~29

754 125 322
                                    

Oy ve yorum 🐝🐢
•••

Gözlerine baktım 'ciddi misin?' dercesine. Tepemde dikilmiş, hakkını yiyemezdim, en tatlı ve romantik anda söylemişti bunu. Yinede bir sorun vardı.

Ben zaten bunu çoktan biliyordum.

Bu yüzden sadece yüzüne baktım. Bana cevaplar gerekiyordu. Mesele şu an beni sevmesi değildi. Benim ona olan sevgimin geçerliliğiydi. Bende sevdiğimi inkar etmiyordum. Sadece o sonuca ihtiyacım vardı ileri veya geri adım atmak için. kısacası...

"Çocuklar burada otururlarsa üşürler, yere sermek için su geçirmez büyük bir şey getir."

"Ne?"

"Chan Hae hasta mı olsun istiyorsun? Yanakları çoktan kızardı."

Ne olduğunu anlamamasına rağmen Hae ve hasta kelimelerini yan yana duyduğundan olsa gerek içeri koştu. Ardından gülümseyerek baktım. Oğluna olan sevgisi çok hoşuma gidiyordu. Şimdi de konuyla alakasız olan şeyi anlamayıp şaşırmasını tatlı bulmuştum. Ah. Cidden. Abim beni öldürecek.

"Bende öyle düşünüyorum!". Bir anda bebeklerime dönüp konuştum. İkiside yüksek sesimle bana dönmüş bön bön bakmışlardı. "Sizce de öyle değil mi? Evet evet dediğin gibi. Biliyorum biliyorum. Az önce bende öyle dedim."

Bae deli tavırlarıma kaşlarını çatıp anlam ararken Hae sadece gülümsedi. Güldüm. İkisinede sarılıp sıkmak istiyordum şu an. Elinde yeşil kilimle çıkan babalarıyla, bu seferde o tarafa baktılar. Chan boydan boya olan camın biraz uzağına yer yapmış, hızlıca yeşil kilimide sermişti. Bu yüzden beklemedim ve iki bebeği de kucağıma aldım. Sol tarafım ağırken sağ tarafım hafifti. Sanırım bunu her yaşadığımda gülecektim. Hedefimiz Hae'yi de tombik yapmaktı ama bu halini de seviyordum.

"Hoppala~ burası daha sıcak olur. Ayrıca daha rahat oynarız." Bae'nin aşağı inen atkısını düzeltip kafasına gelecek şekilde yukarı sardım. Hae'ye de öyle yapmıştım ama bozulan tabi ki Bae'ninkiydi. Rahat durmadığından habire kulakları açılıyordu. Sanırım sarı bir bere de örmeliydim.

"Sarı yeşil ne tatlı olmuşlar öyle." Chan elindeki karı ikisinin önüne, klimin üstüne olmayacak şekilde koydu. En sonunda benim gibi çömelmiş ve arıyla kaplumbağayı incelemişti. Geçmişte bana beceriksiz demesi aklıma gelince kaşlarımı kaldırıp ona döndüm.

"Ben ördüm. Yakın zamanda bere de yapar Hae'ye veririm. Atkı açılmıyor ama olsun."

"Gerçekten mi?" İlgili sesiyle önüme döndüm. Seumi yapamazdı ama ben yapardım. İki kişiliğimle aramı oldukça açmıştım ve o da bunu görsün istiyordum. Beni gerçek ismimle, yeni bulduğum gerçek benliğimle tanısın istiyordum. Belki eski beni aldatıyor gibi hissediyordu ama bu onun sorunuydu. Bu şekilde acı çektirerek hem kendimi de tatmin ediyordum. Bu yüzden başımı salladım usulca ve gözlerine baktım elimde yuvarlağım kar topuyla. "Gerçekten çok güzelmiş. Çok uymuş."

"Ayayyayayayayaya"

"Tamam tamam sana vereceğim pfftt" Elimde yuvarlak yaptığım kara uzanıp almak için elinden gelen kızıma gülüp son kez karı sıktım ve sarı küçük ellere verdim. Çok heyecanlanmış oturduğu yerde sallanmıştı. Hae gözlerini kocaman açıp Bae'nin elindeki kara sonra ise bana baktı.

Nedense kendimi bir an özel güçlere sahip biri gibi hissettim. Öyle bakıyordu bana.

Bu hayranlık aşırı hoşuma giderken Chan'ın getirdiği büyük kar yığınından kar aldım ve tekrar yuvarlak kar topu yaptım. Avcumun içinden ona verdiğimde derin bir nefes almış kocaman gülümsemişti. Aşırı sevinmişti ona da yapmama.

Heist •Chanmin•Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin