Geçmişteki Draco'dan
Ashira'nın elleri saçlarımdayken bulutların üzerinde gibiydim. Onun belini okşayıp, dudaklarının bana doğru aralanmasını ve o aralıktan benim dudaklarıma doğru küçük bir mırıltı sunmasını hissederken sonunda onu sevgilim olarak öpmekten çok memnundum.
Biliyordum, dayanamayıp bana geleceğini tahmin etmiştim. Bu kadar hızlı olmasını beklemesemde çok mutluydum.
İlk adımları her zaman o atıyordu ve bu beni ona daha çok aşık olmaya itiyordu. Kendinden emin hareketleri, istediğinde nazik olup istediğinde sert olması ve en önemlisi sevgisini gösterme yolu çok çekici.
Sevgi dili kesinlikle çok karmaşık... Emin olduğum tek şey eğer sevdiği kişi ona küçük bir ilgi gösterdiyse ilk adımı atmaktan çekinmiyor. Bu yeri geldiğinde ilk öpücüğü vermek yeri geldiğinde herkesin erkeklerden beklediği çıkma teklifini etmek oluyor.
Şanslıyım ki sevdiği kişi benim.
Düşüncelerim dudaklarımız ayrılması ile bölündü, ikimizde hızlı nefesler alıp verirken Ashira içimi ısıtan gülüşünü sundu bana. "Komik olan ne?" dedim burnumu yanağına değdirip, gülüşünün tüm odayı doldurmasına izin verirken.
"Hiç" dedi gülüşünü durdurup omuz silkerek. "Tam bir yüz karası gibi hissettim sadece... İronik."
"O ne demek oluyor şimdi?" dedim kaşlarım merakla havalanırken.
Boynumdaki eliyle yavaşça çenemi okşadı.
"Sana bir anda bu teklifi etmemin sebebi oluyor." diye mırıldandı. "Bizimkiler dansımızı öğrenip bana çok kızdı... bende bir anlık sinirle seni öptüğümü söyledim. Ron da bunun üzerine yüz karası olduğumu söyledi. Sonra düşündüm... eğer bir şeyin arkasında duruyorsam bunun bir adının olması gerektiğini düşündüm""Artık var, arkasında durduğun şeyin bir adı var. Ashira ve Draco... biz." dedim ve göz kırptım. İçimden her ne kadar abisine ağzının payını vermek istesemde nazik kalmaya çalıştım.
Gülümseyerek bana sarıldı, karşılık verdim. Onu belinden tutup sarılmaya devam ederken yatağa oturdum ve onu da yanıma oturttum.
Başının üstünü öperken "Artık buradayım" diye mırıldandım. "Ve hiç gitmeyeceğim"Sıcacık bedenini bana yaklaştırdı. Başını boynuma daha çok gömüp bana daha sıkı sarıldı. Çok tatlıydı. Belki de o normaldi, sadece ben artık ona sevgilim gözüyle bakabildiğim için bana şirin görünüyordu.
"Gidersen seni mahvederim zaten" dedi nefesi boynumu gıdıklarken.
.
.
.
.Ertesi sabah güne çok dinç başlamıştım, çünkü akşam huzurlu bir uyku çekmiştim. Fakat Ashira benim zıttımdı... mutsuz ve solgundu.
Zaten kahvaltı da her zamankinin aksine Altın Üçlü ile oturamamıştı, onu resmen gözleriyle kovmuşlardı. Daha sonra o tek başına slytherin masasında oturdu.Ona uzaktan bakarken içim acıdı, bir nevi beni sevdiği için buna maruz kalıyordu.
Eğer imkanım olsa onu elinden tutup yanıma oturtur, böyle bir muamele görmesine izin vermezdim ama ilişkimizin ilk gününden bunu herkese duyurursak... kötü olurdu.
Ona baktığımı hissetmiş gibi gözlerimizi buluşturduğunda, tatlı tatlı gülümsedi. Sorun yok der gibiydi.
Karşılık olarak ona göz kırptım, o sırada Theo omuzuma vurdu. "Hiç belli olmuyor sevgili olduğunuz" dedi alayla.
Göz devirdim "Zaten gizli olmasına dayanamıyorum, dalga geçme" dedim. Sabah buluştuğumuzda ona anlaştmıştım, şu an alay etsede durumun ciddi olduğunu söylemişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐓𝐢𝐦𝐞 𝐓𝐮𝐫𝐧𝐞𝐫 | 𝐃𝐫𝐚𝐜𝐨 𝐌𝐚𝐥𝐟𝐨𝐲
Fanfiction❝Cesur sevgilim.❞ Zamanın akışı o gün, 1997 Haziran ayının 29'unda değişmeye başlamıştı. Draco nelerin değişeceğini görmek için geleceğe dönerken zaman onun arkasından hunharca akmaya devam etmişti. Sadece bir Weasley kızı için. • 𝐬𝐦𝐮𝐭 - ꨄ︎ • �...