-20.bölüm-

223 21 9
                                    

Eda'dan...

Dün geçirdiğim kriz sonucunda Handan doktor'u arayıp haber vermişti sanırım kendisinin kışkırtmalarını katmamıştı ve kendisini masum gibi göstermişti.

Bunun üzerine doktor acilen İstanbul'a dönmemi ve tedaviye başlanması gerektiğini söylemişti, ılık duş aldığım için saçlarım ıslaktı.

Tıklatılan kapı ile elimde ki tarağı makyaj masasına bırakıp girmesini söyledim.

"Gidiyor musun Eda abla?"

Rana gelmişti, sanırım Kartal abi göndermişti yine, bir eksiğim var mı yada halimi hatırımı öğrenmek için Ranayı gönderir hep.

"Gidiyorum güzelim..."

Uzun bir sessizlik olduğunda yanıma geldi ve ellerini omuzlarıma koydu ancak bu hareketine karşılık olduğum yerde kasıldığımda ellerini hızla çekti üzerimden.

"Özür dilerim rahatsız ettim."

"Sorun değil sadece temastan hoşlanmıyorum."

Rana, yatağa gidip oturduğunda bende yerimden kalktım ve kendimi yatağa atıp tavan'a baktım.

"Handan teyze çok iyi davranıyor bana bence şanslısın."

Yüzümde alaylı bir gülümseme oluştuğunda Rana kaşlarını çatmıştı.

"Neden güldün?"

"Komik geldi, Kartal abi nerede Rana?"

"Emre abi ile tavla oynuyorlardı bende sıkıldım geldim."

"Anladım..."

Uzun bir sessizlik sonrası Rana yataktan kalkmış ve kapıya doğru ilerlemişti eli kapı kulpunda durdu ve kafasını bana doğru çevirip konuştu.

"Handan Teyzeyi üzüyorsun Eda, sana tavsiyem annen hayattayken kıymetini bil."

Yerimden doğruldum ve yanına ilerleyip kapı kulpunda ki elinin üzerine elimi koyup elini sıktım ve kulağına eğilip fısıldadım.

"Hiçbir sikim bilmeden konuşmak kolaydır Rana, sana tavsiyem bilmediğin şeylere burnunu sokma ve canının kıymetini bil."

Yerimde doğruldum ve kapıyı sertçe açıp dışarıyı işaret ettim.

Elini tutup hızla odadan kaçar gibi gittiğinde kapıyı çarptım ve giyinme odasında ki kasaya gidip ilaç şişesinden bir kaç ilaç aldım ve yuttum.

Olduğum yere çöküp oturdum ve boş bakışlar ile tavanı izledim...

******

Kartal abi, dikiz aynasından çatık kaşlar ile bana bakıyordu kafam biraz git gelli olduğundan bende ona gülümseyerek bakıyordum.

"Rana'ya ne yaptın Eda?"

Eda mı dedi o? Galiba sinirlenmiş.

"Hiçbirşey, sadece aramızda ki mesafeyi gösterdim."

"KIZIN PARMAKLARINI ÇATLATARAK MI GÖSTERDİN?!"

"Çatlamış mı? Üzücü şimdi 5 parmak 5 ay da anca geçer ya-.."

Araba aniden fren yaptığında cümlelerim yarıda kaldı ve öne savruldum, gözlerim kocaman olmuş ve nefes nefese kalmıştım.

"Deli misin?"

"Eda, Rana'ya birdaha zarar gelirse gözünün yaşına bakmam."

"Pardon ama kimsin sen? Tamam abim olarak gördüm seni ama şunu unutma ben senin iş vereninim."

Geri koltuğuma oturdum ve sırtımı yaslayıp, rahat bir pozisyon alıp kulaklıklarımı taktım ve kalben-saçlar  şarkısını açtım ardından akıp giden yolu seyre daldım...

BAĞIMLIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin