Bölüm 45 : Yankı ile birgün geçirmek....
☆☆☆☆
Ertesi gün
₺: Doktor çok sıkılıyorum, derdimi dinle, ilgilen benimle!
Dedi sırıtarak, elinde kahveyle odaya yeni girmiş olan Gölge ise duyduğu sesle ve gördüğü bedenle saf saf bakmıştı. Hastaya gelirsek; yüzüne kondurduğu kocaman gülümsemeyle yattığı koltuktan kalkıp elinde ki kahveyi aldı. Sonra gözlerine baka baka bir yudum alıp keyifli sesiyle lafa girdi.
₺ : Sağol içesim vardı.
Gölge : Sen ne zaman geldin Yankı? Burada ne arıyorsun? Hem sen kendi kendine ne anlatıyorsun?
Yankı : Abimi özledim, kaçıp sana geldim. Kahve içinde sağol, iyiymiş.
Gölge : Kahve benimdi ama yinede afiyet olsun.
Diyince Yankı kahveyi bırakıp birden ona sarılınca sorusuz sualsiz sarılışına karşılık verdi. Saçmalamayı seven bu genci özlemişti, kendine özel enerjisiyle onu güldürüyordu. O sırada Yankı ondan gelen sigara kokusuyla homurdanarak şunu söyledi.
Yankı : Hani sigarayı bırakacaktın?
Gölge : Öyle bir sözüm yoktu civciv, elemenet uydurma!
Yankı : Pis kokuyorsun.
Gölge : Sağol kibar civciv, sende çok cici kokuyorsun.
Dedi gülümsemeyle saçlarını karıştırarak sonra ondan ayrıldı. Yankı ise artık kendine ait olan kahveyi alıp büyük koltuk yerine onun özel koltuğuna oturdu. Gölge onun bu hareketiyle tek kaşını kaldırıp ona baksa bile umursamadan tekrar konuştu.
Yankı : Eee var mı birileri?
Gölge : Orası benim yerim.
Yankı : Hani kardeştik?
Gölge : Öyleyiz.
Yankı : O zaman ha sen oturmuşsun ha ben ne fark var abi? Seni beni mi var bu işin demi?
Dedi tatlı bir tonda, bir yandan da keyifle Gölge'nin aslında kendine getirmiş olduğu kahveyi içiyordu. Gölge ise tamda onun önünde durup masaya yaslandı ve kollarını göğsünde bağlayıp asıl merak ettiği şeyi sordu.
Gölge : Derdin mi var?
Yankı : Yani sayılır, eee sen birilerine tutuldun mu? Aşık oldun mu?
Gölge : Evet.
Yankı : Iyi iy... Ne ciddi misin? Kim o? Ilk ben tanışayım mı yengemle?
Gölge : Ne yengesi oğlum? Daha ortada fol yok yumurta yok, ne yengesi? Hem biz belki olamayız.
Diyince Yankı kaşlarını çatıp kahvesinden bir yudum daha aldı. Abi gibi sevdiği adamım derdi var gibiydi, gözlerinde hüzün vardı. Kahvesinden yeniden yudum alarak gözlerini onun gözlerine dikti.
Yankı : Seni sevmiyor mu?
Gölge : Bilmiyorum.
Yankı : Aile mi sorun?
Gölge : Dahaca belli değil.
Yankı : Hiç yardımcı olmuyorsun, peki başka bir sevdiği mi var?
Gölge : Aldatılmış, arkadaşının düğünü diye nişanlısının düğününe gitmiş. Aşka inancı bitmiş durumda yada bitmek üzere...
Yankı : Ooo bu sıkıntı işte, siz kolay kolay bir araya gelmezsiniz be abi.
Dedi sıkıntıyla, usul usul kahvesini içiyordu. Gölge ise tüm dikkatini ona verip onun hakkında birkaç soru sormaya başladı. Hemde konuyu değiştirmesi için bu iyi bir fırsattı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gölgenin Yankısı!
Jugendliteratur"Gölgelerin rengi olmaz" dedi çocuk, derdi vardı bu sesinden bile belliydi. Yırpandığı gözlerinden bile belliydi. Sırf annesi onu sevmiyor diye ölmek istiyordu, yaşamaktan nefret ediyordu....