60 oy ve 50 yorum
Otel odasına geldiğim zaman Bora ile kendimizi yatağa attık, ikimiz de bugün kadar yorulmuştuk ki yürümekten.
Neden arabayla gezmediğimizi soracak olursanız, el ele gezme fikri o kadar cazip gelmişti ki bize, araba aklımızın ucundan geçmemişti bile.
Bora odaya kendisi için viski söylemişti. Ben en son kumarhanede fazlasıyla içip ertesi gün açlıktan ve fazla alkolden bayılınca, fazla alkol almama kararı almıştım bu yüzden bugün içtiğim bir kadeh şarap kesinlikle bana yetmişti bu yüzden ben, Bora ile birlikte alkol değil kahve siparişi verdim.
O terastaki jakuziye geçerken ben de odanın içindeki banyoya girdim ve sıcak bir duşun hayaliyle suyu ayarladım.
Sıcak su yorulan bedenime o kadar iyi gelmişti ki resmen yeniden doğuş yaşadım.
Duştan sonra banyodaki aynadan kendime baktım, saçlarımı taradım ve makyaj çantamın içinden birkaç bakım ürününü kullandım ve valizimin başına geçtim.
Deva umarım bana gece için rahat bir kaç bir şey koymuştur. Pijama vari; şort, tişört, badi aradım ama yoktu.
Valizin geneli kot şort, etek, elbise ve gömlekten oluşuyordu. Valizin fermuarlı kısmını açtım ki büyük bir umutla pijama tarzı birkaç şey baktım.
Yoktu.
Gerçek anlamda Deva asla pijama niyetine giyebileceğim hiçbir şey koymamıştı, onun yerine saten geceliklerden koymuştu.
Bu kız benimle dalga mı geçiyordu. Valizimi ona hazırlatmak tamamıyla büyük bir hataydı sanırım.
Çünkü en son saten geceliği giydiğimde Mira'yı emzirmiş ve Bora'ya basılmıştım.
Bu utanç verici bir şeydi o günden sonra o evde bir daha asla geceliklerimden giymemiştim.
Deva'da kendince bana iyilik yapıp saten gecelik koymuştu.
Yani giymeye mecburdum bunları. Giyecek hatta uyuyacak başka hiçbir kıyafetim yoktu diğerlerinin hepsi gezmelik veya eğlence yerlerine gitmelik şeylerdi.
Hatırlarsanız Deva bana şey demişti 'Sana kalırsa valizin tayt ve tişörtten ibaret olacak.' Benim inadıma kesinlikle yapmıştı bunu.
Oflayarak ve büyük bir bıkkınlıkla saten geceliklerden bir tanesini çıkarttım.
Umarım şortlu bir takım koymuştur.
Hiçbir şey umduğum gibi olmadı elbise olanlardan ve sabahlık koymuştu sadece.
Türkiye'ye döndüğümde kesinlikle Deva'yı öldürecektim.
Oflayarak ve mızmızlanarak, kendi kendime Deva'ya söylenerek giydim lacivert saten elbiseyi.
Saten elbise oldukça kısa olduğu için üzerime sabahlığı giydim sabahlık dizlerime kadar geldiği için biraz daha rahattım.
Valizi kapattım ve elime telefonu alıp terasa geçtim.
"Sevgilim." Diyen Bora'ya gülümsedim ve ona havadan bir öpücük attım.
Bora jakuzinin içinde viskisini yudumlarken ben ise elimde telefonumla şezlong vari sandalyeye oturmak için ilerledim.
Duyduğum ıslık sesi ile küçük bir kahkaha attım. "Ne oluyor ya?" Diye sordum yüzümdeki aptal gülümseme ile. "Hiçbir şey sevgilime dibim düştü o kadar."
"Seni en son bu gecelikle Mira'yı emzirirken görmüştüm." Utançla yüzümü ellerimle gizledim.
"Utandın mı sen, benden yoksa bana mı öyle geldi?" Diye soran Bora'ya yüzümden ellerimi kaldırmadan başımı salladım kesinlikle yanaklarım kızarmıştı yanaklarımdaki ateşi avuç içlerimle bile hissedebiliyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sevgili Bakıcım
ChickLitHiç beklemediği bir anda baba olan Bora Bey ve hiç beklemediği bir anda iş sahibi olan Sevgili Bakıcı Yasemin.. ** Gözlerimi ağlama sesiyle açtım. Gecenin bir vakti kim? Hangi hakla bu denli bir bebeği ağlatırdı. Yatağımdan kalktım. Ayaklarımı sür...