#27# Tatil

40 3 11
                                    

Dikkat: Bu bölümdeki iğrençlikten dolayı özür diliyorum. Öncelikle bu tatil bölümlerinden sonra artık olaylar daha hızlı gelişecektir.


"Deniz. Deniz? Deniz!?"

Yataktan sıçrayarak kalkmıştım. Etrafıma baktığımda her şey eskisi gibiydi. Lanet olsun rüyaymış. O kadar gerçekçi ve güzel bir şeyin rüya olmamasını istemiştim. Sinirden yatağa vuruyordum.

"Deniz noldu? 2 dakikadır seni izliyorum ağlayıp yapamam, ağlayarak ve gülerek bizim dedin dedin. İyi misin?"

Al işte tüm o güzel şeylerin rüya olması canımı sıkmıştı. Hiçbir şey demeden Uzel'e sarıldım ve rüyamı anlattım.

"Bu kadar güzel ve muhteşem bir anın rüya olması çok saçma. Tamam seni ağlayarak becermem pek doğru değil. Diceksin ne biçim erkeksin, içimdeyken zevk alacaksın. Ama sen acıyla bağırırken gözlerimin önünde, ben zevk alamam. Sadece bil istedim."

"Aşkım seni yargılamıyorum. Tamamen kendi seçimin. Ben erkek olsaydım büyük olasılık bende istemezdim. Hem bu konuda korkulacak bir şey yokki. Senin annen de benim annem ve babam da yapmış yani. Ölümle biten bir şey değil."

Sarılmıştık. Hâlâ rüyanın etkisindeydim.

"Hem ne kadar güzel rüyalar görmüşsün. Başak diye bir kızımız var ve ikinci bir bebeğimiz oluyor. Çok tatlı değil mi?"

"Birde sen Başak'ı görücektin. Saçları turuncu, uzun ve dalgalı. Gözleri mavi, yanakları şişik, burnunun üzerinde çiller var. Küçücük elleri, ufacık ağzından anne ve baba deyişi..."

Tekrardan duygulanmıştım ve bu duygusallaşmam ağlamama sebep oluyordu. Ağlamaktan çekinmezdim. Heleki  hayat bulduğum kızın karşısında.

"Hadi yatalım. Yoksa yarına uykulu bir şekilde tatil geçiricez."

Uzel ile ilk kez tatile gidecektik. Hiç bir otel bizi aynı odaya koymayacağı için mecburen babamın otelinde yer ayırtmıştım. Zaten o otelde her zaman bir yerim vardı. Tatil için babamın gitmesini beklemiştik. Babam 1 haftalığına yurt dışındayken bizde bu sürede tatil yapabilirdik. Kemal Amca'yı biraz zor ikna etsekte gidiyorduk. Geri dönüşü yoktu.

Sonunda uçağa binmiştik. Yanımda Uzel, arkamızda Asya ve Rüzgâr vardı. Uçak havalanırken Uzel elimi sıkmıştı. İlk uçak yolculuğuydu.

"Korkmana gerek yok hayatım. Bu çok normal bir şey. Sakin ol, ben yanındayım."

Otele gelmiştik. Valizlerimizi odaya koyup mayolarımızı çıkardık. Uzel banyoda, ben odada giyindikten sonra sahile gittik.

"Aşkım bir şey dicem."

"Söyle tatlım."

"Bu bikiniyi sen ne zaman aldın?"

"Beraber aldık ya. Noldu?"

"Aşkım sanki biraz küçük gelmiş. Arka taraflar maşşallah gani gani yani."

"Aşkım ben baktım. Gayet normal. Bu sefer bol bikini giyersem ön tarafım gözükecek. Bu bikini tam yani."

"O zaman böyle dolaşmasan? Yani peştamal örtü filan bağlasan?"

"Bak onu yapabilirim."

Çantadan örtü çıkartıp bağladıktan sonra bana bakıp gülümsedi. Bende ona gülümseyip yürüyerek ona sarıldım. Oda iki eliyle yandan belime sarıldı.

Sahile vardığımızda genel olarak doluydu. Zar zor dört kişilik yer bulmuştuk.

"Aşkım ben suya giricem gelicek misin?"

Sahte YaşamHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin