29.BÖLÜM: "HAYALİMDEKİ ŞARKI."

266 16 2
                                    

Hi my baybs! Bugün benim doğum günüm, bu yüzden kendi kendime hediye vermek amaçlı bu bölümü yazacağım, eh herkesin bir doğum günü varda, Giginin yokmu?

Keyifli Okumalar... 💚

*

"

Derin sen ne dediğinin farkındamısın? Ay pardon Yiğit!" dediğim zaman, eleriyle başını hafifte bir kaşıdı. "Mel kör müsün? Cidden körmüsün, son zamanlarda o dediklerimi hatırlamıyormusun? Bir erkek olarak ilk öptüğüm kız sensin! Bunun öneminin farkında değilmisin? Sen hala beni kandırdın triplerindesin. Seni tanımıyordum ben o zamanlar. Bu kadar mal, gerizekalı, sipastik ve salak olacağını bilseydim bu işe kalkışırmıyım!" dedi bağırarak, ama buda bana dakka başı bağırıyor he göttoş. Tam cevap verecekken susturdu beni. "Konuşma Mel, sen ne zaman konuşsan işlerimiz o kadar çıkmaza giriyor, yola koyamıyorum, tek sana koyabiliyorum." dedikten sonra cevap verdim. "Ulan pis herif, hem ciddi bir konuşma yapacaksın hemde cinsel sapıklık yapıyorsun bana he!" dedikten sonra yüzümü 'sen çok biliyon' ifadesine bürüdüm.
"Cinsel, ne?" dedi gülerek.
"Cinsel sapıklık."
"Cinsel sapıklık mı?"
"Evet."
"O ne be."
"Şu an senin yaptığın."
"Ben ne yapıyorum ki?"
"Cinsel sapıklık." dediğim zaman o güzel gamzeleriyle güldü bana. Bende küçük çocuklar gibi suratımı asar gibi yaptım ama allah affetsin ama kur-an'ı yırtan kıza benzedim. "Derin, gülüyorum ama o 3 hafta içinde o kadar ağladım, o kadar mahfoldum ki. Umrunda bile değil." dediği zaman beni kendine bir kaç adım yaklaştırdı. "Bende bu anı bekliyordum işte. Burada, yani bu LunaPark'ta o konuşmamızda sana herşeyin oyun olduğunu söyleyecektim. Fakat seninle daha fazla vakit geçirmek istedim, laf sokmanı biraz daha duymak istedim." dedikten sonra nefes almasına bile izin vermeden cevap verdim. "Ya sen benim bu kadar laf sokmamı istiyorsun ya ben sana hep sokarım. Sen üzülme tamamı." dedim dalga geçerek. "Lan sakar iki dakka konuyu sabote etmesen ne olur acaba?" dedikten sonra elerimle ağzıma fermuar işareti yaparak sustum. Sonra bir kaç dakika durdu ve; "Al işte bütün kombinasyonun içine sıçtın Melodi." dedikten sonra elerimle yaptığım fermuarı gösterip susmama devam ettim. "Herneyse, senin en büyük hayalini biliyorum ve onu gerçekleştireceğim." dedikten sonra hemen konuştum.
"Nasıl yani, yiyip yiyip kilo almamak mı?"
"Hayır."
"Sınırsız kitap almak için olağanüstü kart?"
"Hayır."
"Irlandaya en sevdiğim kişiyle gidip 1 hafta tatil mi?"
"Hayır, ama ben bunu bir not alayım."
"Ee o zaman ne?" dedikten sonra beni güllerle yapılmış küçük bir dairenin içine soktu ve başımada güllerden yapılmış bir taç bıraktı. Birden bir Buğra gelip Derin'nin eline bir gitar tutuşturdu. Derin de arkasındaki genelikle barlarda olan sandalyeye benzer bir sandalyeye oturdu. Birden LunaPark'ta ki bütün ışıklar sönüp sadece Derinin sandalyesinin üstünde olan o direkteki lamba sönmedi. Ben hala etrafa bakınırken birden bir şarkı başladı ve Derin söylemeye başladı.

In my dreams you're with me
We'll be everything I want us to be.

And from there, who knows, maybe this will be the night that we kiss for the first time.

Or is that just me and my imagination.

Rüyalarımda benimlesin
Olmak istediğimiz her şey olabiliriz.

Ve burdan bi yerde kim bilir belki bu gece ilk öpüştüğümüz zaman olur.

Ya da bu sadece ben ve hayalimdir.

We walk, we laugh, we spend our time walking by the ocean side.

Our hands are gently intertwined.

A feeling I just can't describe
All this time we spent alone.

Thinking we could not belong to something so damn beautiful
So damn beautiful.

Yürüyoruz, gülüyoruz, zamanımızı okyanusun kenarında yürüyerek geçiriyoruz.

Ellerimiz nazikçe iç içe geçiyor

Tanımlayamadığım bir his
Bunca zamanı yalnız geçirdik,

Böyle güzel bir şeye ait olacağımızı düşünemeyerek.

Kahrolası derecede güzel.

Şarkı bittikten sonra ben hala cevap verememiş bir şekilde Derin'e bakıyordum. Bu benim hayalimdi, bir gün bana gerçekleşeceğini söyleselerdi baya bi popomla gülerdim. Peki Derin'ni  nasıl haberi oldu? O na söylememiştim bile. Derin birden konuşunca dikkatim ona yöneldi ve etrafımıza insanlar dolandığını fark ettim.
"Bugün senin doğum günün sakar. Unuttun mu? Kime diyorum ki, tabiki unutmuşsundur. Ama benim yüzümden. Biliyorum, seni çok üzdüm ama beraber çok eğlenmedik mi? Şimdi sana birşey soracağım eğer ciddi cevap vermesen malum yerinden ısırırım. Tamamı?" dedikten sonra ben cevap verdim. "Sen bi benim malum yerimden ısır, bende senin çükünü kopartayım." dedikten sonra bana cevap verdi. "Ulan sakar sen sus bi. Şimdi, soruyorum benimle çıkarmısın?" dedikten sonra birden yüzüm ciddileşti ve "Hayır." dedim, "Senle hayatta çıkmam." dedikten sonra arkamı dönüp yürüdüm herkes birlikte 'aaa' dedikten sonra birden arkamı döndüm ve; "QANDIRDIM." diyip güldüm. Sonra ikimizde birbirmize doğru hızlı adımlarla yürüyüp sıkıca sarıldık. Ve birbirimize sarılırken sadece birkaç şeyler söyledik.
"Beni bırakma olur mu?"
"Evine bırakmak zorundayım malesef, Babanda öğrendiğine göre ayağımızı denk almamız gerek." dediği zaman kafasına bir tane yapıştırdım.
"Seni hiç bırakmıyacağım."
"Söz ver."
"Ne sözü?"
"Şerefsiz evladı sözü. Ne olacak, adamlık sözü."
"Söz."

*

Voteleyin my baybsler! 💜

sakar bayan  // ethan dolanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin