Bölüm 11 : Polatlı Malikanesinde ki Misafir!
☆☆☆☆☆
2 hafta sonra.
Polatlı ailesinin erkekleri Yankı'nın sözlerinden beri çelişkiye düşmüştü. O günden beri gizliden Gölge'yi izlerlerdi, çoğunlukla yanında Kenan yada Kaya olurdu. Durumu gayet iyiydi, eski sağlığına kavuşmuştu, o günden bu yana 2 hafta geçmişti. Kunter Bey onun siyah bir motora bindiğini görünce aracı çalıştırmıştı yanında bu defa büyük oğlu vardı. Takipte onlar vardı ve Gölge ilk defa tek çıkıyordu.
Gölge Kara
Hayin felek, bi bana dert verir gibi durmadan acı veriyor. Yoruldum, neden Yankı Polatlı kalamadım? Niye bu lanet bedene geri döndüm? Nereye gideceğimi bilemeden sürdüm, umarım bir araba gelirde çarpar. Gözümden yaş aktığını hissederken gaza yüklendim, izin vermem, bu lanet bedende kalmak istemiyorum. Bas gaza, zaten yaşamak için nedenim mi var? Yaşamak istemiyorum, ölüm tek arzumdu ve ben bu isteğime kavuşacağım.
₺: Kanarya'm!
Diye bağırdı bi adam, bu ses Kunter babaya aitti. Özür dilerim ama duramam, ben yaşamayı hak etmiyorum. Ben ölüme aşığım, ondan ayrılamam. Gördüğüm tırla yarım ağız sırıtarak gaza yüklendim, ya şimdi ya asla!
Yazar...
Gölge Kara yaşıyordu ama pişman olmuştu, istemiyordu. Yeniden yaşama son vermek ister gibi gaza yüklenmişti, tıra çarpmasına az kalmıştı. Kunter Bey ve Korkut ise dehşet olmuşçasına ona bakıyordu. Bu genç intihara meyilliydi, deli gibiydi. Tır şöförü onu fark edince durmak yerine nedense gaza yüklenmişti. Bu nedendi biliyor musunuz çünkü şöför Gölge'ye düşmandı. Aynı Gölge gibi o da yaşamasını istemezdi, Gölge Kara ölmeliydi.
Korkut : Baba ölecek çocuk, ne olur birşey yap!
Kunter B : Kanarya'm.,.. Hissediyorum Korkut, Yankı doğru diyor. Bu gencin ruhu 3 ay boyunca bizimleydi, sevgisiz çocuk aslında Yankı'm değil Gölge idi.
Korkut : Baba çarpacak.
Kunter B : Tır şöförü gaza basıyor, birşey yapamam Korkut özel gücüm yok.
Dedi mırıldanarak ama olsun isterdi, genç bedeni kurtarmak isterdi. O an ne oldu bilinmez Gölge kenara saparak kazaya engel oldu. Tır sahibiyse ordan ayrılmıştı, Gölge'yse dolan gözlerini kırpıştırarak kenara çekmişti. Bu defa cesaret edememişti, birde tır sahibi bilerek üstüne sürünce şüphe duymuştu. Kaskını çıkartarak rüzgarın yüzüne çarpmasına neden olmuştu, eli ayağı titriyordu. Bi sakinleştiriciye ihtiyacı vardı. Resmen nefesi kesiliyordu, siyahları yaşla dolmuştu. Ölemiyordu, bu defa cesaret edememişti. Yorgundu, ceketinin önünü açarak titrek bir nefes almıştı.
Kunter Bey ve oğluysa arabayı kenara çekip araçtan inerek ona yol aldılar. Iyi olmadığını düşünüyordular ve bu doğruydu, Gölge'yse dolan gözlerini kapatmıştı. Kimsesizdi, anne - babası tarafından sevilmemişti. Sonra annesi ansızın cinnet geçirip kendini öldürmüştü ve o cenazeye zar zor katılmıştı. Bitkin hissediyordu, kimsesi yoktu. Babası ölmesini istiyordu, her denk gelişte sevilmiyor oluşunu yüzüne çarpardı. Kunter Bey onun omzuna dokunarak şefkatli sesiyle lafa girmişti.
Kunter B : Gölge iyi misin?
Aldığı olumsuz cevapla onun başını göğsüne gömerek saçlarını sevmeye başlamıştı. Gölge yeniden sevgi hissetmeye başlayınca ağlamamak için zor durmuştu. Niye onunda böyle bir babası yoktu ki, onun Yankı'dan ne gibi eksiği vardı? Kunter Bey babacan bi şekilde davranarak yeniden konuşmuştu.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gölgenin Yankısı!
Novela Juvenil"Gölgelerin rengi olmaz" dedi çocuk, derdi vardı bu sesinden bile belliydi. Yırpandığı gözlerinden bile belliydi. Sırf annesi onu sevmiyor diye ölmek istiyordu, yaşamaktan nefret ediyordu....