İlk okuyucum olan Selime Süleymanoğlu'na teşekkür ederim...
Yeni kapak için Sevgi Balkan'a teşekkür ederim...İyi okumalar...
Kendimi hiç bu kadar berbat hissetmemiştim. Annem beni terk ettiğinde bile iki gün ağlamış üçüncü gün kendime gelmiştim. Ama bu öyle bir durum değil...
Şuanki hayatıma kadar ölmeyi asla düşünmemiştim. Bu eve geldiğim ilk gün, beni dövdüğü ilk gün, vücuduma yaptığı izden sonra bile ölmeyi düşünmemişken şimdi ne değişmişti? Artık ona direnmek istemiyorum. Ölüp tüm bu eziyetten kurtulmak istiyorum. Sırf onun isteklerini yapmıyorum diye her gün ölmek yerine tek bir seferde ölmek daha iyidir.
Dünden beri beni bıraktığı yerde uzanıyorum. Çıplak olmamım etkisi ile de soğuktan üşüyüp titrediğim için canım yanıyor.
Karnımın gurultusunu duyunca yüzümü buruşturdum. Hafif başımı kaldırıp çıplak, yorgun, acı çeken vücuduma baktım. Her yerim kurumuş kan ve kemer izi ile dolu. Gözümden akan yaşlara engel olamadım.
Aradan geçen saatler sonra karnım iyice acıkmıştı ve boş boş tavanı izliyordum. Dışarıdan gelen sesler ile irkilip kapıya baktım. Büyük bir sesle açılan kapıdan önce ışık geldi. Gözlerim alışınca karşımda Zayn'i gördüm ve direk ağlamaya başladım. Koşarak yanıma gelip beni kucağına aldı.
"Tamam güzelim. Geçti. Ağlama." Medivenlerden çıkınca salonda oturan Louis'i gördüm. Beni görünce hemen ayaklandı. Zayn beni koltuğa bırakınca yanımdan ayrıldı.
"Sana ne oldu?" Louis'in sesini duyunca ona dönüp baktım.
"Arkadaşın, onunla birlikte olmadım diye beni kemerle dövdü." Gözlerimi kapatıp uyumaya çalışırken yanımda çöküntü hissedince direk sıçradım.
"Sakin ol. Sana kıyafet ve yaraların için krem getirdim." Zayn'e krem sürmesi için izin verdim. Kremi bacağıma dokundurduğu ilk an çığlık attım. Tekrar dokunduğunda dişlerimi sıkıp acının geçmesini bekledim. O sırada zil çalınca Louis kapıya bakmaya gitti. Bir kaç saniye sonra irlanda aksanı tüm evi doldurdu.
"Ne sikim oluyor burda? O sürtüğün burada ne işi var?" Sürtük mü? Bana ne hakla böyle diyebilirdi? Tanrı aşkına sırf onunla yatmadım diye tüm bu acıları çektim ve şimdi de sürtük mü oldum.
"Ne diye bunu ona yaptın?" Louis'in sorduğu soru ile Niall'a döndüm. Ama o soruyu cevaplamak yerine Zayn'in eline bakıyordu. Karnımda duran eline...
"Hepiniz hemen evimden siktir olup gidin." Louis karşılık verecekken Niall'ın ona attığı bakıştan ben bile korkmuştum. Zayn kremi masaya bırakıp anlıma küçük bir öpücük kondurdu.
İkiside evden çıkınca doğrulmaya çalıştım ama bir çift elin beni durdurması ile geri uzandım. Masada duran kremi alıp sol elinin baş parmağına sürdü. Uzun parmağı karnıma değdiği an elinin soğukluğunu hissettim. Gözlerini gözlerimden ayırmıyordu. Eli yavaşça göğsüme çıkınca kalp atışlarım hızlandı. Tüm bana bu acıları yaşatırken neden en ufak dokunuşunda böyle bir tepki veriyordum. Karşısında çıplak oluşum ile kesin yanaklarım alev aldı.
On dakika sonra bitince beni kucağına aldı ve yukarı çıkardı. Beni kendi odama götüreceğini düşünürken birden kendi odasına girmesi beni şaşırttı. İtiraz etmedim çünkü artık onunla konuşmayacağım. Yatağa beni bırakınca dolabına yöneldi ve siyah bir tişört çıkardı. Yanıma gelip yatağa oturdu. Omuzlarımdan tutup kaldırırken acılı inlemelerime engel olmadım. Tişört biraz uzundu ve bacaklarımı kısmen kapatıyordu. Yatağın sol tarafına geçip yanıma uzandı. Ben tavana bakarken o da bana bakıyordu. Bir süre sonra bu sessizlikten sıkılmış olmalı ki konuştu.
![](https://img.wattpad.com/cover/25508858-288-k371040.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ACIMASIZ (düzenleniyor)
Fanfiction" O lânet çenenizi kapatmanız için ne yapmam gerekiyor?" dedi Samantha. Niall ve arkadaşları sırıtarak Samantha'a bakıyordu. Kızı iyice süzdü. Dün gece onu gözetlemişti. Oraya neden gittiğini bilmiyordu fakat edebiyat dersinden sonra onu düşünmeye b...