Okur canlar size yeni bölüm getirdim. Oldukça içime sinen bir bölüm oldu. Umarım beğenerek okur siz de çok seversiniz :)
Bugün tüm ülke olarak üzücü bir gün yaşadık. Aslında yayınlamak istemedim ama sizleri bekletmek olmazdı :(
Bölüm ithafımız tüm okuyucularımıza gelsin. Sessiz okuyucu da olsanız en azından vakit ayırıp okuyorsunuz. Çok teşekkür ederim okurlarım!
Değerli yorumlarınızı, beğenilerinizi bekliyorum. Sizi çok seviyorum. Bir sonraki bölüme kadar kendinize iyi bakın!
İçindeki oluşan duyguların tarifi yoktu. Sanki ıssız bir adaya düşmüş, yapayalnız kalakalmıştı. Dudaklarını sandık misali mühürleyip anahtarını adamın eline vermişti kız. Hala inanamıyordu! Hem birisini ilk kez öpmüş hem de aşkını cesurca dile getirmişti.
2 ay öncesine kadar hayatında ışık yokken adamı görünce gökkuşağının bütün renlerini yaşamıştı. Her ne kadar üzüldüğü anlar olsa da Umudunu tanıdığı için çok mutluydu. Adamın dudaklarında bıraktığı izle kalbini yerinden söküp çıkarmışlar yeniden takmışlardı.
Havanın soğukluğuna rağmen vücudunu saran güçlü kollar sıcacık ediyordu. Parmakları arada bir dudaklarını yokluyor, hissetmek istercesine üzerinde gezdiriyordu. Sırtı adamın göğsünde başı tam boyun çıkıntısının altındaydı. Odunsu kokusu sarhoş ediyor, başını döndürüyordu. Başının üzerinde yıldızlar göz kırpıyor, mutluluk nidaları atıyorlardı. Gecenin koyu karanlığı şahit olmuştu tüm olanlara.
Başını biraz daha kaldırıp adamın kokusunu içine çekti. Bütün hücrelerine kokuyu tattırıp müptelası etmişti. Hafif çıkan sakalları alnına diken gibi batmasına rağmen değişik bir haz sunuyordu.
Bir tepenin başında oturmuşlar, güneşin doğuşunu seyrediyorlardı. Koray elinden tutup arabaya bindirmiş, hiçbir açıklama yapmadan soluğu burada almışlardı. İçinden kızsa da içten içe sevinmişti. Seviyordu! Sevdiğinin karşılığını alıyordu! Öyle ki bu duyguyu iliklerine kadar yaşıyordu Masal!
Koray ilk kez kendisini birine bu kadar ait hissediyordu. Umudunu yanından ayırmak istemiyor, nereye gidersen gitsin kendisini bırakmasın elini tutsun istiyordu. Umudundan gelen aşk itirafını duyunca üzerinden bir yük kalmıştı sanki. Ferahlamış, kalbi bu sözü bekliyormuşçasına gümbür gümbür atmıştı.
Aklına gelen fikirle gözleri parlamış, küçüklüğünden beri geldiği tepeye yol almıştı. Yüzünde tutkalla tutturulmuş misali kocaman bir gülümseme, dudaklarında tattığı eşsiz bir lezzet vardı.
Sol eli kızın omzuna sarmış, sağ eli minik ellerini hapsetmişti. Saçlarından gelen yakıcı koku içindeki oluşan arzunun artmasına neden olmuştu. Öptüğünde o kadar acemi bir karşılık almıştı ki dünyalar onun olmuş, gururu şaha kalkmıştı.
Boynunda hissettiği kıpırtıyla içten bir kıkırdama attı. Elleriyle kendisine daha da çok yaklaştırıp muzip bir tonda konuştu. Zaten manzara muhteşemdi! Umudu da yanındaydı! Bundan sonra daha ne isterdi ki? '' Umudum... Biz şimdi ilk kavgamızı mı ettik? ''
Masal bakışlarını kaldırıp okyanus mavisi gözlerine kilitledi. Gözlerinde gördüğü bahar havası kanının kaynamasına neden olmuştu. Seviyordu bu adamı! Kim ne derse desin seviyordu!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UMUT KIRINTISI
Ficción GeneralOturacakken boş bulduğum bir banka, Düştü avuçlarımdan bir çanta. Tok bir ses duyuldu, Tıka basa dolmuş gardan. Atkuyruğu saçlarım kapatırken yüzümü, Hissettim üzerimde bir çift, Okyanus mavisi gözü. Her şey sustu: Gar sustu, Hava kesildi bıçak, İns...