Medya: Aras Birkan ve Vera Soylu
VERA SOYLU
"Aras bak, iyi değilsen eğer. .."
"Sanırım 444. Söyleyişin bu ama iyiyim vera. Atlas sağolsun pansuman yaptı kendime geldim. Bir kaç ağrı kesici alınca daha iyiyim artık. "Iç kanamam yok . Hastane yakında. Kötü hissedersem götürürsünüz. Bunları biliyorum çünkü defalarca söyledin. ""
"Ben senin iyiliğin için söylüyorum. Sen dalga geç anca. Gerçekten iç kanaman olabilir. "
"Dalga geçmiyorum. Ama o kadar da dayak yemedim yani. Yarın program var son provamız kalmış. Onu düşün sen beni düşünme. "Söylemesi kolay tabi. Ben seni öyle dayak yemiş biçimde görünce nasıl canım yandı ! Bir de o halinle okula geldin. Seni düşüneceğim tabi. Program senden değerli mi? İçimden coşturuyorum böyle ama gelin görün ki dışarıya vurabildiğim birşey yok.
Hem benimle dalga geçiyor hemde ani hareketlerde oflayıp pufluyor. Ne ala memleket beyefendi! Sadece şarkımızın provası kaldı ama ne yapıp edip Aras'ı hastaneye göndermem lazım.Şirketde kahvaltı ettikten sonra okula gelmiştik. İçim rahat olmasada! Bugün büyük gün değildi. Ama yinede büyüktü yani. Çünkü bugün Aras ile şarkı söyleyecektik. En sona yaprak hoca bizi bırakmıştı. Söylenecek şarkıyı ise benim seçmemi istemişti. Bir iyi davranıyordu şu günlerde ban ama çıkar kokusu. Şarkı her seferinde beni duygulandıran hintçe şarkılardan biriydi.
"Aras şarkıyı ezberledin değil mi?"
"Ezberlememe gerek yok vera! Zaten biliyordum. "
Ne kızıyorsun! Çok bilmiş. Birşeyi de bilme!
Yaprak hoca salona gelince yerlerimize geçtik. Sahte davetlileri olan provaydı bu. Sahte davetliler bizimkiler.
Sahneye çıkınca bir anda elimi kolumu nereye koyacağımı Şaşırmıştım. Kalbim çok hızlı atıyordu. Sahne korkum yoktu. Daha önce defalarca sunuculuk yapmıştım. Şuan heyecanlanmamın tek bir sebebi vardı. Aras ile aynı sahnede çok sevdiğim bir şarkıyı söyleyecek olmak. Ne kadar da içime işlemiş bu adam? Bilip de bilmemezlikten geliyordum kabul. Edebiyatta tecahülü arif sanatı. Teşekkürler
Bakın ! nasıl da saçmalıyorum.
Sakinleşmek için elimi kalbime koyup derin nefesler alırken Aras ile göz göze geldim. Allahım cidden mi? Rezillik diz boyu!"Sahne korkun mu var vera? İyi misin? Sen titriyorsun çünkü bir yüzünü yıka gel istersen"
He zalımın oğlu! Sahne korkum var! Manyağım ya ben. Sahne korkum olsa bile bile bu işe girer miyim acaba ! Başkasını bulmaz mıyım sunucu olarak. Aras biraz mantık ama lütfen!
(@imtrubute12 mantık hatalı problem hatalı kendisi hatalı. Matematik hata kabul etmez sksjskskks)"Yok hayır bir anda oldu. Geçer birazdan"
Yaprak hoca şarkıyı başlattı . Sakinim . I can do it.Şarkı gerçekten harikaydı. Teri galiyan. Senin sokakların anlamına geliyordu. Basit bir şarkı gibi görünsede anlamları derindi.
İlk başlarda gözlerimi kapattım. Sonra açıp tam karşıma koltuklarda oturan arkadaşlarıma baktım. Nutku tutulmuş gibiydi hepside. En sonunda daha fazla direnemedim ve Aras'a baktım. Bana bakıyordu. Ne zamandan beri bilmiyordum ama tam gözümün içine bakıyordu. Şarkının anlamının belkide Aras'ın gözleri kadar derin olamayacağını farkettim sonra . Kendimi kaptırdığım bu adam beni sevemezdi. Biz farklıydık. Onun belkide yüzlerce sevgilisi olmuştu. Hatta belki şuan bile vardı. Ama ben aklım birşeylere eriştiğinde kendimi korumaya çalışmıştım. Sevgililik işlerinden haz etmezdim. Klişe olabilir belki ama biz gerçekten iki ayrı dünyanın insanıydık. O ateş di . Ben ise kağıt. Bir araya gelsek ki gelemezdik ama yakardı beni.
Zordu. Göz göze gelince kafa çevirmek. Ama dayanıyordunuz. Çünkü siz göz göze geldiğiniz insan için hiçbir şey ifade etmediğinizi bilince dayanıyordunuz.Şarkı neyseki sözlerini unutup kendimi rezil etmeden bitti. Salondan çıt çıkmıyordu. Yaprak hoca önce uzun uzun alkışladı. Sonra tebrik edecekti ki Aras bir anda salondan çıktı. Geride rüzgarı kaldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sen Farkı
SpiritualBu hikaye bi kızın dünü bugünü ve yarını. Hem yetim hem öksüz bi kız henüz 17 yaşında ömründe tattığı tüm acıları ona unutturacak bi adamla tanışırsa neler olur? Ailesi, arkadaşları ve Aras. Kalbi bu adamı içine hapsedecek kadar geniş mi? 17 yaşın...