*Aşkolar, tatlış bir bölümle karşınızdayım. Ve bu arada 8 K OLDUKK!!! Hepinizi çok lav yu ♥*
*Mutimedia: Batu ATAN (Julian Serrano) (Tam olarak kim olduğunu bölüm içerisinde öğreniceksiniz..)
*Multimedia vol2: Shawn Mendes - Stitches (Shawn benim bitches!!! ❤❤)
-Dolunay-
Uyuduğumda da, uyandığımda da aklımda sadece bir düşünce vardı. "Keşke duygularımız karşılıklı olsa be Prenses..."
Bu mudur yani? Bunu söyleyen kişi uyanıkken niye bunu bana söylemedi de, tam uykuya dalarken söyledi?! Şimdi düşünelim... Gece ile Sarp olamaz. Zaten öküz onlar. Biri 'Dodo', biri 'Kuzen, Kezbo, Dolmal...' gibi iğrenç iğrenç lakaplar kullanıyor.
E evde de kim var bu mallarda- OH MAY GAD!!!! Gecemalı, Doruk'la Poyraz'ın geldiğini söylemişti demi la?! Doruk aşkım bana 'Çirkin' der hep. Şapşik buzağı kafalı ya. Eeee ne yani bunları POYRAZ MIĞĞĞ DEDİĞĞ?! HANİ BAHLAVALI OLAN! YO HAMINA.!
Uyandığımdan beri bunları düşündüğümden ve ayrıca yatarak düşündüğümden kıçım uyuştu. Kıç uyuşmasını herkes bilir yani, sizin de oldu inkar etmeyin...
Yataktan kalkıp banyoda işlerimi hallettikten sonra bu arada işlerden kastım yüzümü yıkadım, diş fırçaladım, sıçtım, sıvadı- Ne bakmayın öyle iğrenç değilim .s.s
Evde durmaktan sıkıldığımdan denize gitçektim bugün. Yani belki hem o fırsatla Poyraz'ı görürüm... Ama amaç denize girmek. Yani sanırım...
Dolaptan üstüme siyah bikinimi, yırtık şortumu, bi de ona uygun siyahlı beyazlı gömleğimi hemen üstüme geçirdim. Denize gitçeğimden suya dayanıklı rimel ve kalem çektim. Çünkü bir keresinde rimelimi unutup denize girdiğimde –ve bunu fark etmediğimde- etraftaki herkes bana bakıyordu. Ben de 'Gördüler tabi güzel kızı sevap point kasmak istiyolar.' Gibi şeyler düşünerek kıçımı havadan zor yakalamıştım. Ta ki eve gelip aynaya bakana kadar.... O gün psikolojik bir travma yaşadım...
Ayağıma Converslerimi geçirip o en sevdiğim Ray Ban gözlüklerimi çantaya atıp odamdan çıktım. Merdivenlerden inerken aşağıda gülüşmeler, sohbet sesleri geliyordu. Merdivenin başında durduğumda gözler bana döndü. Gülümseyerek herkesin suratına bakarken –Poyraz dahil.. – bir suratta takılı kaldım.
"Batı abiğğğ!!" –Herkesin Batu da takılı sadığı gerçeği.s.s Çok ibne bir yazarınız var nihahahha- dediğimde Batı abi de yerinden kalkmış bana doğru geliyordu. Koşa koşa boynuna atladığımda o da gülerek sarıldı. Batı abi, yeri geldi arkadaşım yeri geldi abim olmuştur bana. Aslında Gece'nin öz abisi olsa da Gece'yle küçükken 'Hayır o benim abim.' , 'Hayır benim!!' diye kavga ederdik. Hatta bir keresinde artık nasıl paylaşmak istemiyorsak ben bi kolundan Gece bi kolundan tutmuş Batı abiyi çekiştiriyorduk. Ne günlerdi beh .s
"Ooooo, bücür ne uykucusun be. Valla sana söyliyim Gece bırakmadı beni rahat!" diye gülerek sitem ettiğinde Gece'ye şakacıktan köyü kötü baktım. "Abimi rahat bırak seni sürtük!!" diye güldüğümde herkes gülmeye başladı. Bir kişi hariç. Salonda yeni gördüğüm ama sırtı bana dönük olduğundan yüzünü göremediğim. Misafirimiz var anlaşılan..
"Aaaa, Gece'cim misafirimiz mi var?! Beni niye uyandırmadın ?" diye sitem ettiğimde Gece'nin suratı şekilden şekle girdi. O 'gizemli' misafirimiz de ayağa kalktı. Ben yüzünü görmek için kıpırdanırken gerçekten kimin geldiğine meraklanmaya başlamıştım. Ağır ağır arkasını dönmesiyle durduğum yere çivilendim. Elimdeki çanta yere düştüğünde herkes şaşırmış bana bakıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İzmir Kızı
Novela JuvenilSanki zamanı ayarlamışız gibi Poyraz'ın beni öpmeye başlamasıyla gökyüzüne havai fişeklerin atılması bir olmuştu. Poyraz'ın dudakları beni işgal ederken aklımdaki düşünceyle birlikte gülümsedim. Çok klişeydi bu. Kız sevdiği çocukla ayrılma evresine...