GÜZELİM

bth/25

Aynadaki yansımama baktım. Iyi gözüküyordum sanki. Beyaz A kesim bir etek,beyaz üzerinde karısık ve renkli desenleri olan büstiyerimi giyinmistim. Ayagıma pudra rengi topuklu partıye hazırdım işte.

###

Sözlerinde zaman gibi,geri dönüşü yok. Nedense pişman olmak için hep geç kalıyor insan.

Şuan doruğun karaoke barının açılısındaydık. Gözümün önünde Uraz su ile dans ediyordu,şarkıyı ise doruk söylüyordu sesi efsane güzeldi. Ben ise tam doruğun önündeki masada oturuyordum,kasfetli bir ortam hayal etmiştim ama burası ferah bir yerdi. Cam falan yoktu evet ama burayı ferahlatan sanırım doşemesiydi. Beyaz döşenmişti tamamen.
Doruk sarkısını bitirdikten sonra gülerek bana baktı "Mira gel seni seçtim,sıra sende." Dedi.
Saskınlıkla sırıttım "Yok ben yapamam." Dedim.
"Cok kırılırım ama."
Tereddütle Doruğ'a baktım,ardından gözlerim Uraz'a döndü bana bakmıyordu bile. Sandalyeden kalktım beyaz etegımı düzelttim ardından sahneye cıktım. Alkıslar yükselince motive olmustum.
Su bana rezilmişim gibi bakıyordu. Bana!
Umursamam gerekiyordu. Oyunu kuralına göre oynayacaktım.

Sarkı listesine baktım,sezen aksunun ikili delilik sarkısını söylemeye karar verdim.

Sarkı calmaya baslayınca hızlı adımlarla Uraz'ın yanına gittim,tekrar suyla dans edecekti ama buna izin vermeyecektim asla! Uraz'ı kolundan tutup kendime cektim  tek kolumu boynuna doladım.

Artık hayatımdan çıksan diyorum bu ikili delilik sona erse ikimiz icinde en hayırlısını diliyorum.
Hiç olmamış gibi davranabilmeli,bu yok ediciligi anlayabilmeli bir bilsen ne kadar yürekten istiyorum.
Urazın tam gözlerinin içine baktım,oda bana ifadesiz bir şekilde bakıyordu. Bu canımı yakıyordu,bana böyle bakmasına alışık degildim.
Lütfen,
Görmeyeyim seni biryerlerde karsıma cıkma.
Konusmayalım,bakısmayalım ne olursun.
Daha fazla tükenmeye takâtim yok.

Uraz mikrofonu elimden cekip aldı. Demekki kendisi söyleyecekti.  Tam gözlerimin içine baktı yine ifadesizdi ve oldukça soguk,gözlerim doldu. Laf söylemeden bile canımı yakıyordu.

Sanki aşkı ötmeye programlı gibiyiz.
Aslında bakarsan insan olana iyiyiz
Ama daha fazlasını isteme benden yalvarırım.
Ben bittim artık kalmadım.

Mikrofonu bana dogru tuttu.

Ben bittim artık kalmadım.

Diye tekrar ettim bende. Ve sarkı bitti.
Uraz'a sımsıkı sarıldım,oda bana sarıldı ama kimse küs oldugumuzu anlamasın diye yapıyordu bunu biliyorum. Gözümden bir damla yaş aktı.
Hemen sildim.
Uraz belimden tutup beni kendinden ayırdı.
Kulagıma dogru egildi.
"Kendine gel!" Diyip geri cekildi ardından gülümsedi. Yalandan olduğu ne kadar belliydi.
Tekrardan su'yun yanına gitti. Kosarak lavaboya ilerledim. Bir kac kisiye carptım,sert bakıslarada marus kalmıstım ama umrumda degildi.
Lavaboya girdigimde kapıyı kilitledim. Klozetin kapagını kapatım oturdum ve ağlamaya basladım.
Resmen beni tek bırakıp,suya gidiyordu!
Su zafer kazanmış gibiydi.
Telefonumu cıkarıp instagrama girdim. Bakalım Uraz'la resim atmısmı.
Su'yun profiline girdim.
Atmıs tabiki hemde bes tane! Beş,beş!
Ilk fotografta dans ediyorlardı uraz kameraya bile bakmıyordu,su gülümsüyordu. Acıklamaya aslan partner ;) yazmıştı.
Ikinci fotografta; yine dans ediyorlardı ama bu sefer ikiside gülümsüyordu. Busefer acıklamaya Kral adamdır o yazıp yanına gözü kalplı olan ifadeyi koymustu.
Elimi sinirle kapıya vurdum.
##

En son fotografta uraz birsey anlatıyordu heralde,su ise gülümsüyordu kameraya bakarak birde eliyle zafer isareti yapmış. Acıklamaya Zafer benim,tatlıım. Yazmış.
Burda bana gönderme yapmıstı kesin.
Simdi zafer kimin göreceksin sen!
Kendime ceki düzen verip lavabodan ayrıldım. Uraz ve su gülümseyerek birseyler konusuyordu.
Bu sefer baska biri sarkı söylemeye basladı. Slow tercih etmisti seside güzeldi.
Uraz'ın yanına gittigimde suyun gülümsemesi soldu.
Uraz'ın elinden tutup "bugün benle hic ilgilenmedin,dans edelim hadi." Dedim gülümseyerek. Uraz "tamam." Diyip ilerlemeye basladı. Su'ya dönüp "biz birbirimizden vazgecmedigimiz sürece,zafer benim. Bunu bok kafana sok!" Diyip Uraz'a kosarak yetistim. Piste geldigimizde kollarımı boynuna doladım urazda ellerini belime koydu. Uraza tamamen sokuldum.
Gözlerimi kapadım,bu anın tadını cıkarmak istiyordum.
Flas yüzüme dogru patlayınca gözlerimi actım. Poyraz göz kırptı ona gülümsedim.
Sarkı bitince uraz kollarını direk benden ayırdı ve Poyraz'ın yanına gitti.
Gülümsedim.
Su'yun yanına gitmesinde,simdi ben gidip laf sokuşturacaktım.
Suyun yanıma gittim.
Telefonumu cıkarıp Uraz ve Ateş'le olan fotografı actım. Ücümüzde gülümsüyorduk.
Su'yagösterdim.
"Benim yerimde olmak isteyen birsürü kadın var hepsi benim yerime gecmek istediler,beni bu fotograftan cıkarıp kendileri gecmek istediler. Ama buna hicbir zaman izin vermedim,vermemde. Benden önce Iraz izin vermez,askımız izin vermez. Biz birbirimize baglıyız. O bag ne zaman kopar biliyormusun?"
Su alayla güldü.
"ne zaman canım?" Diye sordu.
Kaşlarımı havaya kaldırdım.
"Ben öldüğümde." Diyip su'yun cevabını beklemeden oradan uzaklastım.
Iyi olmuştu bu yolluya!
Bardan cıktım kapıda duran korumaya "taksi cagırırmısınız? Cok acil." Dedim.
"Tabiki,burada bekleyin arayayım hemen gelir." Koruma yanımdan uzaklastı. Magazinciler gelmeden uzaklaşayım surdan. Gerci arka kapıdan cıkmıstım,onlar ön kapıdalardır.
Taksi  geldiginde hemen bindim ve otelin adını verdim. Uraz ve su'yun oteliydi. Ortaklardı!
Telefonumu cıkarıp Uraz'a mesaj attım.

Eve dönüyorum ben,Ateş'le ilgilenmek istiyorum. Sende su ıle dilediğin kadar dans et Uraz!

Yazıp yolladım. Özür dileyen ben olmayacaktım.
Yolu izlemeye basladım.
Acaba Elvan'a mı gitsem?
Yada annemle babama?
Elvan'a gitmeye karar verdim. Uraz birazcık cıldırsın.
Taksiciye "Ben vazgectim,Istanbul konaklarına gidelim." Dedim.
Taksici "tabii." Diyip yolunu degistirdi.
###

Zili caldım. Elvan'ın kapıya kostugunu duyunca güldüm. Kapıyı hep kosarak acardı.
Kapıyı actı,beni gördügünde bir cıglık attı.
"Miraa!"
"Bebeğim!" Dedim bende gülerek kollarımızı birbirimize doladık.
"Hosgeldin ya." Dedi. Kollarımı Elvan'dan cektim oda cekti.
Iceri girdigimizde "özüne dönmüşsün." Dedi beni süzerek.
"Yok be,Uraz tüm sortlarımı ve eteklerimi yırtıp attı. Bir bu etek kalmıstı bende bunu giydim." Dedim gülerek "ha birde bir davetteydik." Diyede ekledim.
"Yuh lan nasıl yırttı?"
"Hic sorma." Dedim yüzümü buruşturarak.
"Ne icersin?"
"Valla buz gibi limonlu soda fena olmaz."
"Tamam hemen geliyor." Diyip mutfaga gitti.
Elinde koca bir bardak sodayla döndü. Yanıma oturdugunda merak ettigim soruyu sormaya karar verdim.
"Kuzey'le ne oldu?"
Gülümseyerek "çıkıyoruz." Dedi.
"Hain! Sen bana nasıl söylemezsin?" Diye sitem ettim.
"Sende bana evlendigini söylememiştin ama!" Dedi oda sitem ederek.
Dudagımı büzdüm.
"Annemle babam bile bilmiyordu."
Elvan saattine baktı ardindan Bir cıglık bastı.
Kaşlarımı cattım. "Ne oluyor kızım?" Diye sordum.
Televizyonun kumandasını alıp televizyonu actı.
"Aksam magazini baslayacak." Dedi.
Kanal degistirdi.
Ardından benim resmim cıktı ekranda. Ama bu... bu...
Taksi beklerkenki resmimdi.
Elvan göz ucuyla bana baktı,umursamadan habere odaklandım.

"Yakısıklı is adamının eşi Mira Soykan objektiflerimize tek basınayken görüntülendi. O sırada Uraz Soykan davette iken eşi Mira Soykan taksi bekliyordu. Yoksa kavgamı ettiler sorusu akıllara gelen ilk şeydi."

Sinirle nefesimi dısarı verdim.
Elvan "dogrumu bu Nira?" Diye sordu.
"Evet dün kavga ettik." Dedim.
"Niye?"
Elvan'a dün olanların hepsini anlattım. Oda beni dinledi tabii,biraz saskınlıkla birazda tatlı bir sinirle.
"Agır konuşmuşsun sende." Dedi.
"Tamam kabul ediyorum,ama onunda su'yun yanında durması gerekmiyordu. Ben onun karısıyım sonuçta."
"Sucunu hala kabullenemiyorsun,eskidende böyleydin. Hep bir bahane."
Kaşlarımı cattım.
"Sacmalama Elvan! O benim kocam!" Sahiplenici bir sekilde konusmustum. Sadece bana ait der gibi ve öyleydide!
"Ya Mira bosversene,bak yine aynısını yapıyorsun."
Sinirle ofladım.
"Ya sen benim dostumsun nasıl Uraz'ı savunursun!" Diye tısladım.
Elvan gülümsedi.
"Dost acı söyler Miracık."
****
Saatte baktıgımda 02.25'ti. Parti bitmis olmalıydı. Elvan iliskilerini anlattı Kuze'yle,ben dinledim. Sonra ben anlattım Elvan dinledi.

Kapıyı alacaklı gibi calan kişiyi merakla beklemeye basladım. Elvan kosarak kapıyı actı,Uraz eve daldı. Ateş püskürüyordu. Yerimden kalktım.
Kolumdan tuttu ve sürüklemeye basladı. Zorba bu adam yahu!
Elvan'a öpücük attım.
"Kusura bakma Elvo'm,görüsürüz."
Evden cıkmadan söyleyebilmistim.
Uraz kolumu bıraktı ve sinirle arabaya avucunun iciyle vurdu.
"Neredesin sen salak,nasıl korkuttun beni haberin varmı!" Diye bagırdı.
Ani itiraftada bulunmustu.
Istemsizce gülümsedim.
"Arkadasımdaydım kocacıgım,konusmaya dalmışız. Seni korkuttugum icinde özür dilerim."
Ben gayet sakindim hatta egleniyorumda denebilir.
Uraz ters bir bakıs attı bana.
"Benden habersiz partiden gittin!" Diye soludu sinirle.
Sakin olmalıydım.
Sakin olan taraf bu sefer kesinlikle ben olmalıydım.
"Su ile egleniyordunuz falan bozmak istemedim."
Uraz'ın sakinledigini hissetmistim.
"Iyimisin?"diye sordu.
Gözümden akan yaşa engel olamadım. Tebessüm ettim uraza.
Omuz silktim "Sadece pişman." Dedim.
Pisman olmamın sebebi kesinlikle o partide beni yanlız bırakması ve hep Su ile takılmasıydı. Yani sanırım.
Uraz sadece baktı.
Uraz'ın elini tuttum.
"Ya sana öyle şeyler söylemek istermiyim ben hiç?"
Uraz alayla güldü.
"Bosversene ya." Dedi umursamazca.
Bu tavrı canımı acıtmıştı."
Arabanın anahtarını elime verdi.
"Ben taksiyle gelirim."
Arkasını dönüp ilerlemeye basladı.
"Seni seviyorum." Diye bagırdım Uraz duraksadı.

"Yada dur Urazca konusayım." Dedim gülerek "Seni seviyorum ulan."