden söverek telefonu elime aldım.
05*********: Çok güzel uyuyorsun güzelim ama artık uyanmalısın yoksa okula geç kalacaksın.
Olan uykum bir anda gitti yerini korkuya bıraktı. Gene beni izliyordu ve bu çok korkutucuydu.
Düşünmemeye çalışarak hazırlandım ve evden çıktım. Kahvaltımı okulda yapardım artık.
Tenefüste Nazlı'yla kantine indik. Tostumuzu beklerken içeri takım elbiseli bir adam girdi. Elindeki poşeti masamıza bıraktı. Nazlı'yla ben birbirimize şaşkın şaşkın bakıyorduk.
"Yenge bunları abi gönderdi."dedi ve gitti. O sırada telefonuma mesaj geldi.
05*********: Bunlar bitecek güzelim. Afiyet olsun.
Ben ağzım açık telefona bakarken Nazlı eğilerek telefona baktı. Mesajı okuyunca gözlerini büyüyerek bana baktı.
"Kim bu şerefsiz Hilal ve sen benden ne saklıyorsun?"dedi. Şimdi bitmiştim.
Derin bir nefes alarak olanları anlattım. Düşünceli bir şekilde masaya bakıyordu. En sonunda bana döndü.
"Gidip polise şikayet etmeliyiz. Okuldan sonra karakola gidiyoruz Hilal."dedi.
"Hayır Nazlı saçmalama adam beni annemle seninle tehtid ediyor. Sizi tehlikeye atamam. Ya size bir şey yaparsa sizin canınızın yanmasını istemiyorum."diyerek ağlamaya başladım.
İçime atmıştım her şeyi çaresizliği korkuyu içim çıkarcasına ağlıyordum. Nazlı sımsıkı sarıldı ve beni teselli etmeye çalıştı. Hıçkırıklarım yerini iç çekişlere bıraktı. Telefonum mesaj gelmişti. Gene oydu biliyordum.
05*********: Ben sana kıyamıyorken sen nasıl canıma kıyarsın be güzelim. Ağlama güzel gözlüm.
Nazlı da benimle okuyordu mesajı. Elimden telefonu alarak numarayı aradı. Sesi hoparlöre verdi. Telefonu açmıştı ama konuşmuyordu. Nazlı sinirle konuşmaya başladı.
"Sen kimsin de benim kardeşimi rahatsız ediyon şerefsiz. Bu kız ne kadar korkuyor haberin var mı? Bir daha rahatsız edersen seni bulur parçalarım oğlum."dedi.
Karşı taraftan hala ses gelmiyordu. Hızlı hızlı nefes alış veriş sesi geliyordu sadece. Sanırım sinirlenmişti. Aramayı sonladırdı.
"Ah Nazlı ah düşüncesiz kardeşim. Sinirlendirdin onu şimdi size zarar vermeye kalkarsa."diye söylendim. Nazlı
"Yesinler onun sinirini hiçbir şey yapamaz korkma sen"dedi.
İnşallah dedim içimden. Ama içim rahat değildi o adam boş durmayacaktı kesin bir şey yapacaktı.
Yorum yapmayı ve oylamayı unutmayın lütfen canlarım. Her yorum ve oyunuz benim için çok önemli okumak istediğiniz sahneleri ve önerilerinizi yazabilirsiniz.😘
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIK SEVDA (FİNAL)
Teen Fiction"Neyi anlamıyorsun sana aşığım. İste canımı vereyim. Ama yapma nolur gözlerin öyle bakmasın dayanamam." Herkesin korktuğu adam bana yalvarıyordu. Korku dolu gözlerle ona bakarken uzaklaştım ondan. Gözlerindeki hayal kırıklığı okunuyordu "Seveceksi...