BÖLÜM 29

2.6K 107 161
                                    

Sevgiler canlarım, yeni bir bölüm yeni bir heyecan... Bugün ben sustum sizlere Asef Arjen anlatacak. Bölüm yorumlarınızı özellikle bekliyorum, yazar anlatımı mı yoksa karakter anlatımı mı tercihiniz olacak merak ediyorum. İlerleyen bölümlerde yine farklı karakter anlatımı olacak. En azından ikinci kitap için net bir karar veririz...

Bu bölümde yorum ve beğenilerinizi bekliyorum. İyi okumalar...

🧚‍♀️🧚‍♀️



"Kırılmıştım,
Baksan görecektin...
Üzülmüştüm,
Dokunsan ağlayacaktım...
Yorulmuştum,
Sineni açsan sarılacaktım...
Dağılmıştım,
Gülümsesen toplanacaktım...
Görmedin, dokunmadın, gülmedin..."

*ASEF ARJEN*

"Bana bunu yapma küçüğüm..."

İçim parçalanıp tüm bedenim alev alırken dudaklarımdan dökülen tek cümle bu olmuştu. Eliza bunu bana yapmamalıydı, benim güzel meleğim arkasını dönüp o şerefsizin arabasına binmemeliydi... Ama gitti... Beni kendi alevimin içine atıp gitti.

Phoneix'in önünde, tüm adamlarımın önünde ilk defa bu şekilde duruyordum. Asef Arjen ilk defa kılını kıpırdatmadan öylece duruyordu. Tüm adamlarım başta Cihan, sadece bir emrimi bekliyordu. Elimi kaldırdığım anda Pusat'ın arabası ile beraber yok olması birkaç saniye sürerdi. Ama benim elim kolum bağlanmıştı. Bunu bizzat benim sevgilim, nefesim, her şeyim, canımın taa içi yapmıştı...

Eğer şimdi her şeyi mahversem, Eliza'nın gözlerime bakıp söylediğinde canımı yaktığı şey olurdum. Mafya gibi...

Şimdiye kadar öyle değil miydin Asef? Ne değişti ya da neyi değiştirmek istiyorsun?

Ben bana yapılanı affetmezken neden şimdi duruyorum? Çünkü orada beni durdurabilecek tek kişi var? Ayaklarım yere mıhlanmışken gözlerimi sadece birinin üzerine diktim. Seni yakalayacağım Pusat! Neyin peşindesin öğreneceğim. Kim olduğunu öğrendikten sonra beraber olduğun kişilerle beraber cehennemin olacağım!

Pusat'ın yüzünde oluşan sinsi gülümseme ile damarlarım patlama noktasına gelmişti. Yanıma gelen Cihan kaşlarını çattı.

"Böyle gitmesine izin mi vereceksiniz Efendim?" Onun da benim gibi kanının kaynayıp patlama noktasına geldiğini tahmin edebiliyordum. Aslında Cihan benden daha öfkeli birisi sadece bunu gizlemekte benden daha başarılı.

"Takip et Cihan, arabada Eliza var. Bir şey yapamam." dedim sinirle nefesimi verip.

"Eliza Hanım arabadan indikten sonra yapayım." dedi beni ikna etmek isteyen bir sesle. Haklıydı, Eliza arabadan indikten sonra çok şey yapabilirdim ama yine sonuçları iyi olmazdı.

"Sadece takip et Cihan, Eliza şu an o adamın gerçek yüzünü görmüyor. Bu onun canını acıtmaktan başka bir şeye yaramaz. Ve onun canı acırsa ben yaşayamam. Şimdilik başkası ile konuşmam lazım." Gece kulübüne girerken Cihan'ın kararımdan memnun olmadığının farkındaydım. O bu gece kan dökmek istiyordu. Ben de istiyordum...

Gece kulübüne girip odama ilerlerken diğer adamlarımın yüzünde şaşkın bir ifade vardı. İnşallah gözlerinde kuyruğunu kıstırıp dönen bir kedi imajı çizmiyorumdur. Gerçi şimdiden hanımcı olduk, Allah bilir Eliza bana daha neler edecek? Ve ben bunlardan hiç şikayetçi olmam...

ELİZAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin