4.9 // Sofra

209 18 60
                                    

"Unutulacak dünler, yaşanılacak günler var"



FİNALE SON 1



Selim, Meliha'nın yaşadığı evin üst katına taşınacaktı. Eşyalıydı zaten. Sorun olmayacaktı. Belki iki oda bir salon olduğu için çocuklar kalmaya gelince sorun olabilirdi ama neticede Karaca evliydi. Genelde kendi evinde kalırdı. Akın ise... Muhtemelen eve geri dönerdi. Selim gene de o odayı çocukları için düzenleyecekti.

Akın salonda dikilip "Eee... Baba, ne oldu evde öyle?" dedi. Selim bavulunu duvarın kenarına koydu ve yutkunup "Ne kadar hızlı, o kadar iyi." dedi. "Babaannen- Yani Sultan Hanım. Benim annem değilmiş. Deden beni başka bir kadından yapmış, sonra da beni gerçek annemden ayırıp Sultan'a vermiş. Bu, bu kadar. Ben de çekip gittim. Sen de... peşime takıldın. Nedense..."

Akın başını yana eğdi. "Peşine mi- Baba sen benim babamsın. Babam yani, benim yerim senin yanın oluyor." Selim iç geçirip oğlunun yanına gitti. Elini omzuna koydu. "Benim oğlum olsan da olmasan da Akın, senin yerin olmak istediğin yerdir. Benim yanım değil. Tamam mı? İstiyorsan hala gidebilirsin o eve geri." Akın ona baktı uzun uzun bir süre ve Selim daha ne olduğunu anlayamadan sıkıca sarıldı ona. Yanağını babasının omzuna yaslarken "Senin yanında kalmak istiyorum baba." dedi.

Selim bu ortamın daha da duygusallaşmasına izin vermeden oğlunun saçlarını karıştırıp ondan ayrıldı. "Hadi hadi. Ben daha yerleşeceğim bu eve." Akın başını sallarken midesi guruldamıştı. Delikanlı gülümseyip "Şey... evde karnıyarık vardı da. Kokmuştu bir de." dedi. "Biz ne yiyeceğiz bu arada?" Selim dudaklarını büktü. "Bilmiyorum, dolaba bakalım." Ama dolap boştu.

Selim başını salladı. "Tamam. Bir yerden sipariş ederiz?" Akın sızlanarak "Baba ev yemeği ama." dedi. Selim oflayıp "Akın götümden mi çıkartacağım aslanım ev yemeğini?" dedi. Akın başını öne eğdi. "Ama acıktım." dedi. "Salih amcamı arasan? O menemen falan yapar? Ya da yemek direkt. Çok güzel yapıyor o." Selim gülüp "Hayır. Hayır Akın hayatta olmaz." dedi. "Bir de onun dalga geçmesiyle uğraşamam." Akın dolaptaki magnetle oynarken "Başka yemek yapmayı bilen birini arasan? Bir arkadaşın falan?" dedi. Oğlunun bu sözleri Selim'n kafasında bir ampul yakmıştı.

"Dur sen." dedi ve telefonunu çıkartıp aylardır tek tük konuştuğu ama her seferinde yanından daha da mutlu ayrıldığı kumral adamı aradı. Orhan hemen açmıştı telefonu. "Selim Bey?" Selim boğazını temizleyip "Merhaba Orhan. Şey... Sen en son yemek tarifleri falan izlediğini söylemiştin ya." dedi. "Bizim evde bir denemek ister misin? Evimde aç bir velet var da." Akın omuzlarını düşürüp "Aşk olsun baba." derken Orhan da aynı anda "Elbette olur Selim Bey. Siz adres atın, gelirim." dedi cıvıldayarak.

Selim telefonu kapatınca "Kimi aradın sen?" dedi Akın. Selim omzunu silkip "Orhan'ı." dedi. Akın bu sefer onun kolunu tutup heyecanla "Orhan mı? Efsun'un Orhan mı? Siz tanışıyor musunuz?" dedi. Selim başını salladı. "Ya, tanışıyoruz." Akın gülümseyip "Ya baba o adam çok kafa ya." dedi. "Cidden bak. Efsun'un bir ara burnunu havada gezdirdiği, hepimize tepeden baktığı bir zaman vardı. O zamanlarda hep Orhan'a dert yanardık, o da dinler, Efsun'u korumaya falan çalışırdı. Severim ben Orhan'ı."

Orhan yarım saat sonra gelmişti elinde poşetlerle. Atkısını ve ceketini çıkartıp poşetleri Akın'a verdi. "Merhaba Akın, merhaba Selim Bey." Akın poşetleri kaldırıp "Mutfağa?" deyince kumral adam başını salladı. Selim, adamın giysilerini koltuğa atarken "Yoruyorum seni de böyle ama..." dedi. Orhan gülüp "Sorun değil Selim Bey. Ben kaç kere Hanımefendi yemek yapmaya üşendi diye gittim yemeğini hazırladım. İşin bir parçası değil mi?" dedi.

Selim yutkunup "Yani patronunun ortağı olduğum için mi geldin sadece?" dedi sessizce. Orhan gözlerini kırpıştırıp duraksadı. İlk defa Selim onunla mesafeli sayılmayacak bir şekilde konuşuyordu. Omzunu silkti utanarak. "Hayır. Ben soyadı Kent olmayan kimseye Hanımefendinin emri olmadan yardım etmem. Buraya istediğim için geldim." Selim gülümserken Akın mutfaktan "Orhan Allah aşkına bunları nasıl bir yemeğe dönüştüreceksin acaba?" diye bağırdı.

Çalınan DansHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin