HIKAYEMI DÜZENLEMEYE ŞUANLIK ALMIYORUM
BUARADA SIMDIDEN IYI BAYRAMLARINIZ OLSUN ☺
Gözlerimi araladıgımda evdeydim elim direk karnıma gitti.
"Bebegım..." diye mırıldandım. Uraz alnıma bir öpücük bıraktı "o iyi." Diye fısıldadı.
Gülümsedim.
"Bizi bırakmadı."
Uraz kafasını salladı.
Yataktan dogrulmak icin bir hamle yaptım ama Uraz beni durdurdu.
"Bir süre yataktan kalkmaman lazım,düşük yapabilme ihtimalın var."Sinirle nefesimi dısarı üfledim. Bu Su pesimizi bırakacagı yoktu. Silahlı saldırı olmuşta,korkuyormuş falanda...
Bizim konakta kalıyordu yine.
Bu kızı Istanbul'a yollayacaktım ben.
Yavas adımlarla odadan cıktım.
Uraz terasa yer sofrası hazırlatmıştı.
Yemek yemiştik aslında sanırım bu hazırlık Su hanıma(!)
Ben yine acıkmıştım gidip yiyecektim.
Uraz beni görünce gülümsedi gidip yanına oturdum.
Uraz elini karnıma koydu "bugün nasılmış kızım?" Diye sordu.
Gülerek elini ittirdim.
"Kızım diyip durma ya erkekse?"
"Hissediyorum ben kız babası olacagım."
Gözlerimi devirdim.
Ayse teyze elinde koca tepsiyle geldi.
"Ooo bende acıkmıştım zaten." Dedim gülerek.
"Sana sarma sarmıstım kızım onuda getireyimmi?" Dedi bana ayşe teyze.
"Çok güzel olur Ayşe teyze,bide bana Ateş'i getirirmisin uyumadıysa."
"Tamam kızım."diyip gitti Ayse teyze.
"Sen acıktınmı cidden?" Dedi Uraz biraz saskın ifadeyle.
"Biraz şaşırtıcı ama evet."
Ayse teyze bir elinde koca bir tencere,diger elinde Ateş'le geldi.
Ateş beni görünce kucagıma atıldı.
Ates'i kucagıma aldıgımda elini karnımda gezdirdi.
Gülümsedim.
Ayse teyze tencereyi önüme koydu.
"Tencere ha." Dedim sırıtarak.
Su bir kahkaha attı.
Uraz'a sinirli bir bakış attım,Uraz omuz silkti.
Çatalımı alıp koca tencereden bir dolmaya batırdım.
Uraz'ın telefonu çalınca ayaklandı.
"Telefonla konusup geleceğim." Dedi.
"Kimki o?" Diye sordum direk.
Niye benim yanımda konusmuyor yani degilmi?
"Ragıp beyi tanıyomusun sanki Mira?"
"He tamam ya bisey demedim." Diyip dolmalarıma döndüm.
Uraz bizden uzaklanınca gözlerimi Su'ya diktim.
"Uraz'a yakın olmak tek derdin biliyorum. Bahanende cok iyi,sadece Uraz'ı kandırabilirsin tabii o yalanla. Kocamdan uzak dur yemin ederim yolarım seni!" Dedim tehtidkâr sesimle.
"Bakıyorumda baya mahalle karısı havasındasın." Dedi alayla.
"Söz konusu Uraz olunca her türlü havaya girerim ama unutmaki hepsi senin zararına. Yarın buradan defolup gitmezsen çok kötü olur!"
"Ne yaparsın? Uraz'a mı şikayet edersin?"
"Hayır sadece ahırda yatmak zorunda kalırsın bu evin hanımı benim,kimi nerde agırlayacağımı Uraz degil ben karar veririm." Dedim ve yapmacık bir sekilde gülümsedim.
"Unutmaki bir gün bu savaştan ben galip gelecegim Mira,Uraz bana ait olacak."
Kahkaha attım.
"Komik geldi kusura bakma." Dedim ardından gülmemi kesip "Uraz'ın kalbide ruhuda bana ait. Hem bizim boşanma gibi bir lüksümüz yok malesef,aşiret işleri anlamazsın."
Sanki ben anlıyordum ya...
Uraz "Mira baksana bir." Diye seslenince ayaklandım.
"Ben bir kocama bakayım." Dedim kocam kelimesini vurgulayarak.
Salondan cıkıp odaya girdim. Sesi odadan geliyordu cünkü.
Ates kollarımda uyumuştu zaten onuda yatırsam iyi olacaktı.
Uraz "Yarın birkaç günlüğüne iş seyahatine gidecegim,bana kücük bir canta hazırlatsana." Dedi.
"Nereye gidiyorsun?"
"Ankara'ya."
"Ne kadar kalacaksın?"
"Belli degil ama uzun kalmayacagım aklım sizde kalır."
Kafamı salladım.
"Bunun içinmi buraya cagırdın beni."
"Su peşime takılsın istemiyorum."
"O kadın yarın bu evden gidecek Uraz. Ya güzellikle yada zorla." Dedim isaret parmagımı sallayarak.
Uraz ilk önce parmagıma sonra yüzüme baktı.
"Babası olmasa şimdiye yollamıştım,biliyorsun."
"Gidecek dediysem gidecek Uraz! Yoksa ben giderim bıktım anlıyormusun?"
Uraz kafasını hafifce saga sola yatırdı.
"Cocugu yatır Mira." Diyip odadan cıktı. Ates'i bizim odamızdaki beşigine yatırdım üzerimdekilerden kurtulup geceligimi giydim.
Resmen Su bu evden gitmeyecek diyordu ya! Ama bende Mira isem o kızı yollayacaktım evden.
Yataga yatıp cenin pozisyonunu aldım aslında pek mümkün olmuyorduda neyse...

ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÜZELİM
General FictionMİRA VE URAZ'IN HİKAYESİ,BİR AŞKIN HİKAYESİ BU... Mira deli dolu bir genç kız idi,babası onu pamuklara sarıp büyütmüştü. Hayatını hep özgürce yaşamıştı. Mardin'e taşındı. Cok seviyordu o sehri,rüya gibi bir yerdi sanki. O sehir onun Cehennemi olursa...