Kayıp Kral ɸ 34

25 9 3
                                    

"İzin verin de sizi Kayıp Kral'la tanıştırayım!" dedi Yosun ellerini iki yana açarak.

Bariyerdeki zorlanmayı hissetti Barika. Kral soyundan biri bariyere giriş yapmak üzereydi. Aynı anda tüm kral ve kraliçelerde hissetti. Ama bunun nereden geldiğini anlayamamışlardı. Yukarı balkondan oldukları noktaya cüppeli biri atlamıştı. Cüppe dalgalanmıştı atlamasından dolayı. Yüzünün tamamen cüppenin şapkasıyla kapanmış olması onun kim olduğunun seçilememesine sebep oluyordu. Hemen masanın üzerine atlayan bu kişi bir süre tek dizinin üzerinde oturdu. İşte o an bütün kalabalığın nutku tutulmuştu. Ayağa kalktığında Yosun başını eğdi. Sonuçta kendinden üstün biriydi bu. Bunca zamandır sakladığı, kendi için değerli olan o kişi... Kayıp Kral cüppesinin şapkasını indirdi, Defne o an ayağa kalktı uğradığı şokla. Barika'nın ise ağzı açık kalmıştı bir karış. Bunu beklemiyordu. Kalabalıktan yayılan gürültü doldurdu tüm salonu.

"Size Kayıp Kral'ı takdim ediyorum." dedi Yosun heyecanla. "Biricik abim Poyraz Buyrukbay!"

Poyraz masanın üzerinden tüm vampirlere teker teker baktı. Gri parlak gözleri diğerinin korkutmuş gibiydi. Sonuçta her zaman efsanelere konu olmuş bu vampir, şuan karşılarındaydı. Hepsinin nutku tutulmuş gibiydi. Baştan beri kardeşiyle planları buydu. Yaydığı gölgeler sayesinde kendi zihinleri arasında bağlantı kurmuş, tüm planı o yolla yapmışlardı. Bu yüzden kimse ne kralı bulabilmişti ne de gerçeği... 

Yosun mağaranın önünde büyük bir endişeyle bekliyordu. Yaklaşık bir aydır mağaranın içerisinde sıkıntılı bir yüz ifadesiyle uykuya dalan ağabeyi Poyraz için endişeleniyordu. Her gün buraya gelip onu kontrol etse de durumunda herhangi bir değişiklik göremiyordu. İçinde bulunduğu koruyucu bağı da bunu gösteriyordu. Kendisiyle bağ kurmayan tek kişi Poyraz olmasına rağmen kan bağından dolayı Poyraz'ın acısını paylaşıyordu. Esen rüzgarla saçları savruldu. O an kalbindeki ısıya anlam verememişti. Mağaranın içinden gelen inleme sesi dikkatini çekti. Ayağa kalkıp mağaradan içeriye girecekken mağaranın önünde gördüğü şeyle donakaldı. Ağabeyi ayakta ve gülümsüyordu. Yosun ikilemde kalmış gibiydi. Bir aydır uyanış uykusuna yatan ağabeyinin nasıl bir benlikle uyandığını bilmiyordu. İçindeki endişeye dur diyemiyordu.

"Ne o küçük kelebeğim-" dedi Poyraz gülümseyerek. "Ağabeyine sarılmayacak mısın?"

Yosun koşarak ağabeyine sarıldı. Onun değişmediğine seviniyordu. Kalbinde hissettiği birkaç değişimle gözlerini ona çevirdi. Diğer kral ve kraliçelerden tepki geliyordu. Yüz yüze gelmedikleri sürece kimse kimseyi tanımayacak, bilmeyecekti. O zamana kadar Yosun ağabeyini koruyabilirdi ve içinde bulunduğu sırrı da. 

"Kayıp Kral'a merhaba demem gerek galiba." dedi Yosun sırıtarak.

Defne böyle bir şeyi beklemiyordu, özellikle de oğlundan ve kızından böyle bir şey beklemiyordu. Balkır dikkatle aşağıya bakıyordu. Düşündüğü şey tam olarak gerçekleşmişti. Oğluyla kızının aptal olmadığını iyi biliyordu. Ama yine de bunun ihtimalini vermemişti uzun zamandır. Kayıp Kral olarak çağrılan kişi kendisinin ağabeyiydi sonuçta. Gücünü ve varisliğini kendisine bırakıp bir anda kayıplara karışmıştı adı gibi. Onun gücünü varis alan kişinin oğlu olacağını bilemezdi. Sonuçta bu zamana kadar her kralın soyundan birer kral ve kraliçe çıkmıştı. Onlar özel çocuklardı, artık bunu biliyordu.

Atlas uğradığı şokla kendisini balkonun ucunda bulmuştu. Gördüğü şeyin bir rüya olmasını beklemişti. Ama rüya değildi. Gördüğü şey birkaç dakika içerisinde gerçekleşmiş ve bunun tanıklarından biri olarak kendine yer bulmuştu. Onat ve Sonat bunca zamandır nasıl fark edemediklerini düşündüler. Sonuçta kral ve kraliçelerin kendilerine ait bir enerji dalgası vardı ve Poyraz'da bunu hiç hissetmemişlerdi. 

GölgeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin