#44#

18 1 0
                                    

Uyandığımda herkes karşımda bana bakıyordu. Ayaklarım alçıdaydı ve ağrıyordu. Uyandığım gibi herkes başıma üşüşmüştü. Aslında ben bu konu hakkında konuşmak istemiyordum. En azından bir süreliğine. Dedem bana yaklaşıp bir tane tokat atmıştı.

Tokat atmasıyla kafamı yere çevirdim ve öylece kaldım. Sanki duygularımı kaybetmiştim. Ne acı ne de üzüntü duyabiliyordum. Sadece boşluk.

Anneannem kucağıma gazete sayfalarını fırlatıp
"Senin yüzünden magazine kapak olduk. Afferin. "

Dayım anneannemi çekerek benimle sakin bir şekilde konuşmaya başladı.
"Deniz aklından ne geçiyordu? Bizi ne kadar korkuttuğunun farkında mısın? Sanki intihar etmen bir şeyi değiştirecekti."

Ne suratına bakıyordum nede cevap veriyordum. Sadece ayaklarıma odaklanmıştım.

"BİZE CEVAP VERMEK ZORUNDASIN DENİZ BEY!"

Anlaşılan ailem çok kızgındı bana. Ama kızılması gereken kişi ben değil annemdi. Sonuç olarak bana bunları o yaptırmıştı bana.

Bana iyice bağırıp çağırmaya başlamışlardı. Asya hiç bir şey yapmıyordu ama Uzel sinirlenip beni korumaya çalışıyordu. Artık boştu. Nasıl olsa şimdi gerçekten hiç kimsenin önemsediği değildim.

Ailem bana bağırmaktan vaz geçip odadan çıkıyorlardı.  En son dayım çıkarken
"Artık bizim aileden değilsin. Ne halin varsa kendin gör."

Kapıyı kapatıp çıkmışlardı. Gözümden bir damla yaş bile akmadı. Ayaklarıma odaklanmış halde boş boş bakıyordum. Uzel yanıma gelip
"Aklından ne geçiyordu Deniz? İntihar ederken hiç mi seni sevenleri düşünmedin? Sen bu kadar mı bencilsin? Sen ölseydin ben, Asya belki annen ne yapacaktı?"

Bana bağırıyordu. Onu dinliyordum ama tepki vermiyordum. Ağlayarak sözlerine devam etti.

"Amacın neydi Deniz? Bana cevap ver. Bana hesap vermek zorundasın! "

Ona bakmıyordum ama duyuyordum. Kimseyle konuşmak istemiyordum. Sadece düşünmek istiyordum.

"Böyle konuşmadan duramazsın Deniz Bey. Elbet bir gün konuşacaksın."

O da odadan ağlayarak çıkmıştı. Arkasından annesi de kapıyı kapatarak çıkmıştı.Sadece Asya ve Kemâl Amca kalmıştı. Bir yanıma Asya diğer yanıma Kemâl Amca oturdu. Ben hiç bir tepki vermiyordum.

Sessiz bir şekilde beklerken sessizliği babamın Asya'yı aramasıyla bozulmuştu. Asya, Kemâl Amca'nın gitmesini rica ederek sesi hapörlere vermişti.
"Alo. Asya kızım nasılsın iyi misin?"

"Deniz iyi şu anda hastanedeyiz."

"Deniz'i değil seni sordum!"

"Kötüyüm baba."

"Neden?"

"Kardeşim ölümden döndüğü için olabilir mi?"

"Aa aynen bende üzüldüm. Kendisini öldüremediği için. Kendisini öldürmeyi beceremediği için. Gerizekalı heryerde haberleri var. Sana kötü örnek oluyor. Bu yüzden yanıma geliceksin."

"Hayır gelmiycem saçmalama. Burda kardeşimle yaşıycam."

"Hayır! Geleceksin ve bizimle beraber yaşayacaksın. Tartışma bitti. Yarın ilk uçakla Antalya'ya geliceksin."

"Hayır bab..."

Telefon kapanmıştı. Artık elimdeki her şeyi kaybetmiştim. Üzülmem gerekiyordu ama ben üzülemiyordum.

"Ne yapıcam şimdi?"

Boş boş etrafa bakıyordum.
Asya bana sarılarak ağlamaya devam etmişti. Eğer gitmek istiyorsa gidebilirdi. Onu zorla yanımda tutamazdım. Ona sarılmadan ve ona bakmadan
"İstersen git. Ben kendime bakabilirim."

Sahte YaşamHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin