ejderha günceleri

Bölüm 31

"lan oğlum saçma sapan konuşma, ne demek bizim ashasa gitmemiz lazım"

"Ritka, bak ashas'a gitmenizi istememin sebebini anlamıyorsun –"

"lan bunda anlaşılacak bir şey yok ki"

"Ritka'ya hak veriyorum Üykül, bu yola hep beraber çıktık –"

"ben de sizi yarı yolda bırakmak niyetinde değildim ama-"

"Üykül, ashas'a neden gitmemiz gerektiğini anlat önce"

"şimdi İlab'ın verdiği bir takım bilgiler var; benim Arbutay'dan ayrıca aldığım bilgiler var. Önce İlab'ın bana söylediklerine bakalım, Ritka'nın ortaya attığı ve başarılı olduğu bir yöntem var: enerji'nin değişimi mümkün. Çünkü Ritka daha önce kimsenin aklına gelmeyen bir şeyi yaptı ve piyadelerin enerji salınımlarını bir rün haline getirerek –"

"iyi de bunu bana sen söylemedin mi?"

"benim sana söylediğim sadece rün'ün şekliydi, enerjinin rün için kullanılabileceği fikrini ortaya sen attın –"

"Ritka kesme de devam etsin."

"peki Niran hanım siz varken konuşmak benim ne haddime"

"bu salınımlarla druidlerin rünlerini kullanmanın mümkün olduğunu ortaya attın ve bunu hayata geçirerek aslında Druid yöntemlerinin bizlerce de kullanılabileceğini gösterdin. Ayrıca benim öğrettiklerimden ayrı olarak kendi enerji teorini ortaya attın: tüm bunların ashas'ta bir ekol haline getirmen ve bunu geliştirmemiz gerekiyor. Zira druidlerin bir yerlerde saklandıkları aşikar ve her hangi bir şekilde druidlerle karşılaşmak zorunda kalırsak –her hangi bir devlet karşılaşmak zorunda kalırsa- yenilgileri kaçınılmaz olacaktır. Ama sen bunu değiştirebilecek potansiyele sahipsin."

"peki ya Kedil ve Ennab için mazeretlerin neler Üykül? Bir druid olduğum için beni de buna bağlı olarak göndermek istiyorsun anlaşılan"

"evet Niran aynen öyle, Ennab'ın zaten kesinlikle gitmesi gerekiyor zira kendisi henüz farkına varmış olmasa da okçuluğa yeni bir bakış açısı kazandırmış vaziyette: süregelen bir saldırı içerisinde saldırıyı güçlendirme atışları ne demek –"

"güzel mazeretler, peki ya Kedil?"

"ona da bir görev vereceğim: nizami olmayan savaş taktikleri –"

"o ne ya?"

"nira, savaşı meydanlardan dışarı çekmek niyetinde: bu zamana kadar meydan savaşlarına göre taktikler geliştirildi, savaş meydanı haricinde bir çatışmada neler –"

"alcham var daha ne olsun Üykül?"

"alcham'ın tahrib gücünün düzenlenmesi için zaten akademideki bir öğrenciyi görevlendirdim..."

Gençlerin kendi aralarında yaptıkları bu hararetli tartışmanın tek sebebi alınan bilgilere göre yol haritasına karar veremiyor olmalarıydı: Üykül'e göre kendisi direk Nisren'e giderek Niran'ın uzak akrabalarindan bilgi almalıydı; diğerleri de akademiye geri dönmeliydi. Mirizdeki sorunlar da tamamıyla İlab Bey ve ekibine bırakılmalıydı. Mirizdeki sorunlar, yeni Bey'İn İlab olması dolayısıyla çok da büyütülecek bir şey değildi. Mirizin iç bölgelerinde, nispeten daha bakir olan ve tarım ve hayvancılığa müsait olmayan bir yerde Nira'nın en kötü ihtimalle tugay büyüklüğünde bir birliği vardı. En kötü ihtimalle on bin civarında asker olması İlab Bey gibi bir savaş dehası için büyütülecek bir şey değildi. Bu konuda hepsi hem fikirdi ama Üykül'ün yola tek başına devam etme isteği hiçbirinin istediği bir şey değildi. Kavga da bu yüzden çıkmıştı. Tabi kimse aleni olarak ifade etmese de gruptakiler Üykül'ün artık kendilerine güvenmediğini düşünüyorlardı: Niran'ın tokat atması; Ritka'nın yumruk atması; Kedil'İn kılıç saldırısı, geriye bir tek Ennab'ın hamlesi kalmıştı ne de olsa.