"Na-nasıl yani?" diye sordum. Şok olmuştum. Gizemli Kasaba'dan gitmek mi? Birden bire nerden çıkmıştı?!
"En kısa zamanda gideceğiz. Buraya gelmeden önce yaşadığımız yere. Belki de bu kasabaya gelmek iyi bir fikir değildi." dedi annem. Hala şokun etkisindeydim.
"Siz hep böyle bir kasabada çalışmak istemiştiniz. Birden bire ne değişti? Ya kasabadan gitmek nerden çıktı?!" sesim biraz sinirli çıkmıştı.
"Anlatsak bile bize inanmazsın canım." dedi babam.
Yoksa..
"Hayır dinlemek istiyorum. Nedenini bilmek istiyorum. Anlatın." dedim.
"Hadi oturalım." dedi annem.
Annemle babam ikili koltuğa oturdum. Ben de tek kişilik koltuğa oturdum.
"Bildiğin gibi genelde çalışmak için kasaba dışına gidiyorduk." dedi annem. Ardından babam devam etti.
"Orada daha önce Gizemli Kasaba'da yaşayan Sam Martin adında bir adamla çalışıyorduk. Ve bize bu kasabayla ilgili bazı gerçekleri anlattı.." Babam duraksadı. Birkaç saniye sonra tekrar konuştu:
"Vampirler. Annenle ben ilk duyduğumuzda şaşırdık ve inanmadık. Ama bize bu kasabadaki saldırılarla ilgili fotoğraflar göstererek güçlü deliller sundu. Kendisi de zaten gerçekleri öğrenince buradan taşınmış."
İnanamıyordum. Annem ve babam gerçekten de vampirleri öğrenmişlerdi.
"Vampirler Jenna. İlk başta bize de saçma geldi ama.. Burada. Bu kasabada vampirler de var."
"Ama.. Dönemeyiz. Burda arkadaşlarım var. Onları nasıl bırakırım. Daha önce kendimi hiçbir yere böylesine âit hissetmemiştim. Ayrıca.. önceki okulumda olan kişiler.. İyi değillerdi. Kötülerdi. Hatta beni kendilerine nefret ettirecek kadar kötü. Daha önce hiç buradaki gibi arkadaşım olmadı. Orada herkes.. Herkes kötüydü." dedim. Ağlamak istemiyordum. Ağlamaktan nefret ediyordum. O yüzden kendimi tutuyordum.
"Sen arkadaş edinmede iyisin. Haklısın önceki okulundakilerle pek anlaşamazdın. O yüzden seni başka okula yazdırırız. Sorun halloldu." dedi annem.
"Hayır. Hiçbir şey hallolmadı. Anlamıyorsunuz. Buradaki arkadaşlarımı bırakamam. Benim için çok değerliler." dedim.
"Bir dakika.. Vampirlerle ilgili hiçbir tepki vermedin. Şaşırmadın bile. Yoksa sen biliyor muydun?" dedi babam. Lanet olsun! Ne diyecektim?
"Jenna biliyordun değil mi? Peki neden bize söylemedin?" dedi annem. İkisi de şaşırmış gözüküyordu.
"Kimseye söylememem gerekiyordu." dedim.
"Vampir olayını sana kim anlattı ki? Yoksa.. arkadaşların da mı bir vampir?!" dedi annem.
"Anne onlar kötü değiller. Aksine çok iy.."
"Bu kadar yeter. En kısa sürede buradan gidiyoruz. Pencereyi yaptıracağız ve evi satacağız. Ondan sonra hemen gidiyoruz. Sen de arkadaşlarınla görüşmeyeceksin!" dedi babam. Annem ve babam daha önce bu kadar sert konuşmamıştı.
"Beni bu kasabadan götürmeniz yetmiyor mu?! Şimdi de arkadaşarıma mı karışacaksınız?!"
"Jenna! Onlar vampir. O hayvan saldırıları diye gösterilen ölümler onların eseri. Vampirlerin eseri!" dedi annem. Neden anlamıyorlardı?
"Ama onlar yapmadı. Onlar kimseyi öldürmedi! Sizin düşündüğünüz gibi değiller!" dedim.
"Bu kadar yeter genç hanım. Telefonunu ver." dedi annem. Daha önce hiç böyle davranmamışlardı. Şok olmuştum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gizemli Kasaba
VampireJenna Collins Gizemli Kasaba'ya taşındığında olacaklardan habersizdir. Birçok yeni insan tanıyacaktır. Peki ya tanıdığını sandığı insanlar gerçekte öyle değilse? NOT: HİKAYENİN KİTAP OLMASI SÖZ KONUSU DEĞİLDİR/ OLAMAZ. Başlarda acemi olduğumu biliyo...