Sayfa 62

14.7K 497 0
                                    


Vakit çoktan öğle vaktine girmişti. Üzerimdeki pijamaları kıyafetlerimle hızlı hızlı değiştirirken ''nasıl bu kadar fazla ve derin uyuyabilmişim?'' diye düşünmekten alamadım kendimi.

Sonra birden Mehmet geldi aklıma. Acaba hala uyuyor muydu? Ya uyanmışsa? Ya uyanalı çok olmuşta kahvaltı için beni beklemişse? Kafamdaki bu düşüncelerle kendi kendime ''Hay Allah'' diye hayıflanarak çıktım odadan.

Çehremdeki belirgin utanma hissiyle ilerledim odaya doğru. Odaya girdiğimde Mehmet'in odada olmadığını gördüm. Akşam, üzerine örttüğüm örtü katlanmış vaziyette, kanepenin bir köşesinde duruyordu.

Anlaşılan Mehmet uyanalı çok olmuştu. Çehremdeki mahcup eda giderek kendini daha da belirginleştirirken sırayla diğer odaları da kontrol ettim. Fakat Mehmet odaların hiçbirinde değildi. Mutfaktaki masanın üzerinde taze alınmış ekmek vardı. Ama Mehmet ortalarda yoktu.

Hiçbir yerde bulamayışımla birlikte evde olmadığını anlamış oldum. İyide nereye niçin gitmiş olabilirdi ki? Hem de düğünümüzün ertesi sabahında. Endişenin yüreğimde kol gezdiği bir anda belki biraz dolaşmak için çıkmış olabileceği geldi aklıma.

Ah evet kesin öyleydi. Böyle düşünmek içimi rahatlatmıştı. O halde gelmeden güzel bir kahvaltı hazırlayayım dedim kendi kendime. Hemen mutfağa geçip kolları sıvadım. Önce, ocağa çay koydum. Sonra buzdolabındaki kahvaltılıkları masaya yerleştirmek için dolaba yöneldim.

Tam dolabı açmaya hazırlanıyordum ki kapaktaki mıknatıslı süslerin birinin altına iliştirilmiş bir not gözüme ilişti. Kapağı açmak için uzanan elimi notu görmemle birlikte bir anda yön değiştirip nota doğru uzattım. Elime alıp okumaya başladığımda bunun Mehmet tarafından bana yazılmış olan bir not olduğunu gördüm.

Görücü Usulü AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin