Ensemi yiyen saçlarımı geriye atıp yatağımda sağa döndüm.Aklıma gelen düşüncelerimle gülümsediğimde aklımdaki tek şey Nezih'di. Dün olanlar her zamanki gibi aklımı feth etmişti. Onu öpmeye yeltendiğimde bunu istemesi ama istediğini alamaması her şeyiyle aklımdaydı. Ona karşı kazanmış olduğum küçük bir zafer benim için büyüktü.Hiç yoktan iyidir öyle değil mi? Sol tarafıma döndüğümde aptal sırıtmalarımı dolabımın aynasından gördüğümde gülümsemem silindi. Kendimi görmemle yüzümdeki gülümseme silinip gitmişti. Tanınlayamadığım duygular kara bulut gibi üstüme çökmüştü sanki. Ben kendimi görmeye bile katlanamaz hala gelmiştim. Aynalar bazen içinide yansıtır. Banada öyle oldu işte sanki içimdeki kaosu görüyor gibi oldum. Gözlerimi tekrar yumduğumda haftasonunun rahatlılığı ile tembellik yapmaya karar verdim. Bu kararı uygulamak isterdim tabi buna Ayla mani olmasaydı. Sabah sabah aramasıyla küfürleri yemişti benden. Hayır yani bugün haftasonu canım bugün kutsaldır önemlidir...İstemeden açtığım telefonu Ayla'ya monta etmek için sinirle açtım.
"Ne var! "
"Sanada günaydın arkadaşım! "
"Ne var Ayla? İnşallah beni uyandırdığına değer bir şey söyleceksindir."
"Ben ne zaman boş konuştum Simoş aşk olsun :( " küçük emrah sesi ile yumuşamış olabilirim. Ayla'ya zaten hemen parlar sönerim kıyamam ona o da bunu çok güzel kullanıyor.
"Her zaman. "
"Kırıyorsun beni ama!"
"Tamam tamam söyle hadi"
"Kızım yeni açılan avm var yaaa. Of indirim varmış hemen gitmeliyiz!"
"Allah seni kahretsin Ayla! " tak diye kapadım telefonu. Sırf indirim var diye uykumdan uyandırmıştı beni ya inanmıyorum! Sinirle kafanı yastığa gömdüm.Çalan telefona aldırış etmesemde ısrarla susmuyor. Ayla seni öldüreceğim ve etlerini köpeklere atıcam! Hışımla telefonu attığım yerden buldum. Gözleri kapalı telefonu bulmakta ayrı bir eziyet olduğu için sinir katsayım arttı.
"O avm'yi senim götüne sokarım Ayla!!!" Bir kişiye uykusundan uyandırmak hayatınızda yapabileceğiniz en büyük aptallık olur. Uykusuz olan bir insan seri bir katilden farksızdır.Şu an benim olduğum gibi.
"Sen sokacaksan onada razıyım güzelim"
"Seni... " sesimi kalınlaştı bu kızın.Uykudan saçmalıyorum her halde. Telefonu kulağımdan çekip ekrana baktığımda koca bir siktir çektim.Adi pislik yazısını görünce çok normal tabi.
"Sabahları çok sertsin demek. Tam dişime göre" yüzümdeki o sırıtışı tahmin edebiliyorum.Bütün o gıcık mimikleri sesinden anlaşılıyordu.
"Dikkat etde boğazında kalmıyım! " söylediğim şey komik değil neden gülüyor o zaman?
"Hazırlan alıcam seni "
"Başka emrin! "
"Şimdilik bu kadar. " ağzımda yığılan küfürlerle baş başa kaldım. Yüzüme telefonu kapatması kaç olmuştu.Saymayı bıraktım artık! Burada kölesi falan var falan sanıyor her halde. Sabah sabah Ayla ve üstüne Nezih tam olmuştu. Bu bünye kaldırmıyor artık! Uykumda kaçtı zaten diyerek banyoya geçtim banyoda baya oyalandıktan sonra üstüme kot şortumu ve kırmızı lacivertli olan kareli gömleğimi giydim.Siyah asker botlarımı havanın sıcak oluşuna aldırış etmeden giyerek kekoluk yapmış olabilirim gerçi artık yazında bot giyiliyor yani. Moda bilgime kurban olayım. Saçlarımla uğraşmamak adına dağınık bir topuz yaptım. Biz kızların işi harbiden zor sırf bu yüzden maaş bağlanması lazım. Dışarısı güneşli olduğu için siyah gözlüklerimi takarak odamdan nihahet çıkabilmiştim. Biz kızlar ne derdik saçlarım kötüyse o gün de kötü geçer. Buna inanıyorum gerçekten. Evden çıktığımda nefret ettiğim kişinin arabasını kapımda görünce günün kötü gideceği bellidir. Yüzsüz evime geliyor birde. Onunla bir yere gidecek değilim bu ego torbasına pabuç bırakmam.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EFGEN|Gardımı düşüren(Askıya alındı)
Teen Fiction... "Nezih sana bir şey soracağım ama bana doğruyu söyleyeceksin" "Söz veremem güzelim" "Bir kere..." son bir umut parçasıyla "Bir kere söz ver" dedim. "Sor hadi" sesinde her an vazgeçebili...