Geçmişteki Ashira'dan
Kulenin merdivenlerini çıkarken bir yandan içimden kendime lanet okuyordum. Resmen notta yazanı yapıp, şu an Malfoy'un ayağına gidiyordum.
Son basamağı da çıktığımda sonunda elleri cebinde, sisli havaya doğru bakan Malfoy'u gördüm. Geldiğimi duymuş olacak ki yarım bir tur dönüp bana baktı "Saklambaç bitmiş demekki"
Hala merdivenlerin ucunda dururken sordum,
"Saklambaç?""Hani tüm gün o domates gibi suratınla benden kaçıyordun ya" dedi sırıtarak "İşte o"
"Senden mi kaçacağım ben? Yüzün sinirimi bozuyor, bakmamak için her gördüğümde yönümü değiştiriyordum" dedim kollarımı önümde birleştirip.
Başını öne eğip hafifçe güldü "Bana bu kadar düşmansan o gün istemediğini söyleyebilirdin. Öpmezdim seni."
Dün yaptığı şey yine aklıma geldiğinde garip hissettim. Alayla nefes verdim "İstemeseydim bana yaklaşamazdın bile"
Sözüm üzerine yavaşça gülümsediğinde ne dediğimim farkına vardım. Aptal Ashira...
"O zaman bunu dudaklarımdan keyif aldın olarak kabul ediyorum" dedi sakin bir sesle.
"Unut bunu, öyle bir şey yok." Dedim istemsizce sertleşen sesimle. "Beni neden buraya çağırdığını da bilmiyorum ama yapma bir daha"
"Daha ne kadar kızarabilirsin diye bakmak için çağırdım" dedi alayla ardından yaklaştı.
O bana bir kaç adım yaklaşırken aklımda Harry'nin sözleri vardı. Tek bildiğim eğer tahminlerim doğru ise, Malfoy onlardan biri ise, onun ensesinde olacağım.Şu anda onun yakınlığının verdiği garip hissin anlamını bilsem dahi, asıl konu daha önemliydi. Harry.
O ileri adım attığında, ben geri adım attım.
Sırıttı "Düşeceksin"
Merdivenin ucundaydım. Başımı iki yana salladım "Düşmem"
Düşsem çok komik olur. Bir bu şekilde rezil olmadım zaten.
Sonunda adım atmayı bırakıp birazcık öne eğildi, "Benden neden kaçtığını çok iyi biliyorum, neden bu oyunu daha fazla sürdürmek yerine hislerini itiraf etmiyorsun Weasley?"
"Şu anda hissettim duygular o gün trende sana kaşındırıcı toz döktüğüm zamanki duygularımla aynı" dedim gözlerine bakarak.
Başını sola yatırdı
"Değişen çok şey var""Değişen tek şey senin aptal bir şüpheli olman"
Şimdi fark ettimde, gözleri ne mavi ne gri. İkisinin birleşiminden oluşan, çok garip bir ton.
"Benim ölüm yiyen olduğum düşüncesine gerçekten inansaydın dün seni öpmeme izin vermezdin" dedi ısrarla. "Baksana, ben senden eskisi gibi bir hamle beklerken, sen benden çocuk gibi kaçıyorsun."
"Çünkü artık durumlar ciddi" dedim dayanamayarak. "Sen hala geçen yılki oyun oynadığımızı sanıyorsun ama durum çok ciddi Malfoy. Tüm arkadaşlarım, hatta ailem bile tehlikede. Evimi bastılar biliyor musun? Ginny'e saldırdılar, Harry'e, Babama."
Ben sesimi istemsizce yükseltirken onun bakışları biraz daha durgunlaştı. Eğer o gerçektende bir ölüm yiyen değilse, söylediğim bu şeyler için vicdan azabı çekerim diye düşündüm.
"Ve ben salak gibi artık seninle oyunlar oynamak istemiyorum" diye ekledim, merdivenlere tekrar dönerken. "Bir daha da benimle sınırlarını aşma, öpmekten söz bile etmiyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐓𝐢𝐦𝐞 𝐓𝐮𝐫𝐧𝐞𝐫 | 𝐃𝐫𝐚𝐜𝐨 𝐌𝐚𝐥𝐟𝐨𝐲
Fanfiction❝Cesur sevgilim.❞ Zamanın akışı o gün, 1997 Haziran ayının 29'unda değişmeye başlamıştı. Draco nelerin değişeceğini görmek için geleceğe dönerken zaman onun arkasından hunharca akmaya devam etmişti. Sadece bir Weasley kızı için. • 𝐬𝐦𝐮𝐭 - ꨄ︎ • �...