Gözlerimi açtığımda gelmek üzereydik.
Elimle gözlerimi ovuşturdum. Kendimi çok kötü hissediyordum. Büyük ihtimalle ateşim çıkmıştı çünkü üşüyordum.
Herkes uyanıktı. Şoför koltuğuna da David geçmişti.
Camdan dışarı baktığımda havanın kararmış olduğunu gördüm.
Araba durunca Mandy ve James görüşürüz diyerek arabadan indi. Demek ki eve oldukça yaklaşmıştık.
Ardından Nina ve Michel da arabadan indi.
Arabada sadece David, Alice ve ben kalmıştık. Kendimi bayılacak gibi hissediyordum. Ayrıca midem de bulanıyordu. Gözlerimi kapattım
"Jenna?" dedi Alice endişeli bir ses tonuyla. Cevap vermedim. Cevap vermek bile zor geliyordu.
"David biraz daha hızlı sür." dedi Alice.
"Hastaneye mi gitsek?" dedi David. Onun da sesi endişeli geliyordu.
"Hayır. Eve gidelim." dedim sadece.
Birkaç dakika sonra araba durdu. Gözlerimi açtım. Ayağa kalkıp arabadan indim. Alice de hemen arabadan inip koluma girdi.
"Yürüyebilecek misin?" dedi David bana bakarak. Başımı olumlu anlamda salladım.
"Ben Jenna'nın eşyalarını taşıyayım. Alice sen de Jenna'yı odasına götür." dedi David.
"Tamam." dedi Alice.
Anahtarla kapıyı açıp Alice'le içeri girdim. Arkamızdan da David elinde benim bavulumla içeri girdi.
Ailem hâla işte olmalıydı. Evde yoklardı. Saat kaçtı ki?
"Saat kaç?" diye sordum merdivenlerden çıkarken.
"20.13" dedi Alice.
Sonunda odaya girdiğimizde yatağa oturdum. Alice ışıkları açtı. David de odaya girdi ve bavulu dolabımın yanına bıraktı.
"Sanırım duş alsam iyi olacak." dedim. Duş almak beni rahatlatabilirdi.
"Ben salonda otururum. Bir şeye ihtiyacın olursa söylersin." dedi Alice. Gülümsedim ve tamam anlamında başımı salladım.
Alice'e sırf David'le yakın oldukları için soğuk davranmıştım. Ama şimdi kendimi kötü hissetmiştim. Çünkü Alice gerçekten çok iyi biriydi. Harika bir arkadaş olabilirdi.
"Ben eve gideyim o zaman. Görüşürüz." dedi David de gülümseyerek ve odadan çıktı. Ardından Alice de odadan çıktı.
---
Duş gerçekten çok iyi gelmişti. Artık kendimi öncekine göre çok daha iyi hissediyordum.
Saçlarımdaki fazla suyu sıktım ve kurulandım. Kırmızı renkli bornozumu giydim ve elime de bir havlu alıp banyodan çıktım. Bornozun boyu dizimin üstüne geliyordu. Biraz kısaydı ama aşırı kısa da değildi.
Yatağa oturdum ve elime aldığım havluyla saçlarımı kurulamaya başladım.
Karşıya baktığımda David'i görmemle duraksadım. Lanet olsun! Bir dahaki sefere banyoya girmeden yapacağım ilk iş perdeleri kapatmak olmalıydı.
David'in altında pantolonu vardı ama üstünde bir şey yoktu. Vücudu gerçekten güzeldi. Kaslıydı ama aşırı abartı değildi. İdealdi yani. Onu bir kez daha istemeden üstsüz görmüştüm. O da duş almış olmalıydı ki saçları ıslaktı. Umarım yüzüm kızarmıyordur diye geçirdim içimden. Onun üstünde bir şey yoktu. Ve ben bornozla oturuyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gizemli Kasaba
VampireJenna Collins Gizemli Kasaba'ya taşındığında olacaklardan habersizdir. Birçok yeni insan tanıyacaktır. Peki ya tanıdığını sandığı insanlar gerçekte öyle değilse? NOT: HİKAYENİN KİTAP OLMASI SÖZ KONUSU DEĞİLDİR/ OLAMAZ. Başlarda acemi olduğumu biliyo...