Edmond ofisten çıktıktan sonra İzaya'da ofisinden çıkmıştı. Festivale sadece üç gün vardı ve bu süre içinde bir plan yapmak zorundaydı. Bu seferki gerçekten çok büyük bir oyundu ve birçok insanın hayatı söz konusuydu. Hata yapacak fırsatı olmayacaktı ve arka plandan işi halledecek zamanı da yoktu.
Her zamankinin aksine bu sefer kendini açık ederek oynamak zorundaydı. Cebindeki telefonu çıkardı ve bir numarayı aradı.
-Alo, İzaya-san?
-Selam Namie, seni tekrar işe aldım. Birkaç saat sonra mesaj olarak atacağım adreste ol.
Cevap beklemeden Namie'nin suratına telefonu kapatmıştı. Ardından Shizuo'yu aradı.
-Pire?
-Shizu-chan neredesin?
-Biraz işim vardı Tom'la birlikteyim.
-O zaman mümkünse izin al ve yarım saate evde ol.
-Neden?
-Dediğimi yap bu önemli bir konu ve misafirlerimiz olacak.
-İza-
İzaya yine telefonu Shizuo'nun suratına kapatmıştı. Apartmanlarının önünde duruyordu. Eve girdiğinde birkaç kişiyi daha aramıştı.
Aradan yarım saat geçmişti ki Shizuo kilidi kendi açarak eve girdi. Sinirli bir hali vardı. İzaya odanın içinde deli gibi tur atıyordu ve çok düşünceli görünüyordu.
"Hey pire, bu kadar acil olan şey neydi ki beni işimden alıkoydun?"
İzaya başını çevirerek Shizuo'ya baktı ardından kendini biraz yorgun hissetti ve gidip büyük koltuğa oturdu.
"Sen iyi misin?"
Shizuo İzaya'nın yanına gelmişti ve sesi sinirli değil artık endişeli çıkıyordu.
"Evet, iyiyim ve bir şeyim yok. Sadece biraz halsiz hissediyorum o kadar. Herkes geldiği zaman anlatacağım Shizu-chan."
Shizuo'nun tek kaşı tereddütle kalkarken sesini çıkarmadı ve onun yanına oturdu. Kolunu omzuna uzatarak onu yanına çekmiş ve omzuna düşen başına yaklaşarak saçlarını koklayarak öpücük kondurmuştu. En çok huzuru hissettiği anlardı onun kokusunu duyduğu anlar. Aradan birkaç dakika geçmişti ki kapı tekrar çaldı. Shizuo giderek kapıyı açtı.
"Ah Karisawa-san buyrun içeri geçin."
Erika hafifçe başıyla selam verdikten sonra içeri girdi. Ardından İzaya'yı gördü. İzaya ona oturmasını işaret etmişti. Erika oturduktan sonra mahcup bir şekilde Shizuo'ya baktı.
"Heiwajima-san kusura bakmayın. Ben şey sizin haberiniz olmadan-"
Shiuzo Erika'nın sözünü kesti, bu konuları çoktan geçmişlerdi artık.
"Bağ olayından bahsediyorsun değil mi? Aslında hiç sorun değil yani boşuna özür dileme. Üstelik bu durumdan çok memnunum."
Dudakları yukarı doğru kıvrılırken gülümseyerek İzaya'ya baktı. Netice de bu sayede onun planlarından haberi oluyordu ve onu engelleyebilme fırsatı yakalıyordu.
Kapı tekrar çaldığında bu sefer Namie gelmişti. Shizuo onu gördüğünde baya şaşırmıştı ama bir şey demedi. İzaya ona onun sekreteri olduğuna dair kısa bir açıklama yaptı ve ardından Namie ile mutfağa gitti. Aralarında onun duyamadığı bir şeyler konuşuyorlardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vurgun (Shizaya)
Fanficİkebukuro'nun en ünlü muhbiri Orihara İzaya, muhbir olmaktan vazgeçerse ne olur? İzaya tüm o gürültülü yaşamından uzaklaşmış ve yaptığı işi bırakma aşamasına gelmiştir. Yaşadığı şehri terk etmeye karar veren İzaya, gizemli bir kadınla karşılaştıkta...