46

249 29 39
                                    

Bölüm 47 : Seni ısıra ısıra sevme isteğim beni tetikliyor.

☆☆☆☆☆

Metehan : Ahter iyi misin?

Gölge : Iyiyim.

Dedi mırıldanarak ama iyi değildi, yine geçmişi yüzüne çarpmıştı. Iyi anıları yoktu, aileye ne anlatacaktı ki? Merdan Bey yerinden kalkmış onun kalkmasıyla kalkan Metehan'ın yerine oturmuştu. Metehan ise başka yere geçti, adamsa küçük oğluna bakarak lafa girdi.

Merdan B : Değilsin, yalan söyleme... Sen geçmişi hatırladın, iyi anın yok diye üzülüyorsun biliyorum. Biliyorum ne yaparsak yapalım onlar silinmeyecek ama şunu bil yavrum; eskisi silinmese bile her geçen gün yenisi eklenecek, bu eklenen anıların güzel yada kötü olması bizim elimizde, beni anlıyorsun demi?

Gölge : Anlıyorum.

Merdan B : Üzülmeni istemiyorum hatta bu ailede hiçkimse senin üzgün olmanı istemiyor. Aksine seni bugünkü gibi mutlu görmek istiyoruz, güzel anıyla eskilerin üstünü kapatabiliriz. Onlar bazen açılır acı verir ama yeni anılar da yeni umutlar demektir.

Oğlunun yumuşak siyah saçlarını şefkatle severken Gölge sadece sessizce ona bakıyordu. Bu adam ona iyi geliyordu, mutlu olmasını sağlıyordu. Ailenin ona verdiği güzel anı için her birine kendini borçlu hissediyordu. Kendine engel olamıyordu,  hem Merdan Bey bir ara onu intihar etmekten son anda kurtarmıştı. Kendini balkondan atacakken tutmuştu, bu nedenle can borcu da vardı.

Merdan B : Üzülmeni istemiyorum, eskileri hatırlayıp acı çekmeni sevmiyorum. Istemiyorum yapma sadece mutlu ol yeter, inan biz senden yapamayacağın birşey istemiyoruz.

Gece 2 suları

   Herkes uyuyordu, Gölge ise yıllar sonra yeniden kabus görüp korkmuştu. Bu yüzden biriyle uyumak istedi, Lodos'u tercih etti. Direkt büyük abisine koştu, odaya usulca girdiğinde onu uyurken buldu. Aynı yavaşlıkla kapıyı kapatıp Lodos'un yanına varıp yanına yattı ve sarıldı. Bu hareketiyle Lodos uyanmış, ilk ne olduğunu algılamasa bile onu fark etmişti. Kardeşini hemen kolları arasına alıp saçlarını öptü.

Lodos : Iyi misin yavrum?

Gölge : Burda kalabilir miyim? Kabus gördüm.

Lodos : Kalabilirsin, saat kaç olursa olsun her istediğinde bana gelebilirsin.

Dedi yeniden saçını öperek, uykuluydu. Buna rağmen aklı başındaydı, kardeşi korkmuştu. Gölge başını onun göğsüne gömerek gözlerini kapattı, yalan yok korkmuştu. Geçmişi hatırlayınca otamatikmen bir anısı kabusu olmuştu.

Lodos : Ne gördün?

Gölge : Geçmişten birşey.

Dedi kısık sesle, korkudan bir anlığına savunma mekanizması kaybolmuştu. Bunu Lodos fark edince onu daha çok sarmaladı, güçsüzlüğünü ondan çekip almak istiyordu. Kardeşini mutsuz ve güçsüz görmek istemiyordu.

Lodos : Uyu hadi, korkma ben seni korurum.

  Gölge gibi o da gözlerini kapatmıştı, hem uykusu vardı hemde kardeşini uyutmadan uyumak istemiyordu. Gölge onun kalp sesi ve sakinleştici sözleriyle kendine gelmeye çalıştı, uyumak istiyordu. Uyumak için bekledi, abisiyse durmadan saçlarını seviyordu.

Gölge : Abi.

Lodos : Yavrum?

Gölge : Beni terk etmeyin olur mu? Bi kazıkta siz atmayın.

Lodos : Bebeğim kimse seni üzmeyecek, kimse sana zarar vermeyecek korkma!

Diyip saçlarını sevmeye devam etti, ek olarakta yarım kaldığını düşündüğü cümlesini tehditkâr bi şekilde devam etti.

Gölgenin Yankısı! Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin