İlk okuyucum olan Selime Süleymanoğlu'na teşekkür ederim... İyi okumalar...
"Bu gece kapını kilitleme. Senin için geleceğim."
Başımın dönmesine ve kalbimin hızlanmasına neden olan kelimeler bir kez daha kulaklarıma dolduğunda titredim. Bir dakika da bana o koltukta neler yaşatmıştı öyle? Dokunuşları ile yanmıştım. Hiç bitmesini istemediğim bir dakikaydı. Fakat ben ne istersem tam tersi olurdu. Dokunuşları ile yakarken merdivenden gelen sesler ile Niall eski yerine oturmuştu. Yanan vücudum onun yokluğunda donuyordu.
Aynada kızaran yanaklarıma su tuttuktan sonra kuruladım ve aşağı indim. Salondan gelen sesler artmıştı. Çocukların geldiğini görünce büyük bir gülümseme ile yanlarına yaklaştım.
"İşte güzeller güzeli sevgilim!" Harry'nin boğuk sesi yüzünden tüm dikkatler bana çekilmişti.
"Ah! Aptal kıvırcığım." Yanına oturduğumda dövmelerle süslenmiş kolunu omzuma attı. Gözlerim Niall'ı bulduğunda korktuğumu itiraf etmeliyim. Çünkü bakışları sertti. Ve hedefinde omzumdaki kol vardı.
"Sen Linda olmalısın. Ben Liam. Sam senden çok bahsetti." Gergin ortamı yumuşatmaya çalışan Liam ile bakışlarımı Niall'dan çektim. Umarım fazla kızmaz. Yoksa gece yanıma geldiğinde kemeri ile zevk(!) almak istemiyorum.
"Seni tanıyorum Liam. Samantha bana hepinizi anlattı. Fakat anlatmadığı tek şey Harry ile ne zaman birlikte olmaya başladıkları?" Linda'nin mavi gözleri bana kitlendi ve açıklama istiyorum diyordu. Ne diyeceğim şimdi? Ona bu olayı anlatmayı tamamen unuttum. Yalan için zihnimi zorlarken araya giren Louis ile rahatladım.
"Kız sohbetlerinizi sonraya saklayın. Hadi oyun oynayalım!" Louis'in eğlenceli sesine eşlik edip ellerimi çarptım.
"Bu harika bir fikir." Linda'nın sorusundan kurtulmuştum ama gözlerini üzerimde hissediyordum.
"Ne oynayacağımızı buldum." Liam yerinden kalkıp askılığa ilerledi ve iki dakika sonra elinde benim kırmızı atkım ile geldi.
"Oyun çok basit. İlk ebe seçilecek. Gözleri bağlı bir şekilde karşısındakine dokunarak kim olduğunu bulmaya çalışacak. Saçlara dokunmak yasak. Kızlar sizlerde saçlarınızı toplayın. İlk kim gelmek ister?" Herkes birbirine bakarken Zayn elini kaldırdı. İkiside ortaya geçtiğinde Liam, Zayn'in gözlerini sıkıca bağladı.
"Peki eşi kim olacak?" Aniden yerinden kalkan Harry sessiz olmamız için işaret etti.
"Başla Zayn!" Liam yerine oturduğunda Zayn kollarını uzattı ve Harry'in karnına dokundurdu. Elleri onu tanımak için gezinirken gülümsedi.
"Tam da beklediğim gibi erkek. Bakalım burada neler varmış?" Elini hızla Harry'nin erkekliğine geçirdiğinde hepimiz kahkaha attık. Aynı şeyi Harry için söyleyemem. Hafif eğilmiş erkekliğini tutuyordu.
"Hmm. Boğuk bir ses. Harry!" Gözlerindeki atkıyı çıkarıp o da Harry'e gülmeye başladı.
"Üzgünüm demeyi çok isterdim dostum ama değilim." Zayn atkıyı Liam'a verdi ve yerine oturdu. Acı bir şekilde inleyerek yanıma oturan kıvırcığımın yanağına çaktırmadan bir öpücük bıraktım.
"Başka gelen?" Liam atkıyı bize doğru tutarken Louis "Bence Niall kalkmalı. Bakalım elleri başka şeylerde de iyi mi?" dedi. Ne demek istediğini anladığımda Niall yerine ben utandım. Neden utandım onu da bilmiyorum.
Niall gözlerini devirip ayağa kalktı. Liam'in elindeki atkıyı eline alıp bağlarken beynim eşi ben olmalıyım diye bağırıyordu. Onun bana dokunmasını istiyordum. Niall gözlerini bağladığında tam elimi kaldırıyordum ki hiç birşey söylemeden karşısına Amy geçince durdum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ACIMASIZ (düzenleniyor)
Fanfiction" O lânet çenenizi kapatmanız için ne yapmam gerekiyor?" dedi Samantha. Niall ve arkadaşları sırıtarak Samantha'a bakıyordu. Kızı iyice süzdü. Dün gece onu gözetlemişti. Oraya neden gittiğini bilmiyordu fakat edebiyat dersinden sonra onu düşünmeye b...