BAHTSIZ(tamamlandı)

Bölüm 30:"evet"

ecrin' in ağzından

Bugün yine karmaşık bir hayata gözlerimi açtım. Arda çoktan uyanmıştı. Bir kaç gündür böyle zaten. İyice uyku düzeni bozuldu. Arda hep üzgün artık onu hiç gülümserker göremiyorum. Aysun bir hayırlısıyla gelseydi her şey yoluna girecekti.
Yataktan hızlıca kalktım. Arda odada oturuyordu.
Arda' ya

"Hayatım kahvaltı yaptın mı?"
"İştahım yok"

Arda' yı böyle görmek beni çok üzüyordu. Arda yemeden içmeden kesildi. Artık o gözler eskisi gibi ışıldamıyor.

Arda

"Canım sen yap kahvaltını, ben yapmayacağım"
"Arda neden böyle yapıyorsun bak kardeşini yarın getireceksin"
"İyiyim ben "
"İyi değilsin seni böyle görmek beni çok üzüyor"
"Canım böyle yapma. Bak ben iyiyim. Sadece yarın için biraz endişeliyim"
"O zaman biraz bir şeyler ye. Böyle aç aç olmazki"
"Benim karıcığım bana güzel bir kahvaltı hazırlarsa neden olmasın"
"Tabi hazırlarım"

Ardaya sımsıkı sarıldım. Sonra mutfağa geçtim. Arda menemeni çok seviyor. Hemen menemen yapmaya koyuldum. Zaman geçmek bilmiyordu. Artık biran önce yarın olsun aysunu buraya getirelim bitsin bu işgence. Bakalım görümcemle anlaşabileceğiz mi? Aysun iyi kız eminimki çok iyi bir aile olacağız.
Kahvaltıyı hazırladım, arda' yı çağırdım.
Arda

"Ooo mis gibi kokuyor valla. İştahım açıldı"
"Hadi otur bakalım, baş köşeye"

Birlikte sofraya oturduk. Bir yandan kahvaltı yaparken diğer yandan aysun' u konuşuyorduk.
Arda

"Yarın inşallah aysun burada"
"İnşallah hayatım. Artık bir an önce görümcemi istiyorum"
"Görümcen beni çok endişelendiriyor dün osmanla konuşmuş. Bir de bana onu savundu."
"Nasıl konuşmuş? Arda osman ya aysunu kandırırsa"
"Yok kandıramaz aysun o kadar da saf değil. "
"Arda korkmaya başladım, aysunu kaçırırsa"
"Niye kaçırsınki zaten babam kızı verdi. Yakında düğün var"
"Peki yarın saat kaçta gideceğiz"
"Saat dokuz gibi çıkarım"
"Nasıl çıkarım. Ben de geliyorum. Bunu daha önce konuştuk"
"Ecrin seni tehlikeye atamam. Bak sen burada kal. Hayatım üzme beni"

Arda tek giderse ben burada kafayı yerim. Arda ya bir şey olursa zaten yaşayamam. Benim burada kalmamım hiç anlamı yok.

Arda

"Bak hayatım itiraz istemiyorum hem seni de korumam gerekecek."
"Arda ama ben burada ne yapacağım. Olmaz arda hem meraktan ölürüm. Ya sana bir şey olursa"
"Bir şey olmayacak merak etme. Her şey hazır zaten. Kimse bizi görmeyecek bile. Burada kalacaksın o kadar hem sen kocanın sözünü niye dinle miyorsun?"
"Ya arda o ne öyle kabadayı gibi. Sana hiç yakışmıyor"
"Canım şaka bir yana gelmiyorsun"
"Of arda of. Tamam gelmiyorum ama bana her dakika haber vereceksin."
"Tamam hayatım sen yeterki burada kal."

Arda salona geçti. Bende sofrayı kaldırmaya koyuldum. Arda'yı tek başına nasıl göndereceğim. Anlamıyorum ben gelsem ne olur sanki. İçerden ardanın sesi geliyordu. Yine telefonla konuşuyordu. Sofrayı toplayıp ardanın yanına geçtim.
Arda

"Canım bu akşam hasanla tuğba gelecek."
"Gelsinler hayatım. Çok iyi olur hem ilk misafirlerimiz"
"Önce alışveriş yapalım sonra sen o güzel yemeklerinden yaparsın"
"Her şey var zaten. Tek sebze yok onuda hemen manavdan alırız"

Ardayla hep, birlikte alışveriş yapıyoruz. Markete su almaya bile gitsek birlikte.
Üstüme hırka aldım ardayla çıktık evden. Manav hemen evin yanındaydı.
Manava geldik.
Arda

"Ne eksik hayatım. "
"Salata için domates, salatalık alalım. Biber dolması için dolmalık biber. Başka eksik yok"

Ardayla tüm eksikleri aldık. Bugün hava çok güneşliydi. Bayagı da sıcaktı. Yavaş adımlarla yürümeye başladık. Tam eve gelirken yolda ayşegülle karşılaştık.