O geceden sonra iki gün üst üstte okula gitmemiştim kızlarla telefondan konuşup olan bitenlerin raporunu alıyordum aslında merak ettiğim tek bir kişi vardı.
"Simay kalk artık geç kalacaksın."
"5 dakka daha babaa"
Zar zor sıcacık yatağımdan ayrılmak zorunda kaldım okula gidip onun yüzünü görmek dahi istemiyorum.İçimdeki nefret o gece kadar tazeyken okula gitmek işgenceydi.Formalarımı üstüme geçirdiğimde aynanın karşına geçip kendime baktım.Ne zamandan beri birinden kaçar olmuştum? Tam aksine okula gidip burnundan fitil fitil getirmem lazım değil miydi? Evet bu bendim.Kaç gündür yatak döşek yatıp okuldan yani Nezih'den kaçan ben değildim.Ama öyle yapmıştım.Kendime dahada kızdım.Başımı dahada dikleştirerek kendime söz verdim.Onunla baş edebilirdim.Kesinlikle. eskisi gibi umursamaz ve kibirli havalarımla onu halt edebilirdim.Edebilir miydim?
Şoför Salih Bey beni okula bıraktığında ürkek adımlar yerine kendinden emin adımlarla okula girdim.Bir kaç bakış bana dönsede aldırmadan ilerleyip sınıfa girdim.Hoca daha gelmemişti kızlar beni görünce bir hışımla yanıma koştular.
"Simay nerelerdesin ya özledik seni." diyen Yeliz'e gülümseyerek cevap verdim.
"Bende sizi ama alt tarafı iki gün yoktum abartmayın."
"Öyle deme kızım sensiz bu okul pirinçsiz pilav gibi." diyen Ayla bu iğrenç espirisiyle bizi güldürmüştü.
Sırama geçtiğimde Ayla'yla hala konuşuyordum.
"Aradı mı seni o salak"
"Hayır." dediğimde Nezih'den bahsediyorduk.Ayla bize geldiğinde ona her şeyi anlatmıştım.Mecbur anlatmak orunda kaldım aslında sorularıyla beni öldürmüştü ve ona yalan söylemek istemedim.Benim kadar o da şu an Nezih'e çok sinirliydi.
"Kimsenin geçirdiğim krizden haberi yok değil mi?" derken Ayla'ya şüpheci bir bakış attım.
"Tabiki de hayırrrr Simoş." derken gözleri devirerek konuştu.
"Yeliz'in bile haberi yok ama şu Nezih'e yaptıklarından hesap sormamak için kendimi zor tutuyorum nasıl sana öyle bir şey söyler aklım almıyor.Hiçde öyle birine benzemiyordu aslında."
"Yanlış düşünmüşsün demek.Ayrıca daha fazla konuşmak istemiyorum bu konuyu yeterince düşünüyorum zaten."
"Peki canım sen nasıl istersen ama bil ki bunu onun yanına bırakmayağız." dediğinde 'kesinlikle bırakmayağım ' demedim.Bunu ona sadece ben ödeteceğim her ne kadar nasıl yapacağımı bilmesemde.Bunları düşünürken Nezih ve Yağız sınıfa girdi.Göğsümdeki sızı yerini bulmuştu o an.Hala nasıl bir hisse geçmiyordu geçeceği de yok gibiydi.Gözlerimi başka tarafa çevirdiğimde onun bana baktığını biliyordum. Ayla sağolsun gözlerimin vazifesini görüyordu.
"Sana bakıyor pislik!"
"Yüzsüz" diye mırıldandığımda biyoloji hocasının içeri girmesiyle Ayla'da önüne döndü.
Evet çocuklar bugün dersimiz diye başlayan cümleyle kafam uçup gitmişti bile.Dersin sonlarına doğru hocanın ismimi söylemesiyle transa geçebilmiştim.
"Simay canım aramızda mısın?"
"Pardon hocam dalmışım." dediğimde Nezih'le göz göze gelmiştim.Gözün çıksın adi. Bana öyle bakıyordu ki sanki bir şey söylememi bekler gibiydi yüz ifadesi donuktu ama gözleri bana ne olduğunu merak eder gibidi.Hocanın yanında duruyordu.Neden orada durduğunu anlamam uzun sürmedi.
"Ödevi Nezih'le birlikte yapacağınızı sanmıştım Simay.Bana bir açıklama yapmak ister misin?"
Ne yani ödevi tek yaptığını mı söyledi hocaya? Bir çoğunu birlikte yapmıştık sadece son bir rutüjla ödevi bitirdik sayılırdı.Ama o kendisinin yaptığını söylemişti ödeve gözüm gittiğinde sadece kendi ismini yazdığını gördüğümde nefretle ona baktım. Şaşkınlığı saklamaya çalışsamda eminim belli oluyordu.Gerçekten bunu yapmıştı hemde o sözleri bana söyledikten sonra. Oysa ben sırf üzüldüğüm için böyle saçma bir ödeve katlanmışken! Damarlarım gerildiğini hissettiğimde kendimi dizginlemem gerekiyordu.Ama ben ne mi yaptım? İtiraz bile etmedim kendimi suçlu pozisyonundan kurtarmak yerine daha da batırdım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EFGEN|Gardımı düşüren(Askıya alındı)
Novela Juvenil... "Nezih sana bir şey soracağım ama bana doğruyu söyleyeceksin" "Söz veremem güzelim" "Bir kere..." son bir umut parçasıyla "Bir kere söz ver" dedim. "Sor hadi" sesinde her an vazgeçebili...