"Kalp seçemez, sadece sever..."
Turgenyev
****
Siyah lüks araba Phoenix Gece kulübüne gelince kapının önünde durdu. Hızlı şekilde arkada duran araçtan ve gece kulübünün içinden birkaç adam çıktı. Hepsi de saygıyla Asef'in ineceği kapının önünde durmuştu. Cihan tarafından açılan kapıdan inen baştan ayağa siyah giyimli Asef Arjen etrafına bakınıp kulübe doğru ilerledi. Üzerini değiştirdiği için kan kokan elbisesinin yerini çekici erkeksi kokusu almıştı.
İlerledikçe kapalı ışıkların ve hiç kimsenin olmadığı ortamı fark etti. Ama kulübün sonundaki en geniş ona özel olan locadan kırmızı ışıkların dans ettiğini fark edebiliyordu. Adamları geride kalırken tek başına locaya girip koltuğa yayılmış elinde kadehi ile ona bakan Deniz'i gördü.
"Düşmanı bulmanın şerefine," derken kadehini kaldırıp Asef'e gülümsedi.
Asef otururken önündeki kadehi alıp dudağına götürdü. "Benim düşmanım çok Deniz, sadece öncelikli parçalamak istediğim kişiyi buldum diyelim."
Deniz, Cihan'dan haberi almıştı ve Asef'i buraya getirmesini ondan istemişti.
"Neden burası boş?" diye sordu Asef. Ceketini çıkarıp koltuğa bırakıp biraz daha yayıldı.
"Birazdan doldururuz Asef'im. İstediğin bu olsun." Deniz çapkın şekilde göz kırpıp dilini dudağında gezdirdi.
"Deniz," dedi Asef ismi uzatarak.
"Oğlum işte rahatla biraz diye geldik, anca iş anca adam parçala nereye kadar. Hayır beni de parçalayacaksın diye korkuyorum ama o manada değil," derken Asef'e yaklaşıp eliyle omzundan karnına doğru bir yol almıştı. Asef onun bu hareketine gülüp eline vurdu. "İtiraf et sen de benden hoşlanıyorsun."
"Ben hayvanların sadece etini yemekten hoşlanıyorum Deniz, seninle ilgili hissedecek başka duygum olmaz."
"Bu acıttı." Deniz kadehinden bir yudum daha aldı.
"Eee, neyi bekliyoruz?" diye sordu Asef.
"AT kızlarını," dedi Deniz heyecanla.
"At mı?"
"Hayvan olan at değil Asef, bunlar AT kızları duymadın mı?"
"Hayır duymadım," dediği sırada ortama bir müzik doldu ve yan kapıdan iki kadın girdi.
"O zaman duyma zamanı." diyerek sırıttı Deniz.
Birisi sarışın, düz saçları beline kadar uzanıyordu. Diğeri esmer siyah saçları dalga dalga beline iniyordu. Yüzleri peçe ile kapanmış kadınların vücudu pek de kapalı değildi. Adımları senkronize şekildeydi ve hareketleri hemen hemen aynıydı. Önlerindeki direğe aynı anda ellerini koyup biri sağa diğeri sola doğru eğilmişti.
"Nasıl ama?" diye sordu Deniz, Asef'e yaklaşıp. Asef sadece göz devirerek karşılık vermişti. O şimdiye kadar dünya üzerindeki görebileceği en güzel ve çekici kadınları gördüğü halde ilgi alanına girmemişti.
Karşısında onu etkilemek için bakan iki kadına bakınca da pek bir şey hissetmedi. Sadece arkasına yaslanıp kadehini dudaklarına götürdü.
Kadınlar aynı anda bir bacağını direğe sarıp diğerini kendilerine çekerek öne doğru eğildiler. Hoş bir görüntü sunuyorlardı. Aynı hareketi yapıp aynı anda yılan gibi kıvrılıyorlardı. Gerçekten de bir kez bakan birinin gözünü alamayacağı bir görüntüydü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ELİZA
Ficción General"Yemin ederim meleğim... Aldığım her nefeste, özlemin kalbimi yakıyor..." "O cennetin kapısında bekleyen bir melekti ama şeytan kanatlarını yaktı..." ###### BU HİKÂYEDEKİ KİŞİ VE KURUMLAR HAYAL ÜRÜNÜDÜR. GERÇEK KİŞİ YA DA KURUMLAR İLE İLGİSİ YOKTUR!