4.7

8.5K 528 22
                                    

Mira'nın ağlaması ile gözlerimi araladım. "Günaydın annecim ama biz ağlayarak uyanma devrini kapatmamış mıydık seninle? Uyanıp usulca anneyi beklemiyor muydun sen, erken kalktığında neden böyle yaptın bugün mercimek tanem?"

Onu kucağıma çektiğimde bedeni sıcacıktı.

Kaşlarım çatıldı. "Ateş mi var kızım sende?" Hemen anlını öptüm. "Aaa nolur ya?" Stresle ayaklandım.

"Anne." Diye seslendim hemen salona geçerken.

Namazlığını topluyordu Murat Baba ve Reyhan Anne. "Bismillahirrahmanirrahim, ne oldu kızım sabah sabah?"

"Anne çok ateşi var." Ağlayan ve kıpkırmızı yanaklı Mira'yı, Reyhan Anne'ye gösterirken. 

"Kızım sakin, çocuk bu hasta ola ola büyüyecek."

"Yok baba Mira hiç böyle olmadı." Panikle söyledim. "Annecim, sakin ol. Bebe bu daha; ver bana, sen Bora'yı ara, bende bir ılık suyla yüzünü sileyim kendine gelsin." Başımı salladım ve panikle odama geçtim.

Yastığımın altından telefonumu aldım ve Bora'yı aradım. "Alo güzelim." Dedi uyku dolu sesiyle. "Bora." Dedim panikle.

"Yavrum ne oldu? Ne bu panik?" Dedi kendine gelen sesiyle. "Mira ateşlendi."

"Geliyorum kapat." Ve telefon yüzüme kapandığında odadan çıktım. "Allah Allah bu çocuk ne oldu böyle. Daha da arttı bu çocuğun ateşi."

"Anne fıstık." Dedim bir anda. "Ne fıstığı?"

"Dün baklavada fıstık vardı."

"Eee?"

"Sen dün baklava koyduğun çatalla Mira'ya bir şey yedirdin mi? Ya da tattırdın mı baklava?"

"Hayır yavrum biliyorum çocuğun alerjisi olduğunu." Elim kalbime giderken başımı salladım.

"Bora geliyor." Dediğimde Mira'yı kucağıma aldım. "Götürün bir doktora soğuk almıştır endişe etme."

"Anne bu kadar ağlaması normal mi? İçi çıktı. Yanaklarına bak kıpkırmızı." Mira'yı pışpışlarken yanağına elimi koydum.

"Annecim, korkma. Ben 2 tane büyüttüm hele sende vardın 3, sen ne kadar eziyet ederdin, ağlardın hastayken unuttun mu? Bak Mira'da sana çekmiş." Başımı salladım. Telefonum çaldığında Bora'nın aramasını gördüm.

"Geldi in hadi." Ben kapıya yaklaşırken Reyhan Anne Mira'nın pikesini verdi.

Hemen onu sardım ve terliklerle öylece evden çıktım.

"Annem ağlama kurban olsun sana Yasemin."

"Civcivim." Bora hemen arabadan indi. "Sevgilim." Dediğinde ona baktım. "Çok ateşi var baksana." Bora elini Mira'nın anlına koydu.

"Babam." Anlını öptü kızının. "Hadi hastaneye."

İkimizde arabadaki yerlerimizi alırken Bora gaza bastı.

Hızlıca özel bir hastane yolunu tuttuğumuzda ben yolda Mira'yı sakinleştirmeye çalışıyordum.

Ama nafile çok fazla ağlıyordu.

Bora hastanenin bahçesine Park ettiğinde hemen acilden içeriye girdik.

Kucağımda ağlayan Mira ile acil de ilerledim.

Yanımıza gelen hemşire ile yüzüme az da olsa gülümseme yerleşti. "Merhaba." Diyen hemşireye, Bora başı ile selam verdiğinde konuşmaya girdim. "Kızımın ateşi var ağlayarak uyandı."

Sevgili BakıcımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin