TESADÜFÜN ADI ALZHEİMER

"BİLETLER İKİ OLDU"

Emre ve Habibe hastaneye gelmişti. Mustafa'nın kaldığı odaya çıktılar. İçeri girdiklerinde birbirlerine sarılı görünce Mustafa ve İkra'yı kapıyı tıklattılar.

Emre "Biz geldik :) "

Mustafa "hoşgeldiniz :) "

Habibe "Merhaba. Geçmiş olsun :) "

Mustafa "Teşekkürler. Niye zahmet ettiniz. Yarın kalkıyorum ayağa :) "

İkra "Dün 5-6 saat boyunca yanındaydı zaten :) "

Mustafa "Bilmiyordum ki. Sağol kuzen :)"

Emre "Rica ederim. İkra hanım isterseniz siz evinize gidin dinlenin. Biz ilgileniriz."

İkra "Peki o zaman. Geçmiş olsun tekrardan. Akşam ararım seni."

Mustafa "Gerçekten çok sağol. Yordum senide."

İkra " Bi zahmet bakayım :) " dedi ve vedalaşıp odadan ayrıldı. Kendi bölümüne geçti. Hastaları kontrol edip eve geçecekti. İş konusunda çok hassastı. Gözüyle görmeden, kendi yapmadan rahat edemezdi. Sırayla odaları gezdi. Selim beyin kaldığı odaya gelince onun ağladığını gördü.

İkra "Selim bey bir sorun mu var?"

Nusret bey "Malatya'dan kötü bir haber geldi de."

İkra "Hayırdır?"

Nusret bey "Kızı vefat etmiş. Silahlı saldırı."

İkra "Başınız sağolsun. Gerçekten çok üzüldüm."

Selim bey "Sağol kızım ;( "

İkra "Mustafa'ya haber verdiniz mi?"

Selim bey "Ben üzülmeyeyim diye çoğu şeyi bana anlatmamış. Bugünlük bizde o bu haliyle bir yere gitmesin diye söylemeyeceğiz."

İkra "Siz herşeyi öğrendiniz mi?"

Selim bey "Evet. Kızlarımı oğlumu."

İkra "Biliyorum kolay değil ama düşünmememniz gerek. Ve ayrıca oğlunuz içinde başsağlığı dilerim."

Selim bey "Oğlum için derken? Bir şey mi oldu oğluma?"

İkra "Nusret bey!"

Selim bey "Bana çabuk anlatın şunu."

Nusret bey "Abi ..."

Selim bey "Bak şimdi kızın yanında başlayacağım abine. Anlat diyorum sana."

Nusret bey "Büyük oğlun Abdullah. Trafik kazasında eşiyle vefat etti. Mustafa evrak için Malatya'ya gidiyorum dediğinde cenazeye gitmişti."

Selim bey "Siz ne diyorsunuz! ;( Oğlum nasıl öldü, nasıl bana söylemezsiniz?"

İkra "Hastalığınız kritik süreçteydi."

Selim bey "Bu nasıl bir hastalık ;( Oğlum kızım var. Tanımıyorum. Hatırlayamıyorum. Öldüler ve ben yeni öğreniyorum. Cenazelerine gidemiyorum Derdi veren Allah'ım dermanınıda ver."

Nusret bey " İnşallah abi. Biliyorum gizlediğimiz için kızgınsın. Ama inan böyle olması gerekiyordu."

Selim bey "O Mustafa çıksın ben ona soracağım bunların hesabını ;( "

İkra "Yarın yanınızda olacak inşallah. Ama ona kızmayın. O kendince ve bence de doğru olanı yaptı."

...

Emre "Hayırdır hemşire hanım ayrılmıyor yanında :) "

Mustafa "Sende mi kuzen :) "

Habibe "Keşke yarım saat daha geç gelseydik. Ne güzel sarılmıştınız öyle :) "