17.BÖLÜM: "YARDIM."

436 25 3
                                    


Keyifli Okumalar...

*

Kapının çalınma sesini duyduktan sonra "Geliyorum!" Diye hömkürdüm. Bağırdıktan sonra bir kez daha çalınca; "Olum geliyorum dedim ya, ne diye iki kez çalıyon!" Derken kapıyı açıp kapının önünde sırıtan Derini görmem çok uzun sürmedi diyebiliriz.

"Ya sen kapını çalan herkese böylemisin yoksa bana özel mi?" Dedikten sonra elerini saçına geçirip, o yeşilin en güzel tonu gözleriyle bana sırıtarak baktı. Içimden öyle bakma vicdansızın oğlu desemde dışarıya vurmadım. "Sana özel tabikide, yürüyen egoist'lere karşı bir sempatim var bilmiyormuydun?" Dedikten sonra dalga geçer gibi bana baktı ve o konuştu. "Pardon ama buraya ihtiyacın var diye geldim sakar. Gömmeye devam edersen gidiyorum ben." Diyip cevabımı bekledi. "Ya tamam tamam, içeri gir." Dedikten sonra kapının önünden çekilip girmesi için işaret yaptım. "Beni eve atma konusunda başarılı oldun, ama namusumu kirletirsen benimle evlenmek zorunda kalırsın sakar." Dediği zaman sesli bir şekilde güldüm, biliyorum çok ani çıkışlarım vardı ama napim komikti.

"Şimdi hemen konuya girmek istiyorum. Bana inanırmısın inanmazmısın sana kalmış diyemiyeceğim çünkü bana inanmak zorundasın ve aynı şekilde yanımda olmakta zorundasın egoist." Dedikten hemen sonra komidinin üstündeki notu alıp Derinin eline tıkıştırdım. Anlamamış olacakki bana bok gibi suratıyla baktı. Bende gözlerimle notu işaret ettim, baya geç anlamış olsada notu alıp okumaya başlamıştı. Notu okuduğu zaman bir kaç kez yüz ifadesinin değiştiğini görmüştüm. Pek anlam yükliyemedim çünkü en fazla bir kaç saniye sürmüştü. Ben bunları düşünürken birden ayağı kalkıp ellerini saçlarına geçirdi. "Kim, kim senle bu şekilde oynayabillir! Hemde bir erkek, bittin olum sen!" Bağırarak oturma odasında volta attı. "Derin saki-" dediğim zaman sözüm yarım kalmıştı. "Melodi bana sakın, sakin ol deme, bana sakin ol deme!" Diyerek çıkıştı. Zaten cümleye benim adımla başlaması olayın ciddiliğini kanıtlıyordu bu yüzden pek fazla sinirlenmemesi adına birşey söylemedim.

Uzun süren on beş dakikanın ardından sabrım artık kalmamıştı ve canım sıkılmıştı. "Derin daha sakinsen, oturup neler yapabiliriz diye düşünelim mi? Hem sana kahve de yaparım senin istediğin gibi. Sütlü köpüklü kahve. Hemde iki şekerli. Istermisin?" Dedikten sonra biraz daha yumuşadığını görmek güzeldi. "Unutmadın mı hala sakar?" Diyip sırıttı ve kafasını öne eğip eliyle saçını karıştırdı. Sonra kafasını kaldırıp konuşmaya devam etti, "Açıkçası o mutfağı gördükten sonra birşeyi hatırlayacağını sanmıyordum." Dedi. "Evet o zaman senin bağırsaklarını ayırıp, ince bağırsağınla ip atlamak istiyordum." Dedim sinsi bir gülüş atarak.

Sırıttı. Cevap vermedi.

"Ne yapmayı planlıyoruz?" Dedim söyleyebileceğim en saçma şekilde. Ethanda bunu duymuş olacakki yüzünün aldığı o buruşturma şekli o kadar komikti ki rezil olmama bile deydi. Ve yine de yakışıklıydı. "Aslında birkaç teorim var. Senin aileni bu kadar iyi tanıyorsa cidden yakın arkadaşın veya senden cidden haz almayan biri." Dedi sessizliğini koruyarak. "Ya benden nefret eden ya da ailemi çok iyi tanıyan olacak zaten egoist. Başka seçenek yokki. Çok zekisin egoist ama biraz daha zorlarsan beyin ifşa olabillir aman dikkat." Dedim mal gibi gülerek. "Kızım malmısın şurda iki dakka Sherlock Holmes olcaz bi bozma sakar." Dedikten sonra bana bir kağıt bir kalem getir diye emir verdi.

Kağıt kalemi getirdiğim zaman kağıdı ikiye böldü ve bir kısmına benim nefret ettiklerimi birde benden nefret edenlerin ismini yazdık. Tabiki tualette yaşanan olayı es geçmedik. Diğer tarafa ise benim sevdiklerimi ve beni sevenleri yazdık. Çünkü bu tür darbeler genelikle sevdiğimiz insanlardan geldiği için yazarken de mantıklı gelmişti.

Sevmediklerime ilk baş olarak Derini yazmıştım. Bu yüzden ne kadar umursamaz bir tavır gösterse de içinde hüsran olması için dua ediyordum. Bana böyle birşey yapsaydı iki gün komadan çıkamazdım. Yapmadı allaha şükür.

Diğer seçenekte olan Emir daha muhtemeldi. Yani istediğini alamamış olacakki intikam için yapmış olabillirdi. Fakat
Emir evimi biliyor olmasına rağmen okulumu bilmiyordu ve bunu yapan @ÇokYakışıklıyım123 adlı kulanıcıydı. Oda benim yeni okulumda ifşamı yaymıştı. Buda demek oluyordu ki Emir piçide değildi.

Tualet olayındaki kızları düşündük, onlar olabilirler mi diye. Sonra kulanıcı ismine bakarsak onlar değiller gibi bir öneri sununca, Derin dahice fikir sunarak -ve beni şaşırtarak- bizi yanıltıyor olabillirler, yani dikkati erkeklere çekip, kızlardan hiç şüphelenmeyelim izlenimi yaratıyor bence dedi. Çünkü tanıdığım kızlar benden bile yakışıklı, o bıyıklar felan dediği zaman o kahrolasıca ağzımı açıp, hahahyt sende yakışıklısımı olur? Yeme beni yürüyen egoist, demeseydim daha güzel olacaktı. Söz ağızdan bir kez çıkar.

Birkaç saatin sonunda Buket eve geldi, sanki işi pişiriyormuşuz gibi bir bakış atıp odasına kapandı. Onu azıcık tanıyorsam şuan yan odadan kulağını dayamış bizi dinliyordu. Derine bir saniye işareti yapıp odasına gitmek için oturma odasından çıktım. Biraz ilerledikten sonra odasının kapısının önüne geldiğim zaman Derinin de arkamda olduğunu gördüm. Odasının kapısını aniden açınca aslında çokta şaşırdığım bir durumla karşılaşmadım. Kulağını duvara dayamış bizi dinleyen bir adet Buket görmüştüm. ''M-Mel, açıklayabillirim herşey göründüğü gibi değil." Dediği zaman kekelemişti. Bu haline gülmemek için dudağımı dudağıma bastırdım ve bu sırada Derinle göz göze geldik. Oda bana karşılık dudağını yaladı. "Derin napıyon olum? Sapık sapık haraketler. Tanrım sen bizi bu cenabetten koru." Dedim ellerimi dua şekline getirip yüzüme getirdim sonradan da; "Amin." Dedim. Bu haraketime sadece güldü.

"Açıkla o zaman Buket." Dedikten sonra içimde Buketin bu durumu asla açıklamıyacağı geçti. Bunu biliyordum çünkü o benim arkadaşımdı. "Ya benim kulağım kaşınıyordu, bende kaşıdım ne var bunda?" Dedikten sonra kulağını duvara sürterek kaşıma işareti yaptı. "Neyse, bir daha kaşımak istersen ellerini kulan tamamı?" Diyen Derin, dedikten sonra odadan çıkıp oturma odasına geçti. Bende onun mal oluşuna gülüp, odadan çıktım. Odadan çıkarken telefonuma mesaj geldiğini duydum. Tabi yanlızlıktan ölen Melodi, @ÇokYakışıklıyım123 kulanıcısından sonra bildirimleri coştu diye geçirdim içimden.
Mesajı okumak için bildirim çubuğunu açıp mesaja tıkladım. Ve mesajı okumaya başladım.
"Görünüşe bakarsak Derin'i seçmişsin güzel seçim. Buda demek oluyor ki abin onun sayesinde senin hep yanında olacak. Neyse. Talimatları vermeden önce, çok dikkatlı olman gerek, zaman kaybı en nefret ettiğim şeydir. Şimdi, talimat 1; Eski okulun karşısındaki restorant'a gidip oranın şefini bulman gerekecek. Ona bıraktığım notla beraber ikinci talimatı gerekecek. Ikinci talimat o bulacağın nota olacak ve bu oyun dördüncü talimatta sona erecek."

*

sakar bayan  // ethan dolanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin