37.BÖLÜM: "BERABER."

231 13 3
                                    


Multimedia; Ethan Dolan. 💣

Keyifli Okumalar... 💜

*

"Okul çıkışı birşeyler yapalım mı?" diye sordu Demir.

"Tabii bebeğim." diye karşılık verdi Umut.

"Bebeğim?" dediği zaman güldüm.

"Biz Melodi ile takılacağız, işimiz var biterse geliriz."

"Ben bilirim o takılmaları." dedi Umut ve beraber güldüler.

"Demek sende çok takılmışsında biliyorsun o takılmaları." dedi Derin soğuk bir tavırla.

"Herneyse tamam. Son derse giriyoruz zaten. Çıkınca beraber birşeyler yemeye gidelim, takılalım bittiği zaman da ayrılalım herkes işini görsün?" dedim de herkes onayladı.

Zil çaldığında Ben, Demir aynı sınıfa girdik, Merve, Umut ve Derin de kendi sınıflarına girdiler. Son ders dediğime bakmayın. Iki saatlik dersti, koskoca 80 dakika. Şaka gibiydi ama komik değildi. Ders, ingilizceydi. Ilk haftalarda ders işlenmeyeceğini varsayarsak sıkılacağımı sanmıyordum zaten ingilizcem iyiydi, alt yazılı diziler saollsun. Demir ile beraber oturduktan sonra önümüz de Sefa diye bir çocuğun yanına Asya diye bir kız oturmuştu. Öğretmen içeri girdiği zaman herkes ayağı kalkmıştı. Ben hocanın boyu iki santim olduğundan görmemiştim, ve kalkmamıştım. Birden hocanın seslenişiyle herkes bana döndü. Bende sıraya yasladığım kafamı kaldırmak zorunda kaldım.

(Bu kısımları ful ingilizce konuşuyorlar, tabi...)

"Ne yaptığını zannediyorsun?"

"Sıranın üstünde uzandığımı zannediyorum. Yanlışmıyım?"

"Çok ukalasın!"

"Sizin kadar aptal olmaktansa, ukala olmayı tercih ederim bayım."

"Defol!"

"Emredersiniz bayım." Alayla dedikten sonra kapıyı kapatıp çıktım. Hadi ama bugün iki derse tek girmiştim ve iki dersten de atılmıştım. Hemde okulun ilk gününden ciddimisin allahım, why god? why god me? tarzında sorular sorarken yanıma Derin geldi.

"Ne mal mal bakıyon?" dediği zaman ona aynı bakışları yolladım ve konuştum.

"Sensin mal, gerizekalı."

"Gerizekalı sensin, aptal."

"Aptal sensin, değişik."

"Değişik sensin, sipastik."

"Öf, kes be!" dediğimde sinirimin bozuk olduğunu anladı.

"Bak sana diyorum seni bir servise yollasınlar. Daha yeni 18 yıllıksın, hemen bozulmuş olamazsın. Ama ikide bir sinirlerin bozuluyor." dediği zaman ona delici bakışlarımı yolladım.

"Özel günündesin galiba?"

"Hayır yeni bitti." dedim ani bir cevapla.

"Hem sanane. Niye soruyon."

"Anlamadın mı ya? Senin adın artık adın, Sakar Bayan değil, Odun Bayan olsun. Böyle daha mantıklı ve güzel. Tuttum bunu. Okeyimdir."

"Sen niye derste değilsin ya?"

"Dersten attıldım sakar. Sen?"

"Bende." dedim gözlerimi devirerek. Yanıma gelerek beni kollarının arasına aldık. Biz diğer sevgililer gibi değildik, bir olay olduğu zaman birbirimizle tartışmıyorduk. Bir olup başkalarıyla tartışıyorduk. Birbirimizi bırakmıyorduk. Emin olun en iyisi böyle.

"Tamam o zaman güzelim, son ders zaten, gidip bir yere oturalım. Bizimkileri bekleyelim."

"Tamam ben sınıfa girip çantamı alıp geliyorum. Bekle beni." dediğimde burnumu öptü ve sınıfa girdim. Sınıfta sessizlik hakimdi. Birşey demeden arka sıraya gidip çantamı aldım ve Demir'e fısıldayarak '5 dakika sonra gel kapının önündeyiz.' dedim ve beni onayladı. Sınıfın çıkış kapısına ilerlerken hoca konuştu.

"Sen dur Melodi Koçer." Ehe sıçtık diye geçirdim içimden.

"Senin davranışlarından haz etmiyorum, kabul. Ama bu ingilizcenin kötü olmadığı anlamına gelmez. Bu yüzden, dönem sonu olan 'Okullar arası, ingilizce şarkı yarıması.'na hazırlan ve sınıfları teker teker dolaş ve yarışmacı topla. Unutma başkan sensin, bu organizasyon'nun yöneticisi gibisin."

"Hocam o zaman, benim ingilizcemin iyi olması, sesimin güzel olması anlamına gelmiyor. Asla şarkı söylemem."

"Ingilizcede ortalamanı yükseltirim."

"Yarışma ne zaman dediniz?"

"1.Dönem sonu olacak. Yarın ilk ders benim zaten. Sana izin veririm sınıfları dolaşırsın." dediğinde tamam diyip sınıftan çıktım. Sınıfın kapısının karşısında beni bekleyen Derini gördüm ve yanında tanımadığım bir kızıda. Hızlıca yanlarına gittim.

"Derin, sevgilim! Nasılsın? Aa sende mi burdaydın? Tanıyamadımda kimsin?" dediğim zaman kıza dönüp ezici bakışlar yolladım. Kız tam cevap verecekken konuşum.

"Bende seninle tanıştığıma memnun oldum canım. Şimdi gidebilirsin." dedikten sonra sınıftan Demir çıktı. Yavaş adımlarla bizim yanımıza doğru geldi ve Derinin yanındaki kıza sarıldı, hani benim ezdiğim kız. Hadi ama sevgilisi olamazdı değil mi!

"Mel, bu Yağmur. Yağmur bu Melodi."

"Cidden kusura bakma. Kıskançlık yaptım galiba, anlarsın ya sonuçta sende kızsın." Mahçup bir şekilde baktım.

"Önemi yok, Bende Demir'im yanında bir kız görseydim senin yaptığını yapardım. Bu yüzden rahat olabillirsin." dedi sıcakkanlılıkla, sevdim ya, tuttum seni, okeyimdir. Dediğimde kendi kendime güldüm, iyice Derine dönüşmüştüm.

Okuldan çıktıktan sonra berbaber yemek yemek için, sahildeki köfte ekmek satan yere gittik. Herkes elini bile yerken sonunda 'Yeter artık, öküz gibi yedik.' diye uyarışımdan sonra ikizlerimiz yine beni takmıyarak üçüncülerini istediler. Kaslarını, köfte ekmeklerle mi yapıyorlar anlamıyordum ki. Benim uyarımı dikkate alan sadece Yağmur kız olduğumuz içindir belkide, ya da artık Kadın.

"Derin, hayvan gibi yedin artık, doymadın mı?"

"Doymadım, üstüne akşam senide yiycem haberin yok senin."

"Şşht. Ayıp olum." diye uyardım.

"Sanki, çocukların yanında ayıp olcak Derin.s gibi davrandın he, az rahat ol güzellik." dedikten sonra Yağmurun alnını öptü Demir..

*

Derinle beraber onların evine gelmiştik, Demir ve Yağmur, işlerini otelde halledecekleri için evde bize kalmıştı. Gelmeden bir sürü atıştırmak şeyler aldımıştık, ben mutfağa girip onları kaseye koyacakken birden arkamda bana yaslanan birini hissetim, gülümsedim. Arkamı dönmeden konuşmaya başladım.

"Hadi ama Derin, şimdi olmaz." dedikten sonra arkamı döndüm ve arkamdaki kesinlikle Derin değildi, kar maskeli bir adamdı.

*

Hi my baybss! Nasılda kestim bölümü ama djckkckf. Herneyse, bölüm hakkındaki fikirlerinizi yorum attın. Al dı lav. -xMinna. 🐼

sakar bayan  // ethan dolanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin