Bölüm 4

767 60 1
                                    

Zaten doğru düzgün uyuyamayan Üykül gecenin ilerleyen saatlerinde garip bir boğuşma- boğulma sesi duyarak yerinden doğruldu. Sönmeye yüz tutmuş ateşin korlarının da yardımıyla etrafını izlemeye başladı. Çünkü enerji gönderdiğinde Ritka'dan başka bir şeyi göremiyordu. Sag tarafını dikkatle tararken bir anda aklına gelen bir düşünceyle gözlerini fal taşı gibi açarak Ritka'nın olduğu tarafa baktı. Gerçekten de bir kurt Ritka'nın olduğu tarafta bir şeyler parçalamaya çalışıyordu. Ama yolladığı enerji kurdu bulamıyordu, buna rağmen gözleri de Ritka'yı görmüyordu. Sonra biraz daha dikkatli bakınca hayvanın üstündekilerin Ritka'nın elbiseleri olduğunu ve kurdun bu elbiselerin içinden çıkmaya çalıştığını gördü. İstemsizce bir kahkaha patlattı ve bununla beraber kurt da Üykül'e hırlamaya başladı.

Her hangi ters bir durumla karşılaşmak istemeyen Üykül hızlı bir şekilde kurdun beynine girerek Ritka'ya ulaşmaya çalıştı gördüğü şey onu bir kez daha şaşırtmıştı. Çünkü beyninde Ritka kendisinin insan olduğunu biliyordu ama hırlamasına ve elbiselerini parçalamaya çalışmasına engel olamıyordu.

"selam dostum kusura bakma bu şekilde sürekli gelip duruyorum ama sıkıntılı bir durumumuz var"

"ben yanıyorum şu anda başka bir derdim de yok neymiş sıkıntı"

"Ritka, kısaca şöyle izah edeyim beyninin bir kısmında kendini insan sanıyorsun ama aslında bilincinin bir kısmında ve bedeninin tamamında kurt hüküm sürüyor"

"yok ebesinin a*ı. Olum hani bunlar düşüncede olacaktı?"

Bu soruyu sorduğunda Ritka beynindeki Üykül'e saldırırken aynı anda da kurt beden fiziksel olarak Üykül'e saldırmıştı. Zihindeki savaşı imkânsıza yakın olsa da kaybetme ihtimali vardı Üykül'ün ama fiziksel savaşta onu öldürebilmesi için Ritka'nın çok başka formalara girmesi gerekirdi. Daha da güzel yanı hayvan bedeni zarar görecek olsa bile form dönüşümünden sonra insan bedeninde kalıcı bir hasar olmayacaktı, en azından böyle olacağını düşünüyordu. Bu yüzden gök gri kurdun gelişine bir döner tekme sallamıştı ama zihinde bu kadar acımasız değildi. Ritka'nın saldırısını engellemekle yetinmişti. Zihninde ikinci kez saldırıya geçince de basit bir kitleme hareketiyle Ritka'yı etkisiz hale getirmişti:

"şimdi otur şuraya adam gibi, beni dinle: zihninde ebeni s*kmeyeyim bir de. Geçen sefer kurda dönüşmek için ne halt ettiysen tersini yapmanı istiyorum senden. Ve eski haline döner dönmez defalarca kez yapacaksın bunu, anlamadığın bir şey var mı?"

Hala kilitli halde duran Ritka sadece başını sallayabilmişti, sessizce meditasyonuna başladı.

Ritkanın zihninde haftalar hatta aylar süren bir meditasyonun ardından üçüncü günün sabahında avdan dönen Üykül sonunda normal bir Ritka'yla karşılaşmıştı. Sürekli hayvan kanıyla beslendiği ve dana gibi yatması dolayısıyla semirmesi hariçti tabi. Yine de Üykül'e olan sinirinden her hangi bir şey kaybetmiş değildi:

"senin yüzünden giriş tarihlerini ka..."

Bir taraftan konuşurken bir taraftan da saldırmıştı ama canı oyun oynamak istemeyen Üykül'ün sol kroşesiyle neredeyse üçyüz metre öteye uçmuştu. Bu yumruktan sonra Ritka'nın komaya falan girmesi gerekiyordu ve bu olmadığı için gayet şaşkındı ne diyeceğini ne düşüneceğini bilemedi ama teknik kullanarak Üykül'ün yanına koşmaya başladı. Daha yolun yarısına bile gelmemişti ki dengesini kaybederek yere düştü ve metrelerce sürüklendi. Üykül sadece bakıyordu, Ritka ikinci kez denedi yine düştü; üçüncü denemesinde Üykül'ün bulunduğu yeri geçerek yine düştü ve gerisin geri dönüp Üykül'e doğru yürümeye başladı. Karşı karşıya geldiklerinde deliler gibi saldırma dürtüsüne engel olamamış ve tekrar saldırmak için hamle yapmak istemişti ama yerinden hareket edemediğini farketti.

ejderha günceleriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin