Yirmi beşinci bölüm. "Gönül ferman dinlemiyor"
Davet yapılacak yere vardığımızda hemen arabadan inip etrafıma baktım .
Çok lüks bir yere geldiğimizi anladığımda memnuniyetsizlikle yüzümü buruşturdum ne bekliyordum ki gece kondu felan mı ? Kaan bana bakıp "Ne oldu " dediğinde cevap verdim .
"Böyle yerleri sevmiyorum " ensesini kaşıyıp konuştu .
"Bende sevmiyorum erken kalkarız " dedi . Gülümseyip yürümeye başladım .
İçeri girdiğimizde boş bir masaya oturduk .
Sonra onu gördüm ,karşısında bir kızla kahkaha atıyordu , evet evet gerçekten oydu !Kalbime binlerce iğnenin saplandığını hissettim, nefes almakta zorlandım .
Karşısında bir kızla gülüşüyordu , o mükemmel gülümsemesini başkasına sunuyordu ."Senin ki , kıskançlıktan ne yapacağını şaşırmış be Zeyno " diyerek kıkırdadığında sinirle Kaan'a baktım .
O ise ellerini kaldırıp hemen ağzına fermuar çekti . Ali daha beni farketmemişti , karşısında ki işe nasıl ilgiliyse artık ....
Hemen ayağa kalkıp hızlı adımlar ile onların masasına yürüdüm , tam önlerinde durduğum da genzimi temizleyerek konuştum .
"Bi beş dakika gelir misin sevgilim " Ali beni gördüğünde gözlerine yine o ifadeyi yerleştirdi kırgınlık ....
"Daha sonra konuşalım Zeyno " hafiften çakırkeyif olduğunu biliyordum , çünkü konuşurken hıçkırıyor ve gülüyordu.
"Öyle mi " dediğim de yutkundu . "Öyle "
"Pekala ben size rahatsızlık vermeyeyim iyi günler "
"Zeyno.." Elimi kaldırıp susmasını işaret ettim.
Sadece gülümsedim , bir kız kırgınken bile gülümseyebiliyorsa gerçekten seviyordur değil mi ?
Lavaboya doğru yürüyüdüm , hemen kapıyı kapatıp sırtımı yasladım.
Tam anlamıyla benim ona yaşattığım hayal kırıklığını , o da bana yaşatmıştı .
Haklıyım demiyordum , sevgiliysek ona haber vermem lazımdı gerçekten hatalıydım , ama o , onun yaptığı ...
Tabularımı yıkıp , yerle bir etmişti beni .
Ben onu unutmaya çalışırken hayatıma girmiş beni sevdiğini söylemişti ama hangi seven böyle üzerdi ki .
Belki de en çok sevdiklerine üzülürsün sözü gerçekti , ben en sevdiğime üzülüyordum ....
"Zeyno iyi misin ?" Kaan 'ın sesi kulaklarıma vardığımda hemen ayağa kalkıp toparlanmaya çalıştım .
"İ.iyiyim hemen çıkıyorum "
Yüzümü yıkayıp dışarı çıktığım da Kaan endişeli bir yüzle bana bakıyordu .
"Zeyno , benim yüzümden buraya geldiğin için mi kavga ettiniz " dediğim de hemen başımı iki yana salladım.
"Yok, boşver Kaan ben iyiyim sadece , Ali'nin davranışları beni üzüyor , kırıyor , parçalıyor ama o bunları göremeyecek kadar kör "
"Seni üzüyor piç herif " gülümsedim.
"Aynı zamanda beni dünyanın en mutlu kızı yapıyor " derin bir iç çekip devam ettim.
"O kadar mutlu ediyor ki bazen kim olduğumu unutuyorum , bazen de öyle bir kırıyor ki ondan nefret ediyorum "
"Bir insan hem aşık olup hem de nefret edebilir mi ?"
Bana derince baktı .
"Öyle bir seviyorsun ki küçük , bazen bu sevgini kıskanıyorum o seni haketmiyor "
"Haketmiyor ama bu gönül ferman dinlemiyor " diyerek elimi kalbime koydum .
****
Oy ve yorumlarınızı bekliyor , sizleri seviyorum ....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KELEBEĞİM {TAMAMLANDI}
Ficção AdolescenteKüçüklük arkadaşları değillerdi , o sadece abisinin arkadaşıydı kendisi onun için sadece kardeşti .Zeyno Kahramanoğlu abisinin arkadaşına aşık olan kelebek . Ali Özkan . Her gece başka barlarda eğlenen tabirimizle playboy çoçuk . O dört yaşında ki...