-23-

166K 6.7K 5.3K
                                    

Nina'nın evine varmıştık. Nina bize pijamalar verdi ve yatak odasına geçip oturduk. Ailesi evde yoktu.

"İsterseniz yarın okula gitmeyelim. Topluca alışverişe gidelim ne dersiniz? Hem biraz kafamız dağılmış olur." dedi Nina. Yarın kesinlikle okula gitmek istemiyordum.

"Evet öyle yapalım." dedim hemen.

"David ve James'e haber verelim de niye gelmediler diye endişlenmesinler." dedi Mandy. Sonra da onlara yarın gelmeyeceğimize dair mesaj attı.

Nina iki tane yer yatağı yaptı. Mandy ve ben orada uyuyacaktık. Yer yataklarını severdim.

Geç saate kadar konuştuk ve en sonunda yataklara girdik. Zor olsa da uyumaya çalıştım.

---

"Saçmalama! Mor olan daha güzel."

"Hayır mavi olan daha güzel."

Ah! Kafayı yemek üzereydim. Nina ve Mandy tartışırlarken ben de oturmuş susmalarını bekliyordum. Ama hiç susacak gibi durmuyolardı.

"Herkes ne beğendiyse onu alsın. Yeter!" dediğimde ikisi de susmuştu. Galiba biraz bağırmıştım. İkisi de bana bakıyordu.

"Bence mavi olan daha güzel." dediğimde Nina sırıtarak Mandy'ye baktı. Mandy de kaşlarını çatarak bana baktı.

"Hadi gidelim artık. Geç oluyor." dedim.

"Sen bir şey almadın ki?" diye sordu Mandy.

"Pek alışveriş havamda değilim demek ki. Hadi gidelim. Ayrıca ben bugün eve gideyim." dedim.

"Neden? Biraz daha kal bizde. Robert hala sizin evin karşısında oturuyor." dedi Nina.

"Teşekkür ederim ama Robert beni öldürecek değil ya. Bir şey olmaz." dedim.

Kızlar erken ayrılmıştı. Benimle eve kadar gelmek istemişlerdi ama ben izin vermemiştim. Birinin korumasına ihtiyacım yoktu. Savunmasız gibi hissetmek istemiyordum. Eve vardığımda hemen kapıyı açıp içeri girdim. Dün iyi uyuyamamıştım ve hava kararmıştı. Dolaptan bir puding alıp yedim ve yatağa yattım. Yarın okula gidecektim. Kaçmaktan bıkmıştım.

Sabah olduğunda üzerime tek omzu açık kırmızı salaş tişortümü giydim. Saçlarımı hafif dalgalandırdım ve makyajımı yaptım. Kahvaltımı yapıp dişlerimi fırçaladım. Parfümümü sıktım ve çantamı alıp kapıyı açtım.

Az kalsın çığlık atacaktım. Kapıyı açtığımda David de oradaydı.

"Sakin ol." dedi gülerek.

"Aniden önüme çıkmasaydın sakin olabilirdim." dedim ben de gülümseyerek.

"Bugün okula birlikte gideriz diye düşündüm." dedi.

"Tabi olur." dedim ve gülümsedim. Böyle düşünceli olması hoşuma gitmişti. Kapıyı kilitledim ve yürümeye başladık.

"Saçın çok hoş olmuş." dedi.

"Teşekkür ederim. Beğendiysen hep böyle yapıyım." dedim. Tanrım! Salaklıkta üstüme yoktu. Neden böyle bir şey demiştim ki?! Sesli bir biçimde güldü ve:

Gizemli KasabaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin