Eda'dan...Ankara'nın soğuğu ellerimi bıçak gibi kesiyordu ağzımdan çıkan sıcak hava soğukta bulut gibi bembeyaz oluveriyordu.
Zengin semt'i denilen semtte büyüyen bir kızım ve zengin bebesi denilen o bebeyim.
Türkiye içinde olan bir maç da sol baldırıma çok ağır hasar aldığım için sol baldırımda ki sinirler hasar görmüştü bunun üzerine sporcu hayatıma son vermek zorunda kalmıştım...
Hafif topalım, aksayarak yürüyorum.
Sakatlık sonrası 3 ay hastahanede bacağımda ki sinirlerin biraz olsun düzelmesi için ilaç tedavisi görmüştüm ancak bu tedavi de ki ilaca bağımlı hale gelmiştim.
Tedavi sona erse bile doktordan para karşılığında ilacı gizlice almaya devam ediyorum.
Kapüşonumu yüzümü gizleyecek kadar örttüm ve kafeye girdim doktorla buluşup, ilaç alacaktım.
Hafif başımı kaldırıp kafeye göz gezdirdiğimde doktor en köşede bulunan masaya geçmiş telefon ile oynuyordu.
Hafif aksadığım için yavaş adımlar ile masaya yaklaştım ve oturdum, ben geldiğim halde telefonu bırakmayıp hala telefon ile uğraşan doktor sinirlerimi bozmuştu.
Hafif öksürdüm ve dikkatini çekmeye çalıştım ancak hala telefona bakıyordu en sonunda telefonu elinden aldım ve arkasında bulunan duvara fırlatıp kırdım.
"NE YAPIYORSUN LAN SEN?!"
Sakinliğimi bozmadan masadaki bakışlarımı gözlerine çıkarttım ve gözlerine dikkatle bakıp normal ses tonum ile konuştum.
"Boş yapma, otur şuraya."Sinirle homurdanıp yerine oturduğunda soğuktan kurumuş olan dudaklarımı yaladım ve söze başladım.
"Getirdin mi?"
"Getirdim ama bu ay senden fazla para almak zorundayım ekonomi kötü biliyorsun ."
Piçimsi bir şekilde güldüğünde sabretmek için ellerimi cebimde yumruk yaptım...
"Önce ilaç. Sonra para. Okey?"
"amaaan tamam be al."
Cebinden çıkarttığı ilaç kutusunu masaya bıraktığında hızla aldım ve cebime koydum ardından parayı çıkartıp masaya bıraktım.
Yavaş ve aksak adımlarım ile kafeden ayrıldığımda bacağımın ağrısı kendini göstermişti hızla bir sokak arasına girdim ve ilaçtan 1 tane alıp ağzıma attım ve susuz bir şekilde öylece yuttum.
Her ilaç aldığımda olan şey... Etraf yavaş yavaş dönmeye başladığında bir kaldırıma geçip oturdum ve derin nefesler alarak sakinleşmeyi bekledim...
Bacağımdaki ağrı ve baş dönmesi geçtiğinde ayağa kalktım ve eve doğru ilerledim...
*******
Eve geldiğimde annem telaşla yanıma koşup sarılmıştı "birşeyim yok" dercesine kafamı sallayıp geçiştirdiğimde benden ayrılıp kaşlarını çattı ve yüzüme baktı.
"Yüzün kireç gibi Eda."
"Fazla yürüdüm ondandır."
Şüphe ile yüzüme bir kaç dakika baktığında gözlerine bakmaya devam ettim en sonunda bıkmış olacak ki içeri geçip televizyon izlemeye devam etmişti.
Ben ise ne kadar hızlı adımlar ile gitmek istesem de mecburen ağır adımlar ile merdivenleri çıkıp odama geçtim.
İlaç kutusunu giysi dolabımda ki şifreli kasaya koydum ve kilitleyip ardından pijamalarımı giyindim.
Yatağa yattığımda gözümde canlanan sakatlanma anım gözlerimin dolmasına sebep olmuştu.
"Keşke gitmeseydim..."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BAĞIMLI
Teen FictionDünyaca ünlü, Türk sporcu olan Eda Yardımcı, kendini ilaç bağımlılığı batağında bulunca ailesi tarafından, alanında epey uzman bir doktor tutulduğunda başlar herşey... "Seni asla ama asla kabul etmeyeceğim doktor." ... EVEEEEETTTT SİYAH SEVERLERİM Y...