41.BÖLÜM: "PROVA."

189 11 22
                                    


'Yazar notu; Bu bölüm bol küfür içerir, rahatsız olan okumasın.'

'Ithaf--> 00_yagmur_00 pcde değildim ponçik kb.' 💌

Keyifli Okumalar...

*

"Napıyon kodumun piçi, napıyon lan?!!?" diye bağıran Derin yüzünden sıçrayarak uyandım. Yüzümün üstünde duran Baran'ı ve Kapının önünde yüzü sinirden sımsıkı olan Derin'i görüyordum. Abi fatmagülün suçu ne deki, fatmagül gibiyim. Herkes üzerimden prim yapıyo. Al Baran, birazdan Derin'den dayağın alasını yiyeceksin, ben demiştim demiycem o zaman çünkü ben demedim. Dayağı hak ediyor bence, kitaplarda ki kızlar gibi, önüne atlayıp 'aşkm yapma yha.' demem. Hem desem de kitaplardaki çocuklar gibi Derin benim sözümü dinleyip kavgayı bitirmez. Vurduğu çocuktan sonra benimde ağzıma sıçar. Alış kızım alış bizde ortam böle.

Birden dikleşip saçımı karıştırdım. Derin hemen yanıma gelip beni kucağına aldı, nazikçe değil. Başım poposunu kesecek bir şekilde. Tamam, manzaradan şikayetçi değilimde okuldayız yani. Beni Demirin yanına bıraktıktan sonra tekrar revire girdi ve bu sefer eli boş dönmedi. Yanında Baran vardı ve onu boş bir sınıfa götürdü. Kapının önüne sıray koyduğu için açamıyordum. Tamam, Demir isteseydi açardı ama o da herhalde Baran'nın beyninin kulağından akmasını istiyordu. Derin onu mahfedecekti.

Ben kapının önünde oturmuş dizlerimi önüme çekerken Demir'in yanına Yağmur gelmişti. Hala sevmiyor olabillirim ama benim hakkımda düzgün şeyler söylüyordu ve en önemlisi Demir'e iyi geliyordu. Demir mutluydu ve en yakın bffsi olarak bu beni mutlu ediyordu. Yağmur sakince yanıma oturduktan sonra konuşmaya başlayınca susturdum. Şu an karalara bağlamayı değilde gülmek en iyisiydi. Sonuçta Baran umrumda değildi, dayak yemesi. Derin de dayak yiyecek gibi değildi. Yemezdi de zaten. Ama Demirle girecek olsalardı, bu konu da tartışmaya kapalıydı. Ikizler her türlü ağızlarına ederlerdi. Twins Power.

"Abi siz nasıl burdasınız, mekanınız da niye değilsiniz?" dedim ve güldüm.

"Mekanımız?" dedi ikiside birbirlerine bakarak.

"Tualette beybisiler, yiyişiyorsunuz ya hani." dedikten sonra güldüm.

"Aslında bizim daha önemli bir sorunumuz var. Ama şu an bu durumda değiliz galiba." dedi Yağmur.

"Noldu lan, hemen anlatın."

"Yağmur..."

"Evet Yağmur?"

"Evet, ben..."

"Yağmur..."

"Noldu lan Yağmur'a!" diye bağırdım en sonunda.

"Ben hamileyim!" dedi Demir.

"Lan pardon, Yağmur hamile!" dediğinde şok oldum, sanki ben hamileydim amına koyim.

"Çocuk kimden?"

"Kimden olacak anasını satayım, benden tabikii." dedi göğüs gererek, sen kendinden emin ol canım, ben seni bebek bezi alırken ki halini düşünüp yazığım geliyor. Kaslı babamı olur? Bu kadar yakışıklı tarz bir baba? Ama yine de sen bilirsin koçum.

"Yani... Doğurmak istiyorum. Ama ailem; Izin verirlermi ki?"

"Pek bilemiyorum. Bunlar ayak üstü konuşulacak konular değil. Ama demek istediğim sakın aldırmayı bile düşünme. O bunu hak etmiyor, sizlerde öyle."

*

"Lan! çek o elini kızın belinden. Az önce, Melodiye bir çocuk 10 cmden fazla yaklaştı diye burnunu kırmış insanım. Seninde elini kırar, götüne sokarım." dediğinde gözlerimi devirdim. Iki saatir provadaydık ve Derin yüzünden adam akkılı iki karagrofi bile yapamadık. Açılışta benle Kadir diye bir çocuk kısa bir dans gösterimiz vardı, sonrasında Ben, Burçin, Mehmet, Ece ve Ali ayrı ayrı vokal yapacaktık.

"Olum ne diyorum ben! Çek elini, sikerim belanı." dedikten sonra ayağa kalktı ve herkese 'siktirin gidin.' bakışını attıktan sonra konferans salonu boşaldı. Ikimiz kaldık, Derin ile ben. Yalnız.

*

Derin bana açılış gösterisini birlikte yapmamız için teklifte bulmuştu, ve bende ona dans edemezsin diye birşeyler mırıldanmıştım. Ama kesinlikle beni haksız çıkarmıştı. Gayet iyi bir iş çıkarmıştı. Karagrofiye birlikte çalıştıktan sonra tam olarak sahnenin ortasına beraber sarılmış uzanıyorduk. Terli olmamıza rağmen birbirimizden çekinmiyorduk.

Derin yavaş yavaş eğilip dudağımdan öptü, ani hislerimle gözlerim kapandı ve ona karşılık vermeye başladım. Alt dudaklarımdan yavaş yavaş üst dudaklarımı emeye geçti. Beni deli ediyordu işte bu hareketi. Bu kadar güzel öperken nasıl dur derdim? Aslında dur demek bile istemiyordum! Yavaşça çekilirken onunda gözleri kapalıydı.

"Seni çok seviyorum Mel." dedi ve beni içine sokarmışçasına bir daha sarıldı.

"Kas betonum benim... Bu romantik anı bozmak istemiyorum ama bir sorunumuz var."

"Söyle güzelim. Yine hangi erkek dayak için beni bekliyor?"

"Hayır öyle değil. Yağmur hamile. Hemde Demir'den."

Güldü.

"Zaten başka kimden olacaktı la? Her dakika lavobada yiyişmeceler. Sonu buydu, kalkalımda Yağmur'un ailesiyle konuşmaya gidelim. Yani Baran'nın ailesiyle."

Ne yani, Yağmur, Baran'nın kardeşmiydi? Ehe, sıçtık.

*

Yaaay girlss! Umarım bu bölümden keyif almışsınızdır. Ben yazarken keyif aldım! Yazım hatalarım olmuşsa kusura bakmayın. Düzenlemeden yayınladım. Al dı lav. -xMinna. 💅

sakar bayan  // ethan dolanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin