Oy ve yorum 🧡
•••
"Günün nasıl geçti?"Gözlerim tavanda ellerim ise iki yanımdaydı. Yatağa kendimi öylece atmıştım. Hafif uzun saçlarım gözüme geliyordu. Yine de düzeltmedim. Umursamadım ne de başka bir önem aldım bugünle ilgili. Sadece durdum öylece. "Sence de çok aksiyonlu değil miydi?"
"Imm um baoo" Kafamı evet anlamında salladım. Bence de çok yorucuydu. Kızım doğru söylüyordu. "Aayy"
Tiz sesiyle güldüm ve sağa onun tarafına çevirdim başımı kafasını hafif kaldırmış bana dönerek bana bakıyordu. Ağzında kocaman beyaz gri emziğiyle tombiştende tombiş gözüküyordu küçüğüm. Dayanamadım ve yatışımı bozup ona döndüm tamamen. Kafasını düzeltmişti böylece. Güldüm. Sen öyle sadece babaya bakmak için mi öyle pofuduk pofuduk duruyordun bakalım? Hmmhm?
"Seni çok seviyorum. Seni fazla seviyorum Bae'm. Benim küçük zambağım..." Küçük sarı saçları okşayan elim durdu. Yutkundum. Uzun zamandır böyle hissetmiyordum neden tam şu an bu kelime bana çok ağır gelmişti? Neden ben... eski günleri hatırlamıştım?
"Geride kaldı. Onlar olsun her şey olsun geride kaldı. Artık biziz. Bir buçuk yıldır bizdik ve her zamanda sadece biz olaca-" Yutkundum. Dizlerimi biraz kendime çektim. Böyle anlatamadığım bir his vardı içimde. Cümlenin devamını getiremediğim bir boşluk. Böyle, böyle sanki saklandığım yerden biri tişörtümü tutmuş çıkmam için çekiştiriyordu beni. Anılarımı hatırlatıyor olmaması gereken hislerimi bana durup durup gösteriyordu. Neden hala bu kadar ayrıntılı hatırlıyordum eskiyi? Neden... Neden bunu kendime yapıyordum? Onca şeyden sonra kendimi geçtim başkalarına da mı düşünmüyor muydum da şu an gözyaşı döküyordum.
"Kendimi güçsüz hissediyorum. Kendimi kaybolmuş hissediyorum." Bebeğimi iyice kendime çektim ve kafamı göğsüne yasladım. Sanki. Sanki bana teselli vermek istercesine kafamı küçük kollarıyla sarmıştı. Ağlamam şiddetlenirken bir yandan da kendimi tutmaya çalışıyordum. Ağlarken bedenim sarsıldığından bae muhtemelen oyun sanıyordu ama değildi işte. Ağladığımı anlarsa o da ağlardı. Yutkundum ve kendimi geriye çekmeden önce gözyaşlarımı sildim.
Oyuncu edayla kafamı kaldırıp ona baktığımda güldü. Bende güldüm ve küçük küçük gıdıkladım bebeğimi. O yanımdaydı. Zaten yanımda olmasa ne yapardım bilmiyordum. Sanırım ölürdüm.
Abimin beni kurtarmış olmasını umursamadan çeker vururdum kendimi.
Burnumu çektim ve ayaklarından öptüm. Minicikti. Mini minicikti hemde. Mutluluk kaynağımdı ve her şeyimdi.
Burnuma dolan çiçeksi kokuyla hafifçe gülümsedim. Saat gecenin bir yarısıydı. Kapının açılıp kapanma sesini duymamıştım. Muhtemelen bizim uyuduğumuzu düşündüğünden sessiz hareket ediyordu. "Aha? Siz hala uyumadınız mı?"
Ablamın sesini duymamla kapıya doğru döndüm. Nun'a baktığımdan arkamda kalmıştı kapı. Gülümsemem büyürken o da güldü ve yavaşça bize doğru adımladı. Sarıyla karışık kahve saçlarını iki yandan örmüş çiçekli kahverengi elbisesiyle peri gibi gelmişti gözüme. Yatağa, sırtımın olduğu tarafa nazikçe oturdu. Normalde çok deli dolu olmasına rağmen şu an böyle olması garipti. Kötü bir şey olmuş gibi hissettiriyordu. "Felix yaralı olduğunu söyledi. Hadi kalk koca bebek ayrıcaaaaa YERİM SENİ SEN HALANI GÖRDÜM GÜLÜYOR MUSUN ÖYLE OYOYOY"
İşte şu an normale dönmüştü ablam. Kafamı iki yana sallayarak güldüm ve oturur pozisyona geldim yatakta. Nun bae ise halasının uzattığı elini yakalamaya çalışıyordu. Tişörtümü de çıkarıp iyice ona döndüm. Kızımın elini tutup öptükten sonra o da tamamen bana dönmüştü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Heist •Chanmin•
FanfictionSeungmin kendine yeni bir sayfa açmadı. Yeni bir kitap aldı ve herkesten uzaklaştı. Ta ki herkes dediği kişi onu bulana dek... -aksiyon -mlpreg Başlangıç: 24.09.2023 Bitiş:...