-Ya şimdi nolacaktı ben dönüp gidince o zaden sarsak güvenini tamamen kaybetmeyecek miydi. Aksel durumu anlamış gibi bana kaş-göz yaparak onun yanından kalktı.
A:Be-en ağrı kesici getireceğim.
-Ben hala dikilmeye devam ederken Zeynep kollarını iki yana açtı ve başını sola yatırdı, ahhh bu görüntüye nasıl dayanılır ki? Büyük adımlar atarak hızla ona ulaştım ve kollarımı sıkıca ona doladım.
K:Şhhh geçti artık tamam mı senden tek bir saniye bile uzak durmayacağım anladın mı beni!
-Aksel tekrar geldi ve elindeki hapı Zeynepin dilinin altına yerleştirdi, ve az önce getirdiği kasedeki hapı da su ile yutmasını bekledi.
A:Uyumak ister misin?
-Zeynep olumlu anlamda başını salladı ve Akseli yanına çekerek uzandı, ikisi sarılınca... bazen kendinizi fazlalık gibi hissetiniz mi? hissetmediyseniz söyleyeyim, berbat bir duygu.
Z:Kerem yanıma gelsene.
-Yatak iki kişilik olduğu için fazlasıyla doldurmuştular, Zeynep ısrarla bana bakmaya devam edince ben de yanına uzandım.Yüzünü bana dönüp kolunu üzerime atınca gülümsedim, Aksel ile tıpkı yapışık kardeşler gibiydiler neredeyse iç içe girmiş bir şekilde uyuyordular ve Aksel beni fark etmese de ben onun birkaç dakika aralıkla uyanıp Zeynepi kontrol etmesini farketmiştim.
O an için ilk defa dolgun dudaklardan farklı bir şey dikkatimi çekmişti Zeynepin, morarmış göz altları, yanaklarındaki çizikler, kulağının biraz altındaki morluk, hangi hayvan bir kıza bile değil de,bir insana bunu yapardı. Zeynep sırtındaki yanıklar yüzünden sürekli yan yatıyordu, biraz daha ona bakmaya devam ettiğimde kolunu tekrar kaldırıp yine üzerime attı bu kez çeneme biraz sert isabet ettiği için gülümseyemedim.Z:Bu uyu artık deme şeklim, yeter eşsiz güzeliğimi süzdüğün.
-Zeynep alayla konuştuğunda şaşkınlıkla çenem düştü, eliyle kapatmama yardımcı oldu ve kollarıyla bacaklarını bana dolayarak yüzümü boynuma gömdü.
............................-Uykumda sıçrayarak uyandığımda üzerimdeki ağırlık yüzünden nefes almam oldukça zordu, sırtımdaki acı inanılmaz halde şidetliydi ve ben hala gözlerimi açmakta teredüt ediyordum ama burnuma dolan güzel ve oldukça tanıdık parfüm kokusuyla gözlerimi araladım. Ağırlık ise iki, gerçekten çok sevdiğim insanların benim etrafımda sarılı olmaları sonucuydu ama neden beni yalnız bırakmışlardı ben sadece bana güç verecek biri için yalvarırken neden onların simaları bile gözümün önüne gelmemişti ki, neden o göçüren acıları ve şidetli vuruşları hissederken her bir taraftan çaresizliğime ve yalnızlığıma sinmiştim.
A:Düşünme artık, devam edersen aklını kaçırırsın bebeğim.
-Keşke, keşke herşey onun dediği kadar kolay ve temiz olsaydı. Yüzümü ona döndüm ve uykusuzluktan yorgun gözlerine baktım o kadar derin bakıyordu ki kendi halimle onu üzdüğüm için kendimden nefret ettim.
A:Şimdi ben kahvaltı yapmaya gidiyorum, biraz sonra haplarını iç ve kahvaltıdan sonra doktora gideceğiz.
Z:Ben iyiyim Aksel, deli doktoruna gitmeme gerek yok.
A:Sana ne yaptıklarını bilmeseydim veya seni tanımasaydım, iyi olduğuna inanırdım. Ama lütfen beni budala yerine koyma!
-Gülümseyip yanağıma öpücük kondurduktan sonra kalktı, kıpırdadığımız için Kerem rahatsız olmuş gibi daha çok bana sarıldı ve burnunu boynuma sürtü. Neden Sayerler bana bu denli çektirirken ben onlardan birini koynumda uyutaçak kadar güveniyordum ki.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
▪■》Gitme《■▪
FanfictionYapılan hataları kim öylesine sorgulamadan affedebilir ki? Biz birbirimizi affedemedik ama umarım çocuklarımız bizi affeder.