35. Bölüm

51 13 0
                                    

Gamze sabah kahvaltımız için yetkililerle görüştü. Kahvaltının gelmesini beklerken biraz dedikodu yapmaya karar verdik.
-Damla, Ömer topallayarak yürüyor ve ben onu bu hassas döneminde ilk kez yalnız bıraktım.
Yanağından bir damla göz yaşı akmıştı. Elimle yanağını tutup, baş parmağımla göz yaşını sildim.
-Gamze, Ozan ve Kıvanç onun yanında. Merak etme o iyi olacak.
-Deniz de onun yanında. Neredeyse dibinden hiç ayrılmıyor.
-Birileri fena kıskanıyor.
Pis pis sırıttım.
-Yaa sussana sen.
-Gamze, Deniz, Ozan'ı seviyor. Sadece fark ettirmemeye çalışıyor.
Kapımız çaldı. Yataktan kalkıp, kapıyı açtım. Kahvaltımız gelmişti. Kahvaltı ettikten sonra, dışarıya çıktık.
-Gamze hadi Eyfel Kulesine gidelim.
-Belki daha sonra. Şimdi daha güzel bir yere gideceğiz.
Taksiye binip, Seine Nehri'ne doğru yola çıktık. Seine nehrine vardığımız da, soföre parasını verip, taksiden indik. Kitapçılar, antikacılar ve kafeler vardı. Ama biz tekne turuna çıkmaya karar verdik. Tekneye bindiğimizde, en uçtaki koltuklara oturduk. Nehirin, nefes kesici bir manzarası vardı. Gözlerimi kapattım. Elimde simit, martılara attığımı hayal ettim. Türkiye'yi özlemiştim.

Tekne turunun ardından, karnımız acıkmıştı. İlk gördüğümüz kafeye girip, sushi söyledik. Pek beğendiğimiz söylenemezdi. Akşam olmuştu. Metroya binip, otelimize gittik. Odamıza çıkıp, kendimizi yatağa attık. Yorulmuştuk.
-Yarın büyük gün. Uyuyalım.
Gamze yine anlamayacağım şekilde konuşmuştu. Nedenini sorsam, söylemeyecekti. Omuz silktim. Ayağa kalkıp, banyoya girdim. Kısa bir duşun ardından, telefonumdan skypeye girip, Kıvanç'ın çevrimiçi olup olmadığına baktım. Değildi. Acaba uyumuş muydu? Skaypeden çıkıp, İnstagrama girdim. Gamze'yle bu gün çektiğimiz fotoğraflarımızı yükledim. Telefonu komidinin üzerine bırakıp, kendimi uykunun masum kollarına testlim ettim.

Güneş ışınları yine pencereden girip, gözlerimi kamaştırmıştı. Gamze'nin yanımda olup, olmadığını öğrenmek için elimi yatağın sağ tarafına attım. O da ne? Gamze kas mı yapmıştı? Yüz üstü yatıp, ellerimle yatağa bastırıp, kollarımın üzerine çıktım. Sağ tarafıma bakıp, tek gözümü açtım. Kollarını başının altına koymuş, bana gülerek bakan, Kıvançla karşılaştım. Rüya görüyor olmalıydım. Başımı yastığa gömdüm. Dayanamayıp, tekrar kollarımın üzerine çıktım. Yavaşça kafamı sağ tarafıma çevirdim. Sıkıca yumduğum gözlerimi, yavaşça açtım. Ve bunun rüya olmadığını farkına vardım. Yeşillerim, mavinin en güzel tonuyla buluşmuştu..

SonsuzHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin