Bölüm 61 "Iş seyahati"

9.1K 382 21
                                    

Mucizeye yeni bölüm geldii.
Buarada telefonunuza,tabletinize filan hikaye güncellemesi geldiginde ismi görünce sasırdınız biliyorum. Ama böylesi daha iyi oldu bence

Sizce?

Odaya kosarak girdigimde Uraz yataga yatmış keyifle gülümsüyordu.
Salak ya!
"Salak!" Diye homurdanarak yatagın diger tarafına yattım. Sinir sistemimi bozuyordu.
Uraz kollarını belime dolayınca "Yılısma." Dedim gülmemeye calısarak.
Uraz yanagıma arka arkaya öpücük bırakmaya baslayınca gülmemi daha fazla tutamadım.
Seviyordum bu adamı,hemde çok başka seviyordum.

Sabaha Uraz'ın öpücügüyle gözlerimi actım.
"Hı?" Dedim uykulu bir sekilde.
"Güzelim,Suat Bey kahvaltıya geliyor. Sonra Istanbul'a dönecekler,haydi kalk sende."
Gerinerek yatakta dogruldum.
"Günaydın." Diye fısıldadım.
"Günaydın uykucu." Dedi gülerek.
Bende gülümsedim.
Banyoya gidip rutin islerimi hallettim. Odaya döndügümde ise Uraz coktan giyinmisti.
Beyaz bir tshirt birde kot pantolon giyinmisti.
"Sende ne hızlısın." Dedim gülerek.
"Ne?"
"Çabucak giyinmişsin."
Uraz sırıttı. Pis birsey söylerse şaşmayın.
"Istersen cıkarıp tekrar önünde giyineyim."
Göz devirerek dolaba ilerledim.
Ne giysemki? Kesin Yasmin'de gelecekti. Kim bilir o nasıl giyinecek!
Uraz birden beni yataga oturttu.
"Sen dur ben vereyim sana giyecek birseyler."
Saskınlıkla Uraz'a baktım. Resmen oha! OHA!
Uraz pembe bir etek ve beyaz bir tshirt uzattı bana.
"Bak bunları giy."
Etegin rengi ne tatlıydı.
Elindekileri alıp banyoya girdim.
"Burda giyinseydin ya?" Diye seslenmesini umursamamıstım.
Arada pis pis konusuyordu...
Güldüm.
Bu adam akıllanmayacakmıydi ya?
Pjamalarımdan kurtulup,Uraz'ın sectigi kıyafetlerimi giydim. Koyu pembe diz kapaklarıma gelen etek cok hoştu.

Odaya döndügümde Uraz yoktu. Kesin gelmişlerdir diye düsündüm. Omuz silktim. Babalı kızlı sevmemistim zaten onları.
Ayagıma babet corabımı giyinip,beyaz süpergalarımı giydim.
Hızlıcada sacımı düzelce tel tokayla tutturdum. Kirpiklerimin adaha kıvrık görünmesi icinde rimel sürdüm. Odadan kosarak cıktım. Avluya baktıgımda uzun masaya sofra kuruluyordu. Daha gelmemislerdi sanırım. E Uraz nerede?
Ateş'in ve Uraz'ın şen kahkahalarını duyunca gülümsedim.
Terastan geliyordu ses. Kosarak teras cıktım,dogru tahmindii.
Uraz,Ateş'le ucakcılık oynuyordu yine. Uraz cocugu iyice alıstırmıstı buna.
"Uraz alıstırma cocuga ya,sonra bendende istiyor."
Uraz gülümsemesini yüzünden silmeden Ateş'i kucagında ucuruyormus gibi yanıma getirdi.
"Annesi,Ateş uçak olduuu." Diyerek etrafında döndürdü.
Gülümsedim.
"Uraz başı dönecek."
Uraz nefes nefese Ateş'i yere indirdi. Ateş huysuzca bacagıma sarıldı.
"Anne... babama bisey de ucurmuyor beni." Dedi. Yeni yeni konusmaya basladıgı icin türkcesi cok sirindi. R'leri y,k'leri t,z'leri ise j olarak kullanıyordu,bazı kelimeleride hic söyleyemiyordu. Karpuz kelimesini 'talpuj' olarak söylüyordu.
Uraz "sonra babacıgım simdi misafir gelecek." Diyip Ateş'i kucagına aldı.
Yanımıza kosarak gelen Heja'ya "Ne oldu?" Diye sordum.
"Misafirleriniz geldi." Dedi şiveli ve ince sesiyle. Gülümsedim.
"Tamam canım sen inebilirsin."
Uraz'la beraber avluya yavasca ilerlerken "Bir iki hafta daha kalmayacaklarmı?" Diye sordu.
"Hayır,erken dönmek istedi Suat Bey. Kızı bizimle kalmak istedi,cok sevmis filan ama ben kabul etmedim,sen sevmedin ya."
"Degisiyorsun sen baya,hemde benim icin."
Uraz gülümseyerek kolunu omzuna attı.
Bir kolunda Ateş,diger kolunda ben.. he birde bebegimiz...
Nede huzurluydum,o an zaman dursun istemistim.
"Deniyorum. Mutlulugumuz icin."
Yasmin'in sesiyle tüm romantizm bozulmustu.
"Ay ne tatlı bir bebek!" Diye cırladı. Uraz'ın kucagından Ateş'i aldı.
Suat Bey mahçup bir sekilde gülümseyerek "Genç iste." Dedi.
Gülümsedim.

HepimizTokalastıktan sonra sofraya oturduk.
Ateş'e bugün ben yedirecektim,Gamze'de rahatca kahvaltı yapsın. Kurudu gitti kız vallahi.

Ateş'in agzına arka arkaya tepistiriyordum. Arada kendimde iki üc lokma birseyler atıyordum agzıma.
Suat Bey ve Uraz iş konusuyordu,sofra sessizdi. Sıkılmıstım.
Ateş'in agzına ballı ekmek uzattıgımda kendini geri cekmisti.
"Doydunmu annecigim?" Diye sordum. Ateş kafasını salladı.
Ateş'i yere indirdim.
"Hadi git Heja ablan sana cikolata versin birazcık."
Ateş mutluluk cıglıkları atarak mutfaga kostu. Gülerek kahvaltıma döndüm. Doymustum ama koca bir bardak taze sıkılmıs portakal suyumu icmeliydim.
"Cok tatlı bir bebek,babasına benziyor." Dedi Yasmin.
Yapmacık bir sekilde gülümsedim.
"Tabi ya aynı babası."
Gamze kıkırdadı. Sanırım yapmacık güleyim derken,kendimi güldürmüstüm.
Uraz gülerek "Ona öyle seyler deme,hic kaldıramaz." Dedi Yasmin'e.
Yasmin ve Suat Bey kahkaha attı.
Komik...
"Dogacak bebeginde belki size benzer Mira Hanım?"
"Saglıklı olsunda,kime benzediginin bir önemi yok."
Uraz "Tabiki." Dedi.
Yasmin'den itiraz etti.
"Bence kime benzedigide önemli,ileride benim cocugum babama niye benzesin?" Diyip kahkaha attı.
Kendi dedigine kendi gülmüstü.

Gerizekalımı bu? Yoksa kendini komikmi sanıyor?

"Babana benzese ne olurki? Yaşı ilerlemis olmasına rağmen genç duruyor." Dedi Gamze.
Suat Bey "Deger bilmiyor iste." Dedi gülümseyerek.
Bende gülümsemeye calıstım. Cidden ne güzel bir babaydı Suat Bey,benim babamda böyle olsaydı. Cesur,kızının herşeyine rağmen arkasında duran,hatalarına rağmen ondan kopmayan...
Derin bir nefes verdim.
Cidden ne cok hasretim ben aile özlemine?

10 önce filan,
Okuldan döndügümde yine bir kavga. Annem babamın üzerine cok gidiyordu. Lisenin ilk yılındaydım,hatta ilk haftası. Özel okulda okudugum icin,ilk okuldaki arkadaslarımla aynı sınıftaydım yine. Ogün bize cagırdım onları,biraz muhabbet edecektik. Ama olmadı,annemle babamın kavgasına sahit oldular. Annem birseyler kırıyor döküyor,babam bagırıyor filan. Tabi kız arkadaslarım şok olmustu.
Elvan'da vardı tabi. Kollarını bana sarmıs "Gececek." Diyip gitmisti kızları toplayıp.

Annem benim yanıma gelip durup duruken tokat attı.
"Niye gec kaldın sen? Ben sana demiyormuyum bu eve bes dakika bile gec girilmeyecek."
Aglamaya baslamıstım.
"A-anne özür dilerim,arkadaslarım geldiler... A-ama-"
Annem beni susturmustu. Hic dinlemezdiki beni,sadece yargılardı,iki tokat atar odama yollardı. Babamda onan birsey diyemez,sonradan yanıma gelir sarılırdı bana.

Yine aynı sey oldu o gün. Annem bana bagırıp cagırdı ve vurdu,babam yanıms gelip bana sımsıkı sarıldı.

Unutamadıgım tek bir cümlesi vardır,ve sonsuza kadar unutmayacagım.

"Sen öyle güzel bir eş olduki,kocanı kendi ellerinle baska adamlara yollama."

Işte o gün birseylerin degisecegini fark edememistim. Hem kücügümde... 15 yaslarındayım.
O zamanlar aralarında aska dayanan bir bag vardı,ama oda kaybolunca... Hepsi kendini baska birileriyle avuttular,yani en azından babam öyle yaptı.
Ben ise o yasımdan sonra kendimi büyüttüm. Ve herseferinde dedimki "Ben babama kızmayacagım,ne olursa olsun. Hersey annem yüzünden. Babam beni seviyorki..."

Ama oda yalanmıs. Simdi ne babam var,ne annem... Gerci annem hicbir zaman olmadıda.

Gözlerimin sulandıgını hissedince sofradan kalkıp birsey demeden odama ilerledim. Aklıma neden bu geldi bilmiyorum,ama kalbimde bir sızı hissetmistim. Yasmin'de babasına öyle diyince... Of ne bileyim,tuhaf...
Odaya girdigimde gözyaslarım akmaya basladı.
Bu anlattıklarım size kolay birsey gibi gelebilir,yada sacma. Ama anne sevgisi görmeden,baba sevgisinide gizliden gören bir genc kız ne kadar güzel cocukluk yasamıs olabilir?
Odanın kapısı aniden acılınca gözyaslarımı elimin tersiyle sildim ve gülümsemeye calısarak odaya giren yakısıklı kocama baktım.
Yanıma gelip beni kolları arasına aldı.
"Neyin var,güzelim?"
Ah şu güzelim kelimesi,beni ne kadar özel hissettiriyordu.
"Birsey yok."
"Mira,neden agladın? Bak zorlama benide söyle?"
"Son günlerde hamilelik hormonlarım tavan yapıyor,bunaldım agladım iste."
"Mira söyle!" Dedi. Sinirlenmeye baslamıstı.
Daha fazla dayanamayıp kafamı Uraz'ım göğüsüne koyup aglamaya basladım.
"Ya Yasmin öyle konusunca,aklıma cocukluk anılarım geldi. Annemin beni sevmedigi zamanlar,babamında annemden gizli beni sevdigi zamanlar filan. Hatta artık oda sevmiyor."
Evet artık oda sevmiyordu. Yoksa beni arardı degilmi? Babam benim zor zamanlarımda yanımda yanımda olmamıstı ama seviyordum onu işte,ama onun umrunda degildim ben.
Ah Yasmin... farkında olmadan ayarlarımı bozdun!
Uraz saclarımı uzun uzun kokladı,ve birde öpücük kondurdu.

"Benim sevgim var artık,sonsuza kadar yeter bize. Ne babanın,ne annenin sevgisine gerek yok. Sen o incilerini seni umursamayanlar icin akıtma." Diye fısıldadı. "elbet onlarında hesabı sorulur."

Uraz... bir islermi karıstırıyor yoksa..

***

Sizce Uraz'ın bir planı mı var? Yoksa sadece laftamı söyledi?

Haydi bakalım yorumlayın gencler.


GÜZELİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin