Sen Farkı

HAYAT

ARAS BİRKAN
"Anlat" dedim karşımda süklüm püklüm duran Baybarsa.

"Aras bey. Sabah namazından sonra evden çıktılar. Sameer bey, vera hanım, ve Neha hanım. Önce Taj mahal'i sonrasında Hindistanda gezilmesi gereken yerlerin hepsini gezdiler. Simdide Haydarabada gitmek üzere yoldalar. Akshay peşlerinde. "

"Vera nerede oturuyor? Ön koltukta mı. "
"Hayır efendim. Arka koltukta. Bu arada.."
"Ne bu arada?"
"Yolda bir ara mola verdiler. Vera hanım uzun süre ağladı. Mola verdikleri yer nehrin yanıydı. Bir kolyeden bahsettiler. Vera hanım o kolyeyi nehire fırlatmış. "

Kalbime saplanan sızıyı yutmaya çalıştım.

"Yaaa. Her neyse. Hazırlanın. Biz de haydaraba gidiyoruz. "
"Efendim yalnız onlar köyde kalacaklar. Aisha hanımın anne ve babasının yanında "

"O zaman köyde kalabileceğim bir yer bul. Çıkabilirsin. "

Baybars gittikten sonra ellerimdeki boks eldivenlerini çıkartıp attım. Dün sameer gözümün önünde Vera'nın elini tutmuştu. Ve vera elini çekmemişti. O an orada kriz geçirmemek için yol boyu kafamı direksiyona vurmuştum. Eve geldigimde ise 2 saat boyunca aralıksız kum torbasını yumruklamıştım.

Dolabın üstünden aldığım sırt çantasına bir kaç parça esya doldurduğum esnada dışarıdaki gürültüleri duydum.

Bu gürültülerin tek bir kaynağı olabilirdi. O kaynak kapıyı kırarcasına açtıktan sonra beni savurdu. Boğazımdan tuttuğu gibi duvara yasladı.

"Ulan. Sen ne biçim adamsın oğlum? "
"Hoşgeldin Atlas. "
"Kes! Bana bak Aras. Arkadaşlığımıza hitaben bir yere kadar sustum ama yetti artık . Kız kardeşimin yakasından düş artık. Yetmedi mi? Ona ne kadar zarar vermek istiyorsun daha!"

"Otur . Sakin sakin konuşalım. "
"Benim seninle konuşacak tek lafım yok. Seni uyardım. Bu son ikazım . Ya defolup Türkiyeye dönersin ve bir daha buraya adım atmazsın. Ya da seni öldürürüm. "

Boğazımı bıraktığında yere çöktüm.
Kapıdan çıkmadan onu durdurdum.

"Atlas! Bilmediğin şeyler var! Ben sadece vera'yı korumaya çalışıyorum  "
"Ben daha ölmedim. Sen git Vera'yı kendinden koru. Çünkü onun en büyük düşmanı sensin!"
"Gideceğim. Tamam . Türkiye'ye döneceğim. "

"Iyi edersin! Yoksa yeni Vera'yı görmek istemezsin!"

# # # # # #

Yol boyu kafamda kurduğum senaryolar beni bitirmişti.

En büyük tehlike bendim onlar icin.

Köye vardığımızda sabah karşıydı. Akshayın evinde kalıyorduk. Kahvaltı bile yapmadan evden çıkmıştım. Vera'nın kaldığı evi biliyordum. Ve onu görmem lazımdı.

Kapüşonumu kafama geçirdikten sonra bir katil gibi sokaklarda dolanmaya başladım.

Köşeye döndüğüm an onu gördüm...

VERA SOYLU

Köy havası her yerde bir başkaydı. Haydarabad çok güzel bir yerdi. Kaldığımız köy yemyeşildi.

Sabah uyandığımda Dilsad teyze ve Rasit amcaya yardım için bahçeye kahvaltı sofrası kurmaya kalktım.

Ama gözüm sürekli dışarıdaydı.
Sanki birini bekliyordum.

Tabakları masaya dizdigimde gözüm ağaçların ardındaki bedene takıldı. Beni farkettiginde kenara çekilen karaltı korkumu artırmaya yetti.

Sameer ve Neha uyuyorlardı.

Teyze ve amca arka bahcedeki ahırdalardı.

Yani kısacası burası bir çiftlik olduğundan bağırsam sesimi kimse duymazdı.