KOlPA
Ne sevmeyi bildik biz ne sevilmeyi bu hayatta
Varsa yoksa marifet bildik hep kaybetmeyi ...
İçimde sarhoş olmuş duygular dolup taşarken yürümeye devam ettim.İçimde anlamadığım şeyler koparken bedenim tepkisiz ve bir o kadar ruhsuzdu. Kaldırımda yürürken duyduğum tek şey ayak seslerimdi. Karanlık üzerime çökmüş tüm ışıklar sönmüştü sanki.Zar zor yürürken soğuk hava yüzüme vuruyordu. İncecik giyinmiş olmamdan değildi ya da kısa şortumdan sebep değildi üşümem. Beni üşüten Nezih'in Esrayla öpüşmesiydi.Öyle istekli ve hararetli öpüşmeleri midemi bulandırmıştı.Soğuktu üşüyorum. Hiç olmadığım kadar üşümüştüm. Burnumun kızardığına eminim. Gözümden küçük bir damla yaş akarken soğuk yüzümü birazda olsa ısıtmıştı.Kim içindi bu yaş ? Ne zaman bu kadar aptal olmuştum? Kendimi bu kadar boş hisetmemiştim.Boş ve bitkin.Beni öpen o dudaklar başka birine dokunmuştu. Onun için bu sıradandı.Benim için ilk olan öpüşü onun için değersizdi. Midem bulanıyor, fazlasıyla.
"Simayy ! "
Arkamı dönüp ona ne dicektim ki? Gözümdeki yaşı hızlıca silip kolumu tutan aşağılık herife baktım. Kolumu ondan çektiğimde üstüne kusmamak için kendimi frenliyordum.
"Ne istiyorsun" hiç olmadığım kadar sakindim.
"Neden kaçar gibi gidiyorsun hemde yeni gelmişken? "
Bildiğin soruları soruyorsun Nezih Kıraç!
"O sürtüğün burada olacağını tahmin edememişim. "
"Ne yaptı sana kız.Gayet kafa biri ayrıca ona böyle hitap etmemelisin"
Benimle dalga geçiyordu.Onun önünde yenik düşmeyecektim.
"Birbirimizden hoşlanmıyoruz bunu herkes biliyor ve sen inadıma benimle aynı ortama onu sokuyorsun! "
"Senin problemin benim değil. "
Haa. Evet benim problemim. Gerizekalı aptall.
"Evet öyle. "
" Yoksa beni mi kıskandın ?"
Sakinliğim bu son cümleye kadardı sanırım. Sabrımı taşırıyordu ve bilerek üstüme oynuyordu.
"ahh yapma Nezih. " derken ona alayla baktım."Beni öptün diye sana bağlancağımı falan mı sandın? Seni kıskanmam için bir neden yok.Olamazda! " yüzü alayla kıvrılırken ona zor bakıyordum. Şu an bu oyuna devam edecek gücüm yoktu. Ama ona bu zevki yaşatmıcam! Nezih'den nefret ederken ona vurmamak için elimi sıkıyordum. Vursam sadece benim canım yanardı gerçi ama yinede ona vurmak, kırıp parçalamak istiyorum.Bana bu eziyeti yaşattığı için ondan binlerce kez nefret ediyorum. Onun kollarında uyuduğum o geceden nefret ediyorum! Onun kollarında huzurlu olmamdan tiksiniyorum.
"Kesinlikle oyuncu olmalısın Simay Şahdoğlu" derken güldü. Bu konuda haklısın ama senin kadar iyi rol kesemem!
"Ne düşündüğün umurumda değil. Kendini beğenmiş piçin tekisin! " sakindim bunu söylerken bile sakindim. Sakinliğim onu dahada sinirlendirmişti sanırım. Bağırıp çağırmamı bekliyordu. Bende kendimden bunu beklerdim. Ama yapmadım. Sakinlik bazen bağırıp çağırmaktan daha etkili bir silahtı ve bu silahi Nezih'e çevirmiştim.
"Bağırman gerekmiyor muydu? Böyle sakin olman gerçekten garip.Seni bu kadar sarsan ben miyim gerçekten üzerinde bu kadar etkili miyim? " dediğinde bana bir adım yaklaştı.Nokta atışı yapmıştı ama tepkimi koruyordum. Yukarı doğru kıvrılmış dudakları ve derin bakışları beni zorluyordu.Her an patlayacağımı bekler gibi beni izledi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EFGEN|Gardımı düşüren(Askıya alındı)
Fiksi Remaja... "Nezih sana bir şey soracağım ama bana doğruyu söyleyeceksin" "Söz veremem güzelim" "Bir kere..." son bir umut parçasıyla "Bir kere söz ver" dedim. "Sor hadi" sesinde her an vazgeçebili...