BAĞIMLI

-6.bölüm-

"Uyuşturucu..."

Eda'dan...

Artık zar zor dayanabiliyordum, odama çıkıp siyah kabanımı giyindim ve başıma siyah bir şapka takıp spor ayakkabılarımı giyindim.

Aşağı indiğimde doktor, kapı'nın pervazına yaslanmış kolları göğüsünde birleşmiş çatık kaşlar ile beni süzüyordu.

"Nereye gidiyorsun?"

"Seni ilgilendirmez doktor, şimdi çekil işlerime fazla burnunu sokuyorsun."

"Nereye gidiyorsun dedim."

Sert ses tonu kulaklarıma dolduğunda ellerim yumruk olmuştu derin bir nefes aldım ve yavaşça bırakıp sakinleşmeye çalıştım ardından ses tonumu ayarlayarak cevap verdim.

"Sana hesap verecek birisine mi benziyorum doktor?"

"Eğer seninle ben ilgileniyorsam?..evet."

Hiçbir şekilde cevap vermeden yanından geçtim ve bahçeye çıkıp araba'nın olduğu yere ilerledim.

Arkamdan nereye gideceksin diye seslenen doktor ile tüm öfkemi kusmak için arkamı dönüp yüzüne bakarak bağırdım.

"SANA NE BE ADAM! BİR RAHAT BIRAK BENİ! ŞU APTAL KAFAN ALGILAYABİLİYOR MU?!"

Bu tepkimi beklemiyor olacak ki afallayarak bir kaç adım geri gitmiş ve yalıya geri girmişti...

Barlar sokağına geldiğimde heryerden bir gürültü kopuyordu tanınmak istemediğim için şapkamı burnuma kadar indirdim ve önüme bakarak gideceğim bar'a ilerledim.

Bodyguard'lar, üzerimi aramak istediğinde şapkamı, yüzümün bir kısmını gösterecek kadar kaldırdım ve güvenliğe bakıp başım ile selam verdim.

"Buyrun efendim."

Diğer bodyguard durdurmaya yeltendiğinde bana müsaade eden bodyguard kaş göz işareti ile onu durdurmuştu.

İçeri girdiğimde havasız nemli ortam duvar gibi çarpmıştı, yavaş ve sakin adımlar ile barmen'in yanına ilerledim.

Barmen havalı birkaç hareketler ile müşterilere kokteyl hazırlıyor bazı kızlara asılıyordu.

Bu manzara midemi alt üst etmeye yetmişti.

Bir el hareketi ile barmen'i yanıma çağırdım.

"Buyrun? ne alırdınız prenses?"

"Kırmızı reçete'den istiyorum."

Barmen çapkın havasını bırakıp ciddileşmiş ve tezgahın arkasından çıkıp yanıma gelmişti.

"Kimsin?"

"Sana isteğimi söyledim kim olduğumun ne önemi var işini yap ve paranı al."

"Yalnız kırmızı reçete pahalıdır sonra acı şekilde ödemesi olur bilgine."

Beni dayakla yada ölümle mi tehdit ediyor?! Pekala.

"Ne kadar istiyorsunuz?"

"ilksin buralarda sana kıyak olsun 500 dolar."

"Kıyak filan istemiyorum düz parayı söyle."

"vağov emin misin pren-"

"Sana fiyatı söyle dedim!"

"2000 dolar."

Cebimden çıkardığım parayı tezgaha bıraktım ve arkama yaslanıp uyuşturucuyu getirmesini bekledim.

Ancak yüzüme far görmüş tavşan gibi bakıyordu.

"Ne duruyorsun?"

"Eda Yardımcı değil misin sen?"

Oturduğum yerde dikleştim ve hızla ellerimi ağzına kapatıp susmasını söyledim.

"Şşş kimse bilmeyecek şimdi git ve getir."

Şaşkın gözler ile kafasını onaylar biçimde sallayıp koşarak yanımdan uzaklaştı.

Kafamı uyur pozisyonda tezgaha yaslamış barmen'i bekliyordum müziğin yüksek ritmi içimi titretiyor başımı ağrıtıyordu.

Kafamı kaldırıp etrafı süzdüğümde tam girişte doktor ile göz göze geldim.

Çatık kaşlar ile bana bakıyordu, yeşil hareleri sanki öldürmek ister gibiydi.

Barmen elinde kutu ile geldiğinde doktor onaylamaz şekilde başını sallamıştı.

Kutuyu alıp birkaç hapı ağzıma attım ve bir bira şişesi alıp kafama diktim.

Yavaş yavaş tüm herşey kendini bulutlar alemine bırakır gibi hafifleşiyordu en son hatırladığım şey bana doğru koşarak gelen doktordu...