bth/32

17.8K 562 16
                                    


MULTI URAZ'IN ARABASI OLSUUUUN

IYI OKUMALAR CANLARIM :)

Eve geldiğimde direk odaya cıktım Uraz uzanmış tavanı izliyordu.
"Ben biraz istanbula gideceğim. Sende kafanı toparlarsın biraz." Dedim.
Birşey demedi.
"Ateşin valizini hazırlayayım o zaman." diyip odanın cıkısına yöneldim.
"Ateşi evde bırak fatma bakar ona,sende toparlarsın kafanı."
"Kafasını toplaması gereken kişi varsa oda sensin Uraz Soykan!" Diye tısladım sinirle.
"Mira cık şu odadan,Ateş burada kalacak dedim sana!" Diye bagırdı.
Valizimin icine bir kac pantolon ve tsort tıkadım.
"Defolup gidiyorum! Geldiğimde son bir kez daha konusacagız eger tavrın yine böyle olursa karşında asla eski Mira olmayacak Uraz!" Diyip odadan sinirle cıktım. Ates'in odasına girdigimde mışıl mışıl uyuyordu. Oğlumun mis kokulu saclarına bir öpücük bıraktım.
"Anne gecikmeyecek birtanem."diye fısıldadım. Olanlar sadece Uraz"la bana değil Ateş'e de oluyordu,kendi derdimizden Ateş'le ilgilenememistik son zamanlar. Haliyle huysuzdu tabii.
Son bir öpücük daha bıraktım sarıya kaçan saçlarına ve odadan cıktım.

###

Ucağa binmeden önce Kuzey'i aradım beni almaya gelecekti Sabiha Gökçen Havaalanından. Uçak inişe geçtiğinde kemerimi bagladım.

Ucaktan indigimde Kuzey'e sarıldım.
"Hosgeldin yengem ya." Dedi gülerek.
"Hosbulduk Kuzey." Dedim.
"Eee uraz nerede?"
"Evdemi konussak bunları?"
"Tamam." Diyip beni yönlendirdi.

Arabaya bindigimizde Kuzey bana derin bir sekilde baktı.
"Mira?" Dedi merakla.
"Hı?"
"Neyin var?"
"Urazla busefer ciddi bir kavga ettik." Dedim. Içimden ağlamaktan çok bağırıp küfretmek geliyordu.
"Neler oldu anlatmak istermisin?"
"Boğazda bir cafe varya oraya sürsene orda konusalım."
"Tamam."
##
Cafeye geldigimizde benim herzamanki oturdugum masaya oturttum Kuzey'i.
Ben sıcak cikolata sipariş ettim Kuzey ise ikimize yemek söyledi. Ne kadar istemiyorum desemde kabul etmedi Uraz'ın kanından işte ne olacak!
Siparislerimiz masaya dizildiginde garsonlar gitti.
Kuzey "anlat artık Mira?" Dedi sabırsızca.
Olanların hepsini anlattım Kuzey'e. Suyu nasıl savundugunu,bugün olanları falan.
"Haklıyken haksız duruma düşmek bu olsa gerek." Dedi Kuzey.
"Hatalıyım kuzey kabul ediyorum sonuna kadar ama kendini benim yerime koymasını beklerdim. O kız ancak böyle yakalanırdı. Hem yakalanmasıda umrumda degil kendimi düşünmedim o an,bu sefer Oğluma zarar verseydi ben ne yapardım? Uraz'a olanları hazmedememişken oğluma birşey olsaydı?"
"Bak Mira Uraz çok zor ve dedigim dedik bir adamdır,ya onun dedigi olacak ya olacak. Onu benim kadar boran amcam bile tanımaz,iki gün kal ve Mardin'e dön. Uraz seni o zama  affeder."
Sıkıntıyla ofladım.
"Tamam o zaman,hadi beni Elvan'a bırak. Iki gün sonrada ben dönerim Mardin'e."

2 GÜN SONRA...

Taksi durduğunda ücretinden fazlasını verip indim.
Korumalardan birine "Valizimi alırsanız sevinirim." Diyip konaga girdim. Uraz Ateş'i havaya fırlatmış gibi yapıyordu Ates ise kahkahalarla gülüyordu. Gözüm istem dışı Ezo#ya kaydı gözündeki o hayranlık duygusu bâriz ortadaydı. Benim kocamı hayranlıkla izliyordu.
Sakin ol mira...
Uraz beni görünce yüzündeki gülümseme dondu kaldı ve yavaşca silindi.
Tebessüm ettim.
"Beni görmekten pek hoslanmadın heralde."diyip yanına ilerledim.
Uraz "Ezo!"diye bagırdı.
Ezo kosarak geldi.
"Buyrun Uraz agam?"
"Al ateşi."
Ezo'dan önce davranıp Uraz'ın kucagından ateşi aldım. Ateş'i öpücüklere bogdum.
"Anne geldi oglum." Diye mırıldandım.
Ates yanagıma bir öpücük kondurdu.
Uraz'ın yanından gecip odaya ilerlemeye basladım.
Bugün sirkete gidip son bir kez konusacaktım Uraz'la ya özrümü kabul edecekti ki Kuzey kabul eder dedi,yada bu evden busefer defolup giderdim ve asla yüzümü görmezdi.

#######

Sirkete girdigimde herkes beni selamlamaya basladı cevap vermek yerine samimi oldugunu düşündügüm gülücüklerimle cevap veriyordum.
Dikktimi ceken iki kız oldu sadece. Bana bakıp konusuyorlardı seslerini duyabiliyordum.
"Ay iyice kilo almış,Uraz bununla nasıl evlendi. Hem bide Uraz'ın sevgilisi varmış,biliyormus bu kadında ama hâlâ boşanmıyormuş. Gurursuz!" Dedi sarısın olan kız.
"Aynen öyle bir insanda gurur olacak!" Dedi esmer olan kız.
Onların yanına ilerledim.
"Selam kızlaar." Dedim yapay gülümseme ile.
"Merhaba Mira hanım." Dedi ikisi aynı anda.
"Pozisyonlarınız neydi?"
Oradan bir adam atladı sirkette önemli yeri oldugu belliydi.
"Bir sorunmu var Mira hanım?"
"Adınız neydi beyefendi?"
"Halil."
"Halil bey bu iki bayanın sirketimizle hicbir baglantısı kalmamıstır."
Sarısın kız "ama.." diye itiraz etti ama onu susturdum ve konusmama devam ettim.
"Tazminatları kuruşu kuruşuna ödenecektir,iyi günler."diyip hızlı adımlarla oradan ayrıldım.
Terbiyesizler ya!
Uraz beni asla ama asla aldatmaz!
Bide patronlarına bey diye hitap etmiyorlar!
Uraz'ın odasına girmek üzereyken sekreteri olduğunu düşündüğüm kız "Uraz bey toplantıda Mira Hanım." Dedi.
"Beklerim ben." Diyip odaya girdim.
Üclü koltuga rahat bir sekilde oturdum.
Ilk önce beni göndermeye çalışacaktı ama en sonunda kesinlikle dinlemek zorunda kalacaktı. Sanırım Uraz bana yenilebiliyordu sadece.
Yarım saatlik sıkılmacadan sonra Uraz odaya girdi beni görmezden gelip koltuguna oturdu.
"Konuşcaz." Dedim kesin bir dille. Duymamazlıktan geldi.

"Uraz?" Dedim sinirle.
"Ne var mira?" Dedi tersce hâlâ önündeki dosyalarla haşır neşir oluyordu yaptığı şeyin beni kırdığını farkındaydı ve suanda bilerek yapıyordu ben onu kırdım oda beni kırıyordu. Haklıydı belkide ama ben üzüldükçe daha kötü hissediyordum ve hâlâda düşük tehlikem vardı bu beni dahada korkutuyordu.
"Affedecekmisin beni? Uraz çok üzülüyorum lütfen canımı acıtmaktan vazgec,evet ben senin canını yaktım ama sen yakma. Hakediyorum yaptıklarını ama ben bu halimle daha cok hırpalanıyorum." Diye fısıldadım. "Uraz ne olur... Affet beni." Dedim yalvarır gibi.
"Yap et özür dile Uraz kabul eder nasıl olsa..." dudagı alayla yukarı kıvrıldı.
"Sen o ruh hastasının yanına bu hamile halinle gittin. Hadi tamam bunu gectim ama oglumuzla beni bile düşünmedin!" Diye bagırdı.
"Haklısın." Diyebildim sadece.
"Mira bana baska birsey söyle! Şu sinirimi alıp götürecek birsey söyle!" Sesi daha çok yükseldi.
"Diyecek birsey yok Iraz sonuna kadar haksızım ben düşüncesizce hareket ettim ama..." diyip sustum.
Uraz omuz silkti. "Ama'dan sonrasıyla ilgilenmiyorum." Dedi.
Elimi sinirle masasına vurdum.
"Sonuna kadar haksızım işte aptalın salagın,düşüncesizin tekiyim. Yeter artık bits-"
Uraz dudaklarını dudaklarıma kapatınca ne oldugunu şaşırdım.
Öpüşüne karsılık vermeye basladım.
Uraz beni kendine daha cok bastırdı tabii karnımın el verdigi kadarıyla.
Dudaklarını dudaklarımdan ayırdı.
"Hadi eve git gelince konusuruz belki."
"Barıştıkmı?" Dedim gülümseyerek.
"Son şansın Mira." Dedi ciddiyetini koruyarak.
Uraz'ın dudagına bir öpücük daha bıraktım.
Cantamı koltuktan aldım ve cıkışa yöneldim,odasından cıkmadan önce "iki stajerini kovdum." Diyip odadan ayrıldım.
"Mira!" Diye bagırdıgımı işittim.
Hızlı adımlarla asansöre ilerledim.
"Dur orada." Uraz'ın sesini duyunca dudaklarımı dislerimin arasına aldım.
Uraz bir elini belime koydu.
"Ne yaptın sen?" Dedi gülerek ama bu gülüş sinirdendi.
Elimi karnıma koydum.
"Ay! Şey oldu bana eve mi gitsem ben?"
"Şey olmadı sana kızımı alet etme oyunlarına."
"Ya kızım diyip durmasana sen? Erkek olursa senin yüzümden dönme olacak."
"Lafı kıvırma karıcığım hadi söyle kızmayacagım sana."
Ilahi bir ses duymus gibi oldum Uraz'ın telefonu calmıstı. Telefonunu cıkarıp arayan kisiye baktı.
"Kurtuldun gene." Diyip yanagımı öptü.
Arkasını dönüp odasına ilerlemeye basladı. Yürüyüşü bile karizmaydı bu adamın be! Işte benim kocam.
Bazen ne kadar sanslı olduğumu farkediyorum. Dünyalar tatlısı bir oğlum,yakısıklı bir kocam vardı. Elimi karnımda gezdirdim. Biriside karnımda iki gün sonra cinsiyeti belli olacaktı.
Bundan sonra herşey güzel olacaktı,hissediyordum.
Uraz,ben ve cocuklarımız cok güzel bir aile olacaktık.

GÜZELİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin